Milliyet Blog’dan Serap Mumcu’nun yazısı ve izlenimleri;
Sanat yönetmenliğini bu sene Davide Rampello’nun yapacağı 2014 Venedik karnavalının teması “Muhteşem Doğa” olarak belirlendi. 15 Şubat 2014’te başlayacak olan karnaval 4 Mart tarihine kadar devam edecek. Yaklaşık iki haftadan fazla sürecek olan karnaval, geçen sene kendisine tema olarak “tiyatro”yu seçmişti. Şehir tiyatronun simgeleriyle donatılmış ve bu çerçevede bir çok etkinlik gerçekleşmişti. Bu sene ise doğanın insanoğluna sunduğu muhteşemlik karnavalın teması olacak. Doğanın sembolleri ve kültürleri yaratan her öge karnavalda kendisine bir yer bulacak.
Fantastik Doğa
San Marco’nun ve onun kanatlı aslanının şehri olan Venedik bu yılki karnaval temasını doğaya ve onun muhteşemliğine ayırdı. Muhtemelen bunda son yıllarda bütün dünyada artan çevreci eylemlerin de büyük etkisi oldu. Venediklilerin şehirlerini koruma çabası ve yıl içinde sürekli devam eden büyük gemilerin lagünlere girmemesi için verilen savaş kazanıldı. Büyük gemiler rota değiştirmek zorunda kalırken bir zamanların dünyanın en huzurlu cumhuriyeti olan “Serenissima Repubblica”sı yani Venedik bir savaştan daha galip ayrılmayı başardı.
Karnaval temasını doğaya ayırdı. Doğa bütün güzelliklerini önümüze sererken insanoğlu olarak biz ona nasıl karşılık verdik? Sahip olduğumuz güzellikleri ne hale getirdik? Ormanlar, vadiler, denizler, dağlar, lagünler, gizemli hayvanlar ve bitkiler ile insanoğlunun hiç bitmeyecek serüveni karnavalda bir kez daha ele alınacak. Bu süreçte belki de insanoğlu doğanın güzelliklerini daha farklı bir gözle görmeye başlayacak ve bir daha onu incitmeyecek. Hatta belki de doğanın bir parçası olduğunu hatırlayacak. Doğanın muhteşemliği içinde kendisine bir yer arayacak ve gerçek anlamda güzelliklerin tadına varacak.
Çevreci Venedik
Esasında çevreci hareketler için Venedik oldukça dikkat çeken bir bölgede bulunuyor. Dünyanın en büyük çevrecilik faaliyetlerine neden olan küresel ısınmanın en çok etkileyeceği şehirlerin başında gelen Venedik an be an kendisini bekleyen kötü kaderiyle mücadele ediyor. Venedikliler şehirlerini korumak için proje üzerine proje geliştiriyorlar. Sadece Venediklikler değil bu şehre gönül vermiş herkes Venedik için elinden ne geliyorsa yapıyor.
Öte yandan tezatlıklar da görülmüyor değil. Kendi küçük, adı ve tarihi büyük bu şehrin ziyaretçileri ve Venedik’in bir gösteri merkezi gibi algılanmasına neden olan turizm sektörü öncelikle Venediklilerin tepkisini üzerine çekiyor. Venedikliler suların başkenti olan adalarında normal bir hayat sürmek istiyorlar, ancak bu pek mümkün olmuyor. Hayat pahalılığı da Venediklileri zorluyor. Bu şehirde yaşamanın bedeli bazen onlar için çok ağır oluyor. Öte yandan turizm ile geçimlerini sağlayanlar, dükkan, otel, restoran ve saire sahipleri var. Belli ki Venedik karşıt düşüncelerin tartışma odağı olmaya ve bu anlamda şehircilik anlayışında hep ayrı bir noktada ele alınmaya devam edecek.
14 Şubat Cuma: Karnavalın başlangıcı sevgililer gününe denk geliyor. San Valentino’yu anacak olan sevgililer karnaval boyunca diledikleri gibi romantik anlar yaşayabilirler.
