Hakan Bilal Kutlualp: Aziz Yıldırım’ın gitmesi için kan mı dökülmeli?

Fenerbahçe’nin eski futbol şube sorumlusu Hakan Bilal Kutlualp, Başkan Aziz Yıldırım’ın Deportivo örneğini vererek Fenerbahçe’nin büyüklüğünü idrak edemediğini açıkça gösterdiğini söyledi.

Radyospor’da Özgür Sancar’la Haber Özel Programı’na katılan Kutlualp, “Taraftarın stadı yakarak Yıldırım’a “Artık git” dediğini belirterek, “Gitmesi için daha ne olmalı; kan mı dökülmeli?” dedi.

Hesapların şeffaf olmaması nedeniyle herhangi bir yönetim değişikliğine gidilemediğini savunan Kutlualp, Rüştü’ye yapılan suçlamayı da kabul etmediğini belirterek, “Şimdi Rüştü’nün yediği gole şaibe diyorsun. Ayıp! O zaman Rüştü, Fenerbahçe’deyken yediği hatalı gollerde de karşı taraftan satın alınmıştır. Ben Rüştü’yü iyi tanıyorum. Böyle bir şeye ne ihtiyacı var, ne de bunları yapar. İçi kan ağlaya ağlaya Fenerbahçe”den gitti” dedi.

AZİZ YILDIRIM FENERBAHÇE’NİN BÜYÜKLÜĞÜNÜ İDRAK EDEMEDİ

Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın dünkü basın toplantısını değerlendiren Hakan Bilal Kutlualp, Yıldırım’ın Fenerbahçe’yi Deportivo La Coruna’yla kıyaslamasını eleştirirek, “Aziz Yıldırım, başarısızlığa gerekçe bulma çabası içerisinde. “Son saniyede gol girseydi, böyle konuşmayacaktınız. Deportivo’da şampiyonluğu son maçta kaybetti” gibi Fenerbahçe camiasının kabullenemeyeceği açıklamalar yaptı. Siz nasıl olur da Fenerbahçe’yi Deportivo seviyesine indirgersiniz. Burası Fenerbahçe, çok büyük bir camia, ben Fenerbahçe’yi Barcelona, Arsenal, Chealsea ve Bayern Münich’le kıyaslarım. Deportivo kim Fenerbahçe’nin yanında” dedi.

ORTAYA KOYDUĞU ANLAYIŞ NEDENİYLE TÜRKİYE’Yİ KARŞIMIZA ALDIK

Fenerbahçe’nin tek büyük söyleminin kulübe düşman kazandırdığını vurgulayan Kutlualp, “Hem tek büyüğüz diyeceksin, hem de Deportivo ile Fenerbahçe’yi karşılaştıracaksın. Demek ki Fenerbahçe’nin büyüklüğünü idrak edememişsiniz! Üstelik tek büyük biziz demek de yanlış. Diğer takımları küçük görerek bir yere varamazsınız. O yüzden Türkiye’yi karşımıza alıyor, düşman kazanıyoruz ” ifadelerini kullandı.

TARAFTAR STADI YAKTI SANA GİT DEDİ

Taraftarın stadı yakarak Aziz Yıldırım’a git mesajı verdiğini iddia eden Hakan Bilal Kutlualp, “Herkes Bursaspor’un şampiyonluğunu kutluyor. Bunun bir tek nedeni var Aziz Yıldırım. Taraftara teşekkür ediyor. Taraftar stadı yaktı. Sana git diyor. Sen nasıl teşekkür edersin taraftara. Daha önce bıraktım söylemini kullandı, taraftara yürüyüş yaptırıldı, tekrar başkanlığa döndü. Şimdi taraftar stadı yaktı. Ne yapacaksın şimdi” dedi.

BAŞKANLIĞI BIRAKMASI İÇİN KAN MI DÖKÜLMESİ GEREKİYOR

Daum’un buraya gelmesinin hata olduğunu vurgulayan Kutlualp şöyle devam etti: Yapamadı. Gönderilir; ama sizi kim gönderecek. Maalesef kemikleşmiş bir kitle var. Her seferinde Yıldırım’a oy veriyorlar. Sistemi değiştirmek gerekir. Fenerbahçe’de 2 dönemden fazla başkanlık yapılmamalı. Başkanlığı bırakması için ne olması gerekir. Bir tek kan dökülmedi. Kan mı dökülmesi lazım bırakıp gitmen için.

