Bağımsız İzmir Milletvekili Recai Birgün: Referandumda ‘hayır’ çıksa ülke karanlığa gömülecekti
Bağımsız İzmir Milletvekili Recai Birgün, 12 Eylül günü yapılan halk oylamasını Türkiye için çok önemli bir dönüm noktası olarak nitelendirdi. Birgün, referandumdan çıkan sonucun Türk halkının, yıllardır kendi iradesine yapılan demokrasi dışı müdahalelere artık ‘dur’ dediğini söyledi. Referandumda ‘evet’ çıkmasının Ergenekon başta olmak illegal yapıların belini kıracağını ve ülkeyi karanlık bir süreçten kurtardığını kaydeden Birgün, Türk halkının ne kadar önemli bir karar verdiğini önümüzdeki yıllarda çok daha iyi anlaşılacağını ifade etti. Birgün, Türkiye’yi çok güzel günlerin beklediğini belirtti.
Merhum Başbakan Bülent Ecevit’in korumalığını da yapan milletvekili Birgün, referandum sonuçlarına ilişkin çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Ortaya çıkan tablonun milletin artık yalan ve yanlış yönlendirmelerle kandırılamayacağını gösterdiğini söyleyen Birgün, “Millet, geçmişte yaşanan illegal işlerin Türkiye’yi hangi noktalara getirdiğini gördü ve bunlara artık ‘dur’ demek istedi. Aslında bu referandumda bunu anlatabilseydik bu sonucun çok daha yüksek olacağına inanıyorum. O zaman sonuç 60’ların çok çok üstünde çıkardı. Çünkü miting meydanlarında ‘sadece iktidar partisinin durumu oylandı’ gibi bir hava yaratıldı.” dedi.
Birgün, referandumda ‘hayır’ oyu veren solcuları da eleştirdi. Birgün, şu görüşleri dile getirdi: “Sanki solcular ‘hayır’, sağcılar ‘evet’ vermeli gibi bir hava estirildi. Bence asıl solcular buna ‘evet’ demeliydi. Sadece 12 Eylül ile değil, 1960’lar, 70ler ve 28 Şubatlarla ilişkili bir durum. Yani siyasi iradeye yapılan gayrikanunî müdahaleler, artık bundan sonra olamayacağını ve olmaması gerektiğini teyit eden bir referandum oldu. Bu referandumda yani siyasete dışarıdan yapılan demokrasi dışı girişimlerin görevi de solcu olduğunu iddia eden insanlara düşmeliydi. Fakat bu referandumda tam tersi bir durum çıktı ortaya. Artık darbelere ‘hayır’ diyen sandığa gittiler solcular ise darbelere sanki icazet verme gibi bir tavır takındı. Bu siyasi partilerin ne kadar oy alacağı değil, Türkiye’nin geleceği ile ilgili bir referandumdu. Siyasiler bunu halka yanlış aktardılar. Ama halk her şeye rağmen, bilinçli bir şekilde bundan sonraki bu tür illegal örgütlenmelere ve yapılanmalara izin vermeyeceği bir kez daha izin vermeyeceğini onaylamış oldu.”
“HALK LİDERLERİN YALANLARINA DEĞİL, GERÇEKLERE İNANDI”
“Türkiye’de her seçim dönüm noktasıdır ama gerçekten bu referandum bence çok önemli bir dönüm noktasıydı.” diyen milletvekili Birgün, “Ben bundan sonra daha iyi şeyler olacağına inanıyorum. ‘Türkiye’ye şeriat gelecek ülke bölünecek’ gibi yalan yanlış propagandalara halk itibar etmedi. 30-40 yıldır birileri hep bir nifak sokmaya çalıştı halkın arasına. Bazen ‘şeriat geliyor’, bazen ‘komünizm geliyor’ dendi. Bazen ülke bölünüyor, bazen Alevi Sünni diye böldüler. Halk artık bu tip yalan ve yanlış propagandalara dur demiştir. Halk artık liderleri değil doğruları takip ediyor.” diye konuştu.
