MHP Milletvekili Münir Kutluata’nın Sapanca Gölü’yle ilgili araştırma komisyonu kurulmasını isteyen önergesi, AKP’li milletvekillerinin oylarıyla reddedildi.
Münir Kutluata’nın, TBMM Başkanlığına verdiği araştırma önergesi dün TBMM Genel Kurulunda görüşüldü. Önergede, “Sakarya’nın içme suyu kaynağı olan Sapanca Gölü, Türkiye’nin denge unsurlarından biridir ve kendisine karşı yapılan yağmaya daha fazla dayanamayarak, yok olma sürecine girmiştir. Göldeki küçülme ve kirlilik seviyesi vahamet derecesine geldi. Bütün bunlar herkesin gözü önünde ve iktidarın himayesi altında yürütülmektedir. Türkiye’de devletin işleyemez hala geldiğinin bir örneğini de burada görmekteyiz” denildi.
Sapanca Gölü üzerindeki tahribatın birkaç konu üzerinde olduğunu söyleyen Kutluata, Sapanca Gölü’nü besleyen derelerin ticari kuruluşlar tarafından yağmalandığını ifade etti. Kocaeli bölgesindeki büyük sanayi kuruluşlarının da gölden su çektiğini söyleyen Kutluata, bu konuda en büyük zararı TÜPRAŞ’ın verdiğini söyleyerek, “TÜPRAŞ’ın su çekme izni, özelleştirme sürecinde göz önüne alınmamıştır. Bu kuruluşun Sapanca Gölü’nden hangi çerçevede ne kadar su çekeceğine nasıl karar verilmiştir?” diye sordu.
Gölün atık alanı olarak kullanıldığını söyleyen Kutluata, “Gölü ne yazık ki nüfuzlu inşaat şirketlerinden korumak mümkün olamamaktadır. Marmaray’ın kazı atıklarında çıkan 4 bin kamyon hafriyat göle getirilip, atılmıştır” dedi. Göldeki çekilmenin korkutucu boyutta olduğunu söyleyen Kutluata, “Gölün bir sayfiye alanı şeklinde düzenlenmekte olduğunu gördük. Sapanca Gölü korunması gerekirken, göldeki çekilen alan yağma faaliyetlerinde kullanılıyor. Bunlara kim göz yumuyor?” şeklinde konuştu.
BDP MHP’nin önergesine destek verdi
Kutluata’nın önergesiyle ilgili söz alan BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, “Böyle bir önergeye hayır demek mümkün mü? Tabiatı korumak herkesin görevi. Hiçbir art niyet aramadan en azından bu tip konularda ittifak içinde olunması lazım. Bugün Sapanca Gölü başta olmak üzere, Türkiye’deki bütün doğal varlıkların korunmasına ciddi olarak ihtiyaç vardır. Biz eğer bugün bunları koruyamazsak, başka hangi noktada mutabakata varabiliriz” diye konuştu.
CHP Milletvekili Engin Özkoç ise, gölün bugünkü durumuna geliş sürecini özetlemeye çalıştı. Özkoç, gölle ilgili çeşitli tespitleri sıralayarak, “Zaman geçtikçe Sapanca Gölü’nün kenarında su fabrikaları türemeye başladı. Gölü besleyen dereler tek tek bu su fabrikalarının kaynağı haline geldi. Yani rant kaynağı haline geldi. Buradan elde edilen gelirler, kişisel değerler haline gelirken, göl kuruyor” dedi.
TÜPRAŞ’ın özelleştirilmesi sırasında bedelsiz su alımının önüne geçilmediğini söyleyen Özkoç, “Sakaryalı içtiği suyun parasını ödüyor ama 26 milyon metreküp su çeken TÜRPAŞ bunun bedelini ödemiyor” diye konuştu. Elimizde bir göl var, su fabrikaları da o gölü kurutmak için ele geçirmiş” diyen Özkoç, “Kocaeli de göle sınırı var diye su çekiyor. Sakarya da alternatif su kaynaklarını yaratmadan bu hesapların içinde olduğu için bu duruma düşüyor” dedi.
Herkesin sırtını Sapanca Gölü’ne çevirdiğini söyleyen Özkoç, “Bir tarafta gölü yok etmekte kararlı bir anlayış, diğer tarafta ise onu var edelim diye çırpınan bir Sakarya var. Bu göl hepimizin, gelin el birliğiyle yanlıştan geri dönelim. Bir yasa tasarısı hazırlayalım ve bunun gururunu birlikte yaşayalım” şeklinde konuştu.
AKP Milletvekili Hasan Ali Çelik ise meclis kürsüsünden yaptığı konuşmada, Sapanca Gölü’yle ilgili çeşitli bilgiler verdi. Sapanca Gölü’nün 2003 yılında içme suyu havzası olarak ilan edildiğini söyleyen Çelik, “Gölden TÜPRAŞ tarafından alınan su, gölün işleme rejimini risk etmektedir. TÜPRAŞ’la ilgili su tahsisi konusunda herhangi bir yükümlülük yoktur, tahakkuk ve tahsisi de görülmemektedir. Buradaki su çekimi bir bedel karşılığında olmalıdır” dedi. Konuşmaların ardından yapılan oylamada, AKP’li milletvekillerinin ret oyuyla önerge kabul edilmedi.