FENERBAHÇE’NİN HESAPLARI ŞEFFAF OLMADIĞI İÇİN GİDEMİYOR

Fenerbahçe’nin şeffaf olmadığı söylemini yineleyen Kutlualp, “Fenerbahçe’nin hesapları şeffaf değil. Bu hesaplar şeffaf olursa bu işlerin hiçbirisi olmaz. Bir yerden gidemiyorsanız, insanın aklına bir şeyler gelir. Verilemeyecek hesap mı var. Nedir sorun? Eğer her türlü hesabı verebiliyorsanız, benim gibi konuşanların ağzını kapatın. Gelin Fenerbahçe’nin bütün hesaplarını uluslararası kabul görmüş, ciddi bir kuruma inceletin. Gösterin bakalım bu hesapların tamamını. Şeffaf olarak bu hesapların ortaya konması gerekir. 300 trilyonları geçen nakit akışı var. Bunları siz bağımsız kuruluşlara denetletmeniz gerekir. Bunları anlatmak gerekir. Şeffaflık olursa yanlış transfer olmaz. Ama oluyor; sonra da “Ben söz vermiştim; ama 2 sene daha buradayım” diyor. 2 sene değil, o 550 oyu alarak 22 sene daha orada durursun. Fenerbahçe’de hep başarısız olur” ifadelerini kullandı.

ŞAMPİYONLUĞU KAÇIRDIĞIMIZ İÇİN ÜZÜLMEDİM

Aziz Yıldırım’ın verdiği sözleri yerine getiremediğini hatırlatan Kutlualp, “Şampiyonluğu kaçırdığım için hiç üzülmedim. Neden? Ben zaten Türkiye’deki şampiyonluğun en büyük adayıyım. 2 dakikada gol gelebilirdi. Gelmedi, olamadık. Mayıs ayının başında Aziz Yıldırım “İki kupayı getireceğim” dedi. Hani nerede bunlar. 15 gün önce söylemiştin bunları. Suçlu benim diyor. O zaman gereğini yapsana. Açsana Fenerbahçe’nin önünü” şeklinde konuştu.

DEMOKRASİNİN OLMADIĞI YERDE MUHALEFET DE OLMAZ

Fenerbahçe’de demokrasinin olmadığını söyleyen Kutlualp sözlerine şöyle devam etti: Fenerbahçe’de organize olmuş bir muhalefet yok. Muhalefet demokrasinin olduğu yerde vardı. Ancak bakın duruma her yönetimi eleştireni “Fenerbahçe düşmanı” diye suçluyorlar. Ama kimse Aziz Yıldırım’ın 13. sezonunda sadece 4 şampiyonluk aldığını ve Fenerbahçe ortalamasının altına düştüğünü görmüyor. Sen çok iyi bir Fenerbahçelisin; ama başkan olmaya muktedir değilsin. Ancak bu gerçeği benim tek başıma söylemem yetmez. Eski başkanlarımız nerede? Kulübe sahip çıkmaları gerekir. Başkanlık ömür boyu süren bir şeydir. Emekli olunca başkanlık bitmez. Divan Başkanı bile “Beni Aziz Yıldırım getirdi, burada ona göre konuşmak zorundayım” diyor. Kuvvetler ayrılığı prensibi kaybolmuş Fenerbahçe’de.

RÜŞTÜ FENERBAHÇE’DEN AĞLAYA AĞLAYA GİTTİ

Aziz Yıldırım’ın basın toplantısında eleştirdiği isimlerden biri olan Rüştü’ye de değinen Kutlualp, “Hep başkalarını suçlama psikoloji içerisinde. Fenerbahçe’nin şampiyonluğunu istemeyen olabilir. Beşiktaşlı istemez bunu. Doğaldır. Şimdi Rüştü’nün yediği gole şaibe diyorsun. Ayıp! Bu adam bize yıllarca hizmet etti. O zaman Rüştü, Fenerbahçe’deyken yediği hatalı gollerde de karşı taraftan satın alınmıştır. Ben Rüştü’yü iyi tanıyorum. Böyle bir şeye ne ihtiyacı var, ne de bunları yapar. İçi kan ağlaya ağlaya Fenerbahçe’den gitti. Gitmesinin sebebi Aziz Yıldırım’dır. Bu kulübe kim hizmet etmişse gönderdik. Gidenlerin de arkasından hep kötü konuşulmuştur. Bu çