Topsuz Oyun…
NationalTurk yorumcusu Müslüm Gülhan’ın bu haftaki “Topsuz Oyun” başlıklı yazısı;
Futbolda topun oyunda kalma süresinin aşağı yukarı 54 dakika civarında olduğunu düşünürsek ve 22 kişiye bunu pay ettiğimizde de kişi başı 2,45 dakika topa sahip olma süresi düştüğünü var sayarsak, geriye kalan 51,55 dakika oyuncular topsuz olarak görevlerine devam ediyorlar.
Bu matematik hesabı kadar kolay değil tabi ki oyunu devam ettirmek.
Topa sahipken oynanan oyunun kalitesinin yüksekliği ve hata payının alt seviyelere çekilmesinin birtakım parametreleri var.
Aynı şekilde top rakipteyken oynanması gereken çok uzun bir süreyi de doğru kullanmanın da birtakım parametreleri var.
Her ikisininin de birbirine bağlı olduğu ana bir şablon olmakla beraber, oyuna katkıyı kişiselleştiren farklı dinamikler de mevcut. Peki, bu oyunu doğru kurgulamak için nereden başlamak gerekir?
Başarının sürdürülebilir olması ve istikrarın kalıcı olması için farklı aşamalardaki lokal dinamiklerin ne olduğunu saptamak ve büyük resme uygunluğunu sağlamak için neler yapmak gerekir?
Öncelikle spor kulübünü bir bütün olarak ele almakla işe başlamak kaçınılmazdır.
Kulübün kuruluş amacı ve tarihsel yapısı, kulübün ana şeklinin oluşumundaki ana saptamalardır.
Her kulübün tarihsel süreci ve oluşumunu sağlayan bir kuruluş hikâyesi vardır. Bu hikâye; tüm değişimlere uyum sağlamakla beraber asla var olan tarihsel misyonundan sapmaz.
Doğru bir saptama vardır: Futbol sadece bir oyun değildir.
Ama günümüz koşullarındaki sportif rekabetin ana unsurunun başarı ve istikrar olduğu gerçeği, tarihsel misyona da hikâyeye de yön verecek ana etkendir.
Hele hele endüstriyel olarak tanımlanırsa bu oyun; o zaman belirleyici kriterlerin içine kâr-zarar diyaloğu da girer!
Futbol, ekonomi değeri olan bir oyundur.
Başa dönersek, saha içindeki tamamlayan ve saha dışındaki topsuz oyunu başarılı kılan öğelere…
Genel kurullar başkanını ve yönetimini seçer. Amaç, var olan mevcut durum ile tarihsel yapının ana unsurlarını devam ettirecek politikaların belirlenip buna uygun teknik kadronun ve oyuncu kadrolarının oluşturulmasını sağlamaktır.
Bu da, kulüp kimliğini oluşturan ana prensipler ve ekonomik gerçekler ile ana politikaların belirlenip uygulanmasıyla olur.
Her şey bu prensipler çerçevesinde yapılır.
Kulüpler varlığını bu şekilde sürdürürler, çünkü kulüpler bugünkü koşullarda ekonomik varlık olmalarından dolayı kâr-zarar etkisi altında yaşamlarını devam ettirirler.
Belirlenen bu politikalar ve ekonomik varlıkları; teknik kadronun ve futbolcu kadrosunun nasıl olmalı kıstaslarını da belirler.
Bu belirlenen yapı aynı zamanda seyircinin beklentilerine de cevap vermektedir. Buradaki sapmalar kamuoyu tarafından muhakkak eleştirilir, tepkiye de maruz kalır. Yani ceza kesilir.
Doğru varsaydığımız tüm oluşumlar; saha dışındaki topsuz oyunun ne olduğunu ortaya koyar.
Yüz yıllık süreç ve hikâye bunun ana öğesidir.
Başkan, yönetim kurulu, teknik heyet, futbolcular, taraftarlar, tarihsel süreç, sportif misyon, hikâye, teknik ve taktiksel kaliteyle sağlanan bütünlük… Tüm bunlar bu oyunu organize eden ve uygulayan ana bileşenleri oluşturuyor.
Hepsinin görevinin farklılığıyla birbirlerine olan bağlılığı oyunun ana şeklini oluşturur. Hiçbirini diğerinden ayrı tutarak değerlendirmek mümkün değildir.
Sahip oldukları özellikler, mesleki donanımlar ve bu donanımları yönlendirecek entelektüel, ahlaki, sosyal donanımlar ve kriterler istikrarı sağlayacak temel değerleri oluşturur.
Zor olan topsuz oyunun istikrarıdır. Bu yönetsel ve taktiksel bütünlük ister.
Saha dışındaki topsuz oyun; yüz yıllık kulüp misyonu, hikâyesiyle süre gelen süreç; bu günkü koşullara adapte olmasını sağlayan yeni organizasyon dinamiklerinin kalitesi, saha içindeki topsuz oyunun başarısını sağlar.
Her ikisinin tamamlayıcı ve bütünleştirici etkisinin başarısı; saha içindeki 2,45 dakikalık topla oynanan oyunun doğru sonuca dönüşmesini, sürdürülebilir başarının oluşmasını ve istikrarı sağlar.
Bu, yüz yıllık birikimin ortaya koyduğu değerler ile, 51,55 dakikalık topsuz oyunun doğru yönetilmesinin 2,45 dakikayla sonuçlanmasıdır.
Müslüm Gülhan / NationalTurk