Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, Üsküdar’da yapılması planlanan camiyle ilgili olarak, ‘O bölgede bir ihtiyaç olduğu tespit edilmiş ve Belediye Başkanı da buna öncülük etmiş. Buna muhalefet etmenin de bir manası yok’ dedi.
Güllüce, Bakanlığı ile Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) arasındaki çevre eğitimine yönelik işbirliği protokol töreninde, gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. “Validebağ Korusu’nda yaşanan gerginlik” ile ilgili soruya Güllüce, “Onu anlamakta zorlanıyorum, orada her şey yasal. Çevre açısından düşünüyorlarsa, çevre açısından bir sorun teşkil etmiyor. Yanlış, manipülasyon yapıldığı kanaatindeyim” karşılığını verdi.
Durumun çevre ve imar açısından yasal olduğunu vurgulayan Güllüce, “(Niye yapılıyor) diye soruluyorsa, o zaman birileri de ‘Niye yapılmasın’ diye sorar. Bu tartışma da hoş bir tartışma değildir. Çünkü insanların sağlık ocağına, belediye binasına, hükümet binasına gitmesi, sinemaya gitmesi nasıl sosyal bir ihtiyaçsa ibadethane de bir ihtiyaç. Dolayısıyla o bölgede de bir ihtiyaç olduğu tespit edilmiş ve belediye başkanı da buna öncülük etmiş. Buna muhalefet etmenin de bir manası yok”
Güllüce, “Direnişteki arkadaşların daha sağduyulu hareket etmelerini diliyorum, oradaki insanların da bu ihtiyaçlarına ‘evet’ demeleri gerektiğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
“Validebağ Korusu’ndaki parsel numarasıyla ilgili mahkeme kararının” sorulması üzerine Güllüce, “O parsel numarası, beyin karışıklığı oluşturma çabasından başka hiçbir şey değil. Orada iki grup var, bir grup cami hiç olmasın istiyor, bir grup da ‘Burası yeşil, ağaçlar katledilecek’ diye yanlış yönlendirildiği için orada” dedi.
İnsanların sosyal ihtiyaçlarının karşılanması gerektiğine işaret eden Güllüce, şunları kaydetti:
“Belediye Başkanımız, oradaki binlerce insanın talebini yerine getiriyor. Orada akıl karıştırmak için onlar konuşuluyor. Yasa her şeyin üzerindedir, yasaya göre olmuyorsa tamamdır. Ama Türkiye’deki herkes ‘Mevzuata uygun, niye engel olmaya çalışıyorsunuz’ diye soruyor. Bu soruya cevap vermesi lazım oradaki arkadaşlarımızın. Bir kısmı çok samimi çevreci, bir kısmı da o çevreci olan arkadaşları maniple eden arkadaşlar.”
-“Fikirtepe’de yokuz”
“Fikirtepe’deki kentsel dönüşüm” ile ilgili soruyu yanıtlayan Güllüce, orada kendilerini direkt ilgilendiren bir konunun kalmadığını vurguladı.
Bundan sonraki kısmının arsa sahipleri ile müteahhit arasında olduğunu dile getiren Güllüce, “Biz mevzuatı hazırladık, Fikirtepe’de yokuz” diye konuştu.
Güllüce, ancak arsa sahibinin hakkından fazlasını isteyip diğer vatandaşları mağdur etmesi ya da müteahhidin vatandaşı ezmesi gibi durumlarda adaleti sağlamak için yasalar çerçevesinde devreye girebileceklerini kaydetti.
Kentsel dönüşümün “genç bir uygulama” olduğunu anlatan Güllüce, ” Bu nedenle müteahhit, bina ve mal sahibi arasında uzlaşmanın uzamasıdır bu. Ancak hızlanacaktır, hızlanmaya başladı da zaten” dedi.
“AVM ve konut projeleri için ÇED sürecinin kolaylaştırılacağı” haberlerinin sorulması üzerine de Güllüce, “Kolaylaştırılacak değil, AB standartlarına uyuyoruz” diye konuştu. ÇED raporuyla aylarca, yıllarca uğraşılmasını istemediklerini belirten Güllüce, ayrıca AB direktifleriyle Türkiye’nin çevre yönetmeliklerinin birebir örtüşmesi gerektiğini bildirdi. Güllüce, düzenlemenin de böyle anlaşılmasını istedi.
-Protokol töreni
Güllüce, protokol töreninde yaptığı konuşmada da esnafın, dürüstlük, vefa ve israf etmemenin sembolü olduğunu söyledi.
Esnaflığın önemini vurgulayan Güllüce, “Esnafın sözünün senet yerine geçtiğini” dile getirdi. Esnafın güvenilir, itibarlı insanlar olduğunun altını çizen Güllüce, “Esnafın sözü itibarlıysa, ‘dökme’, ‘atma’, ‘kirletme’, ‘tüketme’, ‘israf etme’ gibi sözleri çok etkin olacaktır diye düşünüyoruz. Zaten esnaf loncaları, geçmişte bir ahlak abidesiydi, aynı zamanda da bir çevre kurumuydu. Bu nedenle bugün bir protokol imzalıyoruz” diye konuştu.
-“Bizim için şeref ve bir vatandaşlık görevi”
TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken de çevre bilincinin çok önemli olduğunu ve çevrenin kıymetinin bilinmesi gerektiğini söyledi.
Protokol çerçevesinde kampanyaya katkıda bulunup, hazırlanan afişleri dükkanlarına asacaklarını anlatan Palandöken, 81 ilde ışığın yandığı her yerde esnafların hizmet verdiğini, bu kampanyanın da böylece yaygınlaşacağını ifade etti.
Palandöken, çevre bilincinin sağlıklı yaşam açısından önemli olduğunu, atıkların değerlendirilmesiyle de ülke ekonomisine büyük katkı sağlanacağını vurguladı. Palandöken, “Bu projeye katılmak bizim için şeref ve bir vatandaşlık görevi. Bu işe hizmet etmeyi, elimizi taşın altına koymayı olmazsa olmaz gördük. Hem ülkemiz, hem biz, hem dünya kazanacak. Temiz hava solumak istiyorsak, organik ürünler tüketmek istiyorsak bu önemli. Böyle bir çabaya emeğimizin geçecek olmasından çok mutluyuz” diye konuştu.
Daha sonra Güllüce ile Palandöken, hayırlı olmasını dileyerek, protokolü imzaladı.