Yeni Bir Başlangıç: 8 Ocak 2017
Sportif alanda zihinsel performans antrenörlüğü yapan NationalTurk yorumcusu Ersin Afacan’ın “Yeni Bir Başlangıç: 8 Ocak 2017” başlıklı yazısı;
Altınordu Yediemini Seyit Mehmet ÖZKAN’ın, 12 Eylül 2016 Pazartesi günü kulübün internet sitesinde YENİ BİR BAŞLANGIÇ: 8 OCAK 2017 başlıklı bir makalesi yayımlandı. Yazısında, ülkemizin futbol kültürünü kendi açısından yorumlayan Seyit Mehmet ÖZKAN, son hafta oynanan maçta futbolcularının COŞKULU, TEMPOLU ve CESUR oynamadıklarını iddia edip “ara transferde hepiniz gidin. NOKTA.” diyerek takıma dışarıdan katılan futbolcuların gitmesini emretmiş.
Öncelikle şunu ifade etmek isterim ki Seyit Mehmet ÖZKAN, futbol kültürümüzde saygı duyup değer verdiğim ender spor insanlarından biridir. Fakat bu durum, benim uzmanlık alanımla ilgili konularda kendisini yapıcı bir şekilde eleştirmemi engellemez. Zaten Seyit Mehmet ÖZKAN’ın hem Bucaspor’da hem de Altınordu’da en büyük handikapı etrafında kendisine hayır diyebilecek, yanlış düşüncelerini sebep-sonuç ilişkisi ile açıklayabilecek ve kendisinin fevri tutumlar sergilemesini önleyecek bir insanın olmamasıdır. Yani ülkemizdeki profesyonel yapılanmanın çarpıklığından dolayı nasıl ki her başkan ve yönetim kurulunun mental desteğe ihtiyacı varsa Seyit Mehmet ÖZKAN’ın da mental desteğe ihtiyacı var. Bu konuda kendisiyle çalışmak istediğimi daha evvel kendisine söylemiştim. Şimdi de bu makalem ile teklifimi yeniliyorum. Çünkü Türk futbolunun hislerine ve duygularına dayanarak değil de aklını öne çıkararak ve kendini kontrol ederek kriz çıkaran değil krizi yöneten ve çözen bir Seyit Mehmet ÖZKAN’a ihtiyacı var.
Prof.Dr.Charles Margerison “Nasıl Bir Yöneticisiniz?” adlı kitabında her çalışan kişi gibi bir yöneticinin de üç alanda formunu bulup koruması gerektiğini ifade eder. Bu alanlar:
1. Bedensel Zindelik
2. Zihinsel Zindelik
3. Çalışma Zindeliği
Zihinsel zindelik, yöneticinin işini yapması için gerekli olan bilgiler ve gerilimin üstesinden gelmesini sağlayacak DÜŞÜNCE YAPISI’dır. İşte bu nokta, mental desteğin temel çıkış noktasıdır. Çünkü fabrikasını mükemmel yöneten birisi, bir spor kulübünü de başarılı şekilde yönetebilir mi? Elbette hayır. Çünkü lider sıfatını alan kişi, her durumda ve her ortamda başarılı olamaz.
Örneğin spor yöneticileri, zamanlarının % 75’ini başkalarıyla konuşarak geçiriyor. Fakat yöneticilerin çoğu sporun içindeki insanlarla konuşmayı ve dinlemeyi tam olarak bilmiyor yani ETKİLİ İLETİŞİM BECERİLERİ ZAYIF. Çünkü bu konuda eğitimleri yok, bilgi ve görgüleri ise zayıf. Dolayısıyla başkandan tutun da sportif direktöre kadar her yöneticinin ilk görevi, kendisini organize etmesi ve bir rol hedefi saptamasıdır.
Bütün bunlar için ise sporun içinden gelmiş ve sporda psiko-sosyal alanlarda çalışan profesyonel bir mental antrenörün desteğine ihtiyaçları var. Yoksa Seyit Mehmet ÖZKAN’ın yukarıdaki metinde gördüğünüz gibi baştan sona duygusal tepkiler içeren ve gerçeklikle alakası olmayan, sorumlu ve suçlu kişileri yanlış yerde arayan yani karanlıkta el yordamıyla yürümeye çalışan ifadelerini geçmişte de okumuştuk, bugün de okuyoruz ve bu gidişle ne yazık ki yarınlarda da okuyacağız.
Ersin Afacan / NationalTurk
KAYNAK:
Margerison, Charles; Nasıl Bir Yöneticisiniz?, İlgi Yayıncılık, İstanbul
www.instagram.com/mental_destek
twitter.com/mentaldestek