CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, Lice’deki olayların öngörülmesine rağmen engellenmediğini belirterek ‘Barış ortamını zehirleyen, onu başka bir mecraya sürükleyen bir girişim’ dedi.
Tanrıkulu, Lice’de yaşanan olaylar ve ardından meydana gelen gelişmelere ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
Gerilimin, 3-4 gün önce başlamadığını ifade eden Tanrıkulu, Lice ve çevresinde, geçen yıldan bu yana süren, zaman zaman bölgenin başka illerinde de devam eden bir gerginliğin olduğunu söyledi.
Tanrıkulu, Lice’de son 1 yılda üç vatandaşın hayatını kaybettiğini, bir vatandaşın ağır yaralı olduğunu anımsatarak, şöyle devam etti:
“Böyle öngörülmesine rağmen önlenmek istenmedi. Bize, görüştüğümüz kaynaklar, yurttaşlar, bu konuda gerekli uyarıları yaptıklarını ifade ettiler. Biz de zaman zaman uyardık. Böyle bir tablo ortaya çıktı. Bu tablonun sorumlusu, bu süreci, bu işi yönetemeyen Hükümet’tir. ‘Biz, görüşüyoruz, görüşmeler yapıyoruz, bu görüşmeler devlet görüşmesinden çıktı, siyasi evreye de büründü, tamam ama biz hiçbir şeyden taviz vermiyoruz, hiç kimsenin de gözünün yaşına bakmıyoruz’ deme ihtiyacı için böyle bir tablo ortaya çıkıyor. Çünkü öngörülmesine rağmen engellenmedi, engellenmek istenmedi. Siyasi bir aşamaya geldiği ifade edilen görüşmelerde, 15-20 gün içinde en az 2-3 görüşme yapıldıysa niye bu konu görüşülmemiş? Heyetler arası görüşme denilen, Başbakan Yardımcısı, Bakan ile yapılan görüşmede, neden bu konu görüşülmemiş, neden her iki taraf da Hükümet de görüşen siyasiler de bu duruma dikkat çekmemişler, gerginliğin azalması için girişimde bulunmamışlar? Diyarbakır’da 4 gün önce çalıştay oldu, çalıştayın 70 kilometre ötesinde… Çalıştaydan hemen sonra bu gerilim, ölüm olayları oldu. İçişleri Bakanı, Başbakan Yardımcısı, orada bulunan siyasi muhatapları, kanaat önderleriyle bu konuyu hiç müzakere etmediler. ‘Arkadaşlar buradayız, bu gerilimi aşağı indirmek için ne yapabiliriz, beraber çağrı yapabilir miyiz, temsilciler var, sivil toplum örgütleri var, sizler çağrı yaparsanız belki bu gerilim aşağı iner, biz de kendi tutumumuzu gözden geçiririz’ deme gereği bile Diyarbakır’da duymadılar. ”
-“Bayrağa karşı yapılan saygısızlık affedilemez”
Bayrağın indirilmesini de değerlendiren Tanrıkulu, bayrağın, bu Cumhuriyet’in bütün yurttaşlarının ortak değeri olduğunu dile getirdi. Tanrıkulu, bayrağa karşı yapılan saygısızlığın hiçbir zaman affedilemeyeceğini belirterek, bunun proaktif bir girişim olduğunu söyledi.
Tanrıkulu, halkın ortak değerlerine saygısızlık yapıldığını kaydederek, Hükümet’in, bunu yapanları ortaya çıkarması gerektiğini vurguladı.
-“20 ayın ortaya çıkardığı kıymetli ortam”
Yaşananlardan çözüm sürecinin etkilenmemesini temenni eden Tanrıkulu, “Bunun, çözüm sürecini etkilemeye dönük bir olay olduğunu düşünüyorum. Barış ortamını zehirleyen, onu başka bir mecraya sürükleyen bir girişim bu; bu boyutta ölüm olayının meydana gelmesi” dedi.
Tanrıkulu, kendilerine, vatandaşlara düşen görevin sağduyulu davranmak olduğunu vurgulayarak, sözlerini, “20 ayın ortaya çıkardığı kıymetli ortamı, hepimiz, herkese anlatmalıyız. Bölgedeki her insan, acı çeken insanlar bile çatışmanın yeniden yaşanmasını hiçbir biçimde istemiyorlar. Yeni bir çatışma ortamının, Türkiye, yurttaşlarımız bakımından geri dönülmez ağır sonuçları olur” diye tamamladı.
