YÖK Başkanı Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya, ‘Kendimizi çözüm sürecine katkı vermekle yükümlü sayıyoruz’ dedi.
Gökhan Çetinsaya, Bodrum ilçesine bağlı Turgutreis beldesindeki bir otelde düzenlenen Üniversitelerarası Kurul Toplantısında yaptığı konuşmada, çözüm süreciyle ilgili üniversiteleri bilgilendirmek amacıyla Elazığ’dan başladığı bölgesel toplantılar kapsamında Türkiye’nin 7 bölgesini gezdiğini anlattı.
Yüzüncü Yıl Üniversitesinde 6 Haziran’da YÖK Genel Kurul üyelerinin toplanacağını ve sürece katkılarını açıklayacaklarını belirterek, üniversitelerarası kurul üyeleriyle de bu konuyu görüşeceğini dile getirdi.
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki üniversiteleri ise 13 Mayıs’ta Batman’dan ziyaret etmeye başlayacağını bildiren Çetinsaya, Diyarbakır’da sonlanacak gezide çözüm süreciyle ilgili istişarelerde bulunacağını kaydetti.
Önemli bir dönüm noktasından geçen Türkiye’de, üniversitelerin çözüm sürecine pozitif katkıda bulunmalarını isteyen Çetinsaya, “Kuruluşundan itibaren farklı ulus ve etnik kökenden öğrencilerle öğretim elemanlarını bir araya getiren üniversiteler, bulundukları her yerde ortak bir misyona sahiptir: Ulusal ve küresel bir diyalog geliştirebilmek. Bundan dolayı üniversite mensupları sadece kendi şahsi çıkarlarını düşünmez” diye konuştu.
Üniversitelerin bu sürecin parçası olması, pozitif katkıda bulunması, sonuçlarından istifade etmesi gerektiğine dikkati çeken Çetinsaya, şöyle devam etti:
“Üniversiteler, içinde yaşadıkları toplumun ve insanlığın ortak faydasını gözetir. Bu nedenle öğretim elemanları ve öğrenciler insanlığa karşı sorumluluk taşımaktadır. Çevre sorunlarından terörizme, sağlıktan eğitime kadar hemen her konuya yönelik akılcı, barışçıl ve demokratik çözüm arayışları üniversite mensuplarının sorumluluk alanına girer. Kampüslerde her türlü farklı görüş açıkça ve serbestçe dile getirilebilir. Üniversitelerde öğretim elemanları ve öğrencilere hiçbir ideolojik ve siyasi görüş dayatılamaz.”
Çetinsaya, başkasını zorla susturmaya çalışan hiçbir eylemin hoş görülemeyeceğini vurgulayarak, şunları söyledi:
“Her türlü fanatizmin ilacı karşılıklı fikirlerin özgürce paylaşılmasıdır. İnanıyorum ki tüm üniversitelerarası kurul üyeleri özgürlükten, ilimden ve barıştan yana olmanın gereği olarak toplumsal barış ve uzlaşı adına atılan onurlu adımları destekliyor. Kendimizi çözüm sürecine katkı vermekle yükümlü sayıyoruz. Kritik değişim ve dönüşüm sürecindeki ülkemizin toplumsal sorunlarına demokratik yollardan barışçı çözümler bulması son derece önemlidir.”
Çözüm sürecinin başarıyla sonuçlanmasının barış, huzur ve refaha ciddi katkı yapacağına inandıklarını işaret eden Çetinsaya, üniversiteler arasındaki iş birliklerinin artırılması ve gelişmiş üniversitelerin yeni kurulan üniversitelere daha fazla destek olmasını istedi.
Doğu ve Güneydoğu bölgeleri başta olmak üzere ülkenin ihtiyaç duyduğu araştırma, geliştirme ve bilgi üretimi faaliyetlerine ağırlık verilmesi gerektiğini dile getiren Çetinsaya, “Türkiye’nin yaşadığı çatışmaların yarattığı enerji kaybından ziyadesiyle muzdarip olan üniversitelerimizin bu çağrımı canı gönülden desteklediğini, bana katıldıklarına inanıyorum. Toplumsal barış sürecine ve barışın yeniden yerleşmesine katkı sunan herkese teşekkür ediyorum” dedi.