15 Şubat Cumartesi: Venedik’in turizmden uzak daha yerel olan Canareggio bölgesinde yapılacak bir Venedik bayramı ile karnaval resmi olarak başlamış olacak. Bu nedenle karnaval için bu tarihte Venedik’te olanlar sadece San Marco Meydanı’nda gezinen kostümlülere takılıp kalmak yerine gerçek bir Venedikli bayramı görmek için Canareggio’ya gitsinler.
16 Şubar Pazar: Yine Canareggio’dan başlayan ve Kanal Grande boyunca devam edecek olan teknelerle geçit töreni asla kaçarılımaması gereken bir etkinlik olacak. Bu sırada mutlaka sizi teknesine kabul edecek kibar Venedikliler de olacaktır. Hiç olmadı Canareggio’nun birbirinden şirin barlarında oturup birkaç kadeh içip yükselen müziğin ritmine orada uyabilirsiniz.
23 Şubat Pazar: Meleğin uçuğu/ Tarihte karnavalın ilk gösterisini bir Türk gerçekleştirdiği için Türkün uçuşu da denirmiş. Bu gösteri San Marco Meydanı’nda gerçekleşecek. Elbette büyük bir kalabalık o ana şahit olmak için meydanı dolduracak. Bakalım o anın en güzel fotoğrafını kim çekecek?
1 Mart Cumartesi: Marghera bölgesinde vagonların geçişi gerçekleşecek. Böylece karnaval çerçevesinde gerçekleşecek olan etkinlikler adanın dışına, lagünlere kadar taşmış olacak.
2 Mart Pazar: Kartalın uçuşu ve Mestre’de eşeğin uçuşu gerçekleşecek. Ana karada da karnaval etkinlikleri olacak.
3 Mart Pazartesi: Karnaval kültür gecesi gerçekleşecek ve etkinlik temasına ait ögeler ön plana çıkacak.
4 Mart Pazartesi: Aslanın uçuşu, Sessizlikte kürek çekmek ve Büyük ateş. Bu etkinlikler ile karnaval son bulacak. Özellikle Rialto Köprüsü’nün altından başlayıp San Marco’ya kadar sürecek olan etkinlik yine unutulmaz olacak. Venedikliler loş ışıklarını alıp teknelerinin başına geçecekler ve San Marco’ya kadar büyük bir sessizlik içinde kürek çekecekler ve böylece karnavalın son bulacak olmasının sükunetini yaşadıklarını gösterecekler.
22 Şubat’tan 4 Mart’a kadarki süreçte en güzel kostüm seçilecek ve müzik akşamları düzenlenecek. Şehrin dört bir tarafı gösterilere sahne olacak. Çocuklar kadar büyükler de eğlenecek. Dünyanın dört bir tarafından turistler şehre akın edecekler. Maskeler ve kostümler yarışacak. Yine dünyanın dört bir tarafından müzisyenler en güzel melodilerini çalmak üzere gelecekler. Fotoğrafçılar da bu anları ölümsüzleştirmek için orada olacaklar ve elbette bu süreç boyunca karnaval tatlısı olan frittelle’yi yemeyen kalmayacak.
Karnaval Çerçevesinde Kültürel Öneriler
Doğada Edebiyat, Resim ve Mitoloji: hayvanlar, canavarlar ve metamorfoz.
İnsan ve hayvanların bir arada olduğu fantastik doğa, birçok yazarı şiire, edebiyata ve dramaya teşvik etti. Bu yıl gerçekleştirilecek olan etkinlikler, müzikte, edebiyatta, kareografide, sinemada bu temaları ele almaya yönelik olacak. Peri masalları, çocuk hikayeleri, fantastik öyküler ve elbette semboller, doğada bulunan ve birçok kültüre ait semboller karnavalda kendine yer bulacak.
