6 Şubat Depremlerinin Yıl Dönümünde Türkiye’nin Deprem Gerçeği

6 Şubat Depremlerinin Yıl Dönümünde Türkiye’nin Deprem Gerçeği kendisini acı acı hatırlatmaya devam ediyor.
Tabii ki Türkiye depremlerden zarar gören tek ülke değil . Örnek vermek gerekirse Japonya‘da çok kısa süre önce benzer şekilde sarsılmıştı.

İSTANBUL – Türkiye, bir yıl önce bugün, 6 Şubat 2023’te Kahramanmaraş merkezli iki büyük depremle sarsıldı. 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki bu yıkıcı depremler, 11 ilde büyük bir felakete yol açarak on binlerce can kaybına neden oldu ve milyonlarca insanı yerinden etti. Aradan geçen bir yılda, bu depremin yıkıcı etkileri hâlâ derin şekilde hissediliyor. Felaketin ardından, Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğu gerçeği bir kez daha gündeme gelirken, en büyük risklerden biri olan İstanbul Depremi yeniden tartışmaların merkezine oturdu.

6 Şubat ‘ın gölgesinde; Türkiye’nin Deprem Haritası ve Aktif Fay Hatları

Uzmanlara göre Türkiye’de üç büyük fay hattı bulunuyor:
1. Kuzey Anadolu Fay Hattı
2. Doğu Anadolu Fay Hattı
3. Batı Anadolu Fay Hattı

6 Şubat depremleri, Doğu Anadolu Fay Hattı üzerinde gerçekleşti. Hatay, Osmaniye, Gaziantep, Kahramanmaraş, Adıyaman, Elazığ, Bingöl ve Muş gibi birçok ili kapsayan bu fay hattı, Erzincan’dan itibaren Kuzey Anadolu Fay Hattı ile birleşiyor. Son 25 yılda bu bölgede 1998 Adana-Ceyhan, 2003 Bingöl, 2010 Elazığ, 2020 Elazığ ve 2023 Gaziantep depremleri meydana geldi. Peki, bundan sonra beklenen en büyük tehlike ne?

6 Şubat Depremlerinden İstanbul’a Bir Yıl Sonra İstanbul Depremi Yeniden Gündemde

6 Şubat depremlerinin yıl dönümünde, bilim insanlarının en büyük endişelerinden biri Marmara Denizi’nde meydana gelmesi beklenen büyük İstanbul depremi. Ünlü Jeolog Celal Şengör, 2017 yılında yaptığı açıklamada şu çarpıcı ifadeleri kullanmıştı:

“Türkiye batıya doğru senede 2.5-3 santimetre kayıyor. Marmara bölgesi genişliyor ve burada beklenen büyük deprem en geç 2030 yılında, en fazla 7.6 büyüklüğünde olabilir. Can kaybı 50.000 – 100.000 arasında olabilir. Ancak, deprem sonrası asayiş sorunları nedeniyle bu sayı 1 milyon ila 1.5 milyona kadar çıkabilir.”

Bundan bir yıl önce yaşadığımız felaket, İstanbul’un ne kadar büyük bir risk altında olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Peki, İstanbul’un geçmişte yaşadığı büyük depremler ve yıkım nasıl olmuştu?

Tarihte İstanbul’un En Yıkıcı Depremleri

İstanbul, tarih boyunca birçok büyük deprem yaşadı. Bunlardan bazıları şunlardır:
1. Küçük Kıyamet (22 Ağustos 1509)
2. 1766 Depremi (22 Mayıs 1766)
3. 1894 Depremi (10 Temmuz 1894)
4. Marmara Depremi (17 Ağustos 1999)

1509 yılında yaşanan ve “Küçük Kıyamet” olarak adlandırılan deprem, İstanbul tarihinde en büyük felaketlerden biri olarak kayıtlara geçti. Deprem, gece saatlerinde meydana geldiği için 5.000 ila 15.000 arasında insan hayatını kaybetti. O dönemde artçı sarsıntılar bir buçuk ay boyunca devam etti, 100’den fazla cami ve mescit, 1.100’den fazla ev yıkıldı. Hatta Osmanlı padişahı II. Bayezid bile korkudan saray bahçesinde kurdurduğu bir çadırda 10 gün kaldı, ardından Edirne’ye taşındı.

Bugün, 6 Şubat depremlerinin ardından, uzmanlar İstanbul’un bu yıkıcı tarihiyle yüzleşmeye hazır olup olmadığını sorguluyor. Marmara Denizi’nin altından geçen Kuzey Anadolu Fay Hattı sürekli olarak hareket halinde ve İstanbul, büyük bir deprem için geri sayımda.

Depremden Korunmak İçin Ne Yapılmalı?

6 Şubat depremlerinin ardından, devlet ve yerel yönetimler deprem hazırlıklarını hızlandırsa da, uzmanlar hâlâ risklerin büyük ölçüde devam ettiğini belirtiyor. İşte AFAD’ın önerdiği bazı hayati tedbirler:
• Yerleşim bölgeleri doğru seçilmeli, kaygan ve ovalık araziler iskâna açılmamalıdır.
• Binalar, Deprem Yönetmeliği’ne uygun inşa edilmeli ve mevcut yapılar güçlendirilmelidir.
• Konutlara zorunlu deprem sigortası yaptırılmalı, olası riskler minimize edilmelidir.
• Evlerde ve iş yerlerinde ağır eşyalar duvara sabitlenmeli, acil durum planları yapılmalıdır.
• Deprem çantası hazırlanmalı, içinde su, gıda, ilaç ve ilk yardım malzemeleri bulundurulmalıdır.
• Deprem anında hayat üçgeni oluşturulmalı, panik yapmadan güvenli bir noktada korunulmalıdır.

İstanbul Depremi: Bir Yıl Sonra Daha Hazır mıyız?

6 Şubat depremlerinin ardından, Türkiye’de kentsel dönüşüm projeleri hız kazansa da, beklenen büyük İstanbul depremi için alınan önlemlerin hâlâ yetersiz olduğu belirtiliyor. Yapı stokunun büyük bir kısmı hâlâ riskli durumda ve özellikle eski binalar yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya.

Bugün, yıl dönümünde 6 Şubat depremlerinin kaybettirdiği binlerce insanı anarken, uzmanlar İstanbul’un aynı kaderi yaşamaması için alınması gereken önlemlerin artık ertelenmemesi gerektiğini vurguluyor. Deprem bir kader değil, önlem alınması gereken bir gerçek. Soru şu: İstanbul, 6 Şubat’tan ders çıkardı mı?