İçişleri Bakanı Efkan Ala, 1 Mayıs kutlamalarıyla ilgili enteresan açıklamalar yaparak polisin güzel bir duruş sergilediğini iddia etti. Ala ayrıca polisin silah kullanmamasını adeta övdü!
NTV canlı yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Efkan Ala, 1 Mayıs kutlamaları ve polisin orantısız güç kullandığı yönündeki iddiaların hatırlatılması üzerine şunları söyledi:
“Burada orantısız bir saldırı oldu polislere, onu da söyleyelim. Böyle molotoflarla, sapanlarla, hepsi fotoğraflanmış durumda, ele geçirildi bir kısmı. Ama polisin orantısız güç kullandığı olabilir mi? Dün polis gerçekten net, güzel bir duruş sergiledi genel olarak. Gerçekten teşekkür ediyorum. Orada verilen görevleri çok net biçimde, berrak bir biçimde verilen talimatları tam anlamıyla uyguladı, yerine getirdiler. Sonuçta da beklenenin çok altında ama yinede insan yaralanması, işte böyle ciddi yaralanmalar yok Allah’a şükür. Olunca bir kişi bile sıkıntılı. Polis memurlarımızdan da yaralanan oldu hastanede olan İzmir’de tek bir kişi var. O’nun dışında ufak tefek yaralanmış polis memurlarımıza büyük geçmiş olsun diyorum buradan. Vatandaşlarımız da tedavilerini oldu çıktı, önemli bir kısmı ayakta. Orantısız güç kullanma iddiası ciddi bir bulguya dayanır, bize iletilirse veya valiliğe biz onu yine tabii ki ciddiyetle araştırır, değerlendiririz ve sonuçlandırırız. Benim genel olarak gördüğümü söylüyorum, elbette istisnalar olabilir.”
Göstericilerin Beşiktaş’ta da Barbaros Bulvarı’nı kapatmaya çalıştıklarını ve vatandaşları rahatsız edici görüntüler oluşturduklarını vurgulayan Ala, kendilerinin de diğer vatandaşların hakkını, hukukunu korumak noktasında gerekli müdahaleyi yaptıklarını dile getirdi.
Toplumsal müdahale araçlarının kanunsuz gösterilerin düşünülerek geliştirildiğini anlatan Ala, eskiden çok daha yaralayıcı cop kullanıldığını anımsattı.
Su ve gazı kullanmayı kimsenin arzu etmeyeceğini vurgulayan Ala, “Ama kurallara uymayanları, kanunların gerektirdiği biçimde dağıtmanın, daha az zarar veren yolu da henüz yok. Dolayısıyla bu yöntemlere başvuruluyor” açıklamasını yaptı.
Türkiye’de insanların temel hak ve özgürlüklerinin önünü açmayı hedefleyen bir partinin mensupları olduklarını dile getiren Ala, AK Parti’nin kurulduğu ve iktidara geldiği günden itibaren bireyin temel hak ve özgürlüklerinin önünü açma arayışı içerisinde olduğunu söyledi.
“Biz hiçbir zaman kutlamaların karşısında olmadık ve onları sağlayan taraf olduk” diyen Ala, 1 Mayıs’ı “Emek Bayramı ve tatil” yapanın da bu hükümetler olduğunun altını çizdi.
Bu konuda bir çekincelerinin olmadığını tekrarlayan Ala, “Ama hak ve özgürlüklerini kullanmak isteyen kişilerin dikkat etmesi gerken kurallar var. Başkalarına, hükümet görevlerine saldırmayacaksınız. Hakkınızı kullanırken, başka insanlara zarar vermeyeceksiniz. Taksim’i kapattığınızda bütün esnaf huzursuz oluyor. Yasal olarak verdiğimiz zaman bile dükkanların camı kırıldı. Bu görüntüler yakışmıyor Türkiye’ye buna izin vermemeliyiz” diye konuştu.
“Taksim’le ilgili temel gerekçe güvenlik mi?” sorusu üzerine “Bir kere bu istihbarat bilgileri, daha fazlası da tabii var. Biz bunları dikkate almak zorundayız. Sadece güvenlik değil. Taksim bu tür toplantılara uygun değil, tahliye sorunu var, bütün yolları kapatıyorsunuz. Artık Taksim gibi yerleri bu tür konuların merkezi olmaktan çıkarmak lazım” ifadesini kullandı.
Yenikapı, Kazlıçeşme ve Maltepe örneklerini yineleyen Ala, bu tür istenmeyen görüntüleri vermeye çalışanların amaçlarının sorgulanması gerektiğini önemli bir kısmının işçi dahi olmadığını söyledi.
Göstericiler tarafından “linç edilmeye” çalışılan polis memuruyla ilgili bir soru üzerine Ala, beklenmeyen durumlara karşı polislerin iyi eğitimli ve donanımlı olduklarını hatırlattı.
Ala, “Acımasız olan şey kendi polisine, belinde silah varken silahını çekmeyen polisine bu kadar acımasızca saldıran kişilerdir. Bunların işçi haklarıyla ilgisi olabilir mi, bunların terör organizasyonlarıyla ilgisi olabilir. Orada bazı vatandaşlarımızın da buna engel olmaya çalışmaları takdir edilecek bir husustur. Kaldı ki o gayri kanuni gösterinin içerisindeler. Böyle karma karışık ne yaptığı belli olmayan işçi bayramıyla uyuşmayan bir yapıydı, faaliyetti. Bu gösterilerin kendilerine olduğu gibi Türkiye’ye de bir faydası yok, polisimiz üzerine düşeni yapmıştır. Takdire şayan bir durumdur. Dün de görüldü. Devlet kararlılığını ortaya koyar, onu uygular. Burada inatlaşmanın faydası yok, Devlet hepimiziz, İstanbul’da 15 milyon vatandaşımızın hepsi devlet.”