Doğu ve Batı, Asya, Okyanusya, Amerika, Avrupa ve Afrika… Avrupa’nın tarihsel geleneği, Arap ve Ortadoğu masalları, Hint, Moğol ve Çağatay alegorisi, Afrika ve Amerika’nın yerlilerinin adak sembolleri ve insanoğlu ile doğanın bütünlüğü…
Şaman kızın karnavalı
Venedik karnavalının bu seneki temasını kendime oldukça yakın hissettim. Dünyanın bütün mistik ögelerini burada görmeyi umuyorum. Ben de Venedik sokaklarında bir şaman kız olarak yürümek, Venedik’in büyülü ortamına kendi büyülerimle katkı yapmak istiyorum. Doğadan geldik, doğaya döneceğiz. Toprak olacağız, su olacağız, hava olacağız ve biz yine doğanın gerçek bir parçası olacağız. Şaman dansı edelim, sazın teline vurulunca kulağa gelen o ezgi ile kendimizden geçelim. Bu karnavalda bir de bizim türkümüz dinlensin. Dertlere şifa olan, yüreklere ferahlık veren, ay yüzlü, melek kalpli şaman olalım. Dualar edelim hep birlikte ve semaha duralım biz de bu karnavala kırmızıyla, sarıyla, pembeyle, maviyle doğanın renkleriyle katılalım. Bir de bizim ezgimiz kulaklarda çınlasın…
Venedik Google’da
İtalya’nın gondolları ve kanallarıyla ünlü şehri Venedik, Google’ın harita hizmeti, Sokak Görünümü’ne, eklendi.
Dünyanın dört bir yanından milyonlarca turistin akın ettiği kanallar şehri Venedik, Google Sokak Görünümü içindeki yerini aldı.
Google’ın harita hizmeti Street View portalına eklenen karnaval şehrinin neredeyse tümünü dolaşabiliyorsunuz.
Uygulamada, St Marco Meydanı, Rialto Köprüsü, Venedik Tersanesi gibi tarihi lokasyonlar da izlenebiliyor.
Venedik Karnavalı 2014’e kısa bir süre kala Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan Yüz Karası adlı roman Venedik şehri hakkında okuyucuya ipuçları veriyor.
Yüz Karası’nda olaylar Venedik Karnavalı zamanı rahip giysili bir kadının cesedinin kıyıya vurmasıyla başlıyor. Kadının kollarında bazı dinsel sembollerin dövmeleri vardır. Yine Venedik yakınlarındaki Amerikan üssüne başvuran bir kadın gazeteci, Bosna Savaşı’nda ABD’nin rolünü araştırmaktadır. Üsse yeni tayin olan Teğmen Holton kadının talep ettiği bilgileri derlerken, ilginç belgelere ulaşır, öyle ki, komplo teorilerine olan inançsızlığını sorgulamaya başlar.
VENEDİK KARNAVALI 2014 TURLARI İÇİN TIKLAYIN
Bunlar olurken Carnivia adlı bir sosyal paylaşım sitesinin yaratıcısı, gizemli bir bilgisayar dahisi, devlete siteye erişim izni vermediği için yargılanmaktadır. Peki kadın rahip bildiği bir şeyden ötürü mü öldürülmüştür yoksa inancından ötürü mü? Lanetli olduğuna inanılan Poveglia adasındaki akıl hastanesi de neyin nesidir? Kilise’nin ve İtalyan mafyasının bütün bu olanlarla nasıl bir bağlantısı vardır? Yüzbaşı Kat Tapo ve amiri Albay Piola cinayeti araştırmaya başladıktan sonra kendilerini hiç anlamlandıramadıkları karmakarışık bir ilişkiler ağının içinde bulurlar. Belli ki mafya ve kiliseyi de aşan bir örgütlenme söz konusudur ve attıkları her adım engellenmek istenmektedir. Carnivia üçlemesinin ilki olan ve Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan “Yüz Karası”, Jonathan Holt tarafından kaleme alınmış çokkatmanlı bir polisiye. Kitapta Holt, Katolik Kilisesi’nden ABD dış politikasına kadar birçok alanda iktidarın kötüye kullanılmasını ve insan doğasının güvenilmezliğini tartışıyor.
Yazarın çok sevdiği, romantik ve gizemli ama bir o kadar da karanlık Venedik şehri romanına mükemmel bir arkaplan oluşturuyor.
Holt’un öne çıkan bir başka özelliği de, romanı sürükleyen ilginç kadın karakterleri ve bariz feminist duruşu.
Yüz Karası (The Abomination)
Jonathan Holt
22 TL, 363 Sayfa
Yapı Kredi Yayınları