“İNSANLAR NEDEN HAYIR DEDİKLERİNE UTANACAKLAR”
Referandumda kabul edilen anayasa değişikliğinin demokratikleşme ve sivilleşme için çok önemli olduğuna dikkat çeken Birgün, Türk milletinin sıradan seçim yapmadığını, ülkenin kaderini oyladığını vurguladı.
Özellikle HSYK ve Anayasa Mahkemesi’nin yapısını düzenleyen maddelerin ülke için hayati olduğuna işaret eden Birgün, “Bunlar en çok tartışan iki konuydu. Zaten halk tarafından onay verilmesi bu yapının değiştirilmesine dönüm noktası burasıydı. HSYK son toplantısında önemli davalara bakan birçok savcı ve hâkimleri değiştirme girişimde bulundu. Yani son adım olarak onu da denediler. Yine Anayasa Mahkemesi uzun süredir halkın taleplerini gözetmeyen kararlar alıyor. Kendini Meclis’in yerine koyuyor. Adeta halka rağmen kararlar alan bir kurum haline geldi. Bu davalar referandum sayesinde normal bir şekilde devam edecek. Referandum sonucu hayır çıksaydı bu davaların seyri değişecekti. Gerçekten nasıl bir referandum olduğunu belki bugün yarın hemen göremeyiz ama önümüzdeki yıllarda Türk halkının ne kadar önemli bir konuda ve ne kadar önemli bir karar aldığını daha iyi anlayacak. Bunu hayatımızın her aşamasında hissedeceğiz. Bugün baktığımda 12 Eylül Anayasası’na utanıyorum. Bazıları da 5–10 sene sonra biz bunları nasıl anlayamadık diye utanacaklar.”
“ERGENEKON’UN BELİ KIRILACAK”
Birgün, referandumun Ergenekon başta olmak üzere sürmekte olan Balyoz ve İrticai ile Mücadele Planı gibi önemli davalara bakan yönünün çok hayati bir mesele olduğunu kaydetti.
Çıkan sonucun bu davaların dolayısıyla ülkenin karanlıktan çıkıp çıkmadığını öneli ölçüde belirlediğini ifade eden Birgün, “Ergenekon, aslında bizim görebildiğimiz bir dava. Ama bunun göremediğimiz çok derin boyutları var bu yapılanmanın. Bu referandumda eğer ‘hayır’ çıkmış olsaydı Ergenekon, tıpkı kesilmek üzere olan boğanın yaralı halde kurtulup etrafına vereceği zarar gibi zarar verecekti. Yani boğanın tekrar ayağa kalması demek olacaktı. Kendisine olan güveni çok daha geri gelecekti. Ve çok daha büyük bir kaos yaşanacaktı ülkede. Bu saatten sonra Ergenekon’un beli kırılacaktır. Bu karanlık davanın Türkiye’yi aydınlığa çıkaracaktır.” değerlendirmesini yaptı.
“CHP VE MHP, TÜRKİYE’Yİ OKUYAMIYOR”
Birgün, muhalefetin Türkiye’yi okumakta aciz kaldığını ifade etti. Gerek, Ergenekon sürecinde gerek Anayasa değişikliği gerekse demokratik açılım konusunda MHP ve CHP’nin sınıfta kaldığını bunun da referandumda tescil edildiğini belirten Birgün, halkın artık liderleri değil doğruları takip etiğini kaydetti.
Birgün, şunları kaydetti:”Siyasi partilerin genel bakanlarının yaptığı bütün olumsuz propagandalara rağmen halk yine de siyasi görüşüne bakmaksızın gidip oyunu kullandı. MHP’li ve CHP’liler gidip ‘evet’ oyu verdi. CHP ve MHP’nin ‘hayır’ deme mantığının işlemediği görüldü. Ancak bu mesajı göremediler. Bu partilerin Ergenekon sürecindeki tavırları da aynı şekildeydi. Aslında karanlık süreç oradaydı aslında. Bu karanlık süreçten çıkmak için verilen mücadeleye hem yargı aşamasında hem da siyasi anlamda destek vermek gerekirken bu karanlık süreçten her iki partinin de olumsuz tavırları oldu. Ama artık karanlıktan çıkmaya çalışan bir ülke var. Kazanan Türkiye oldu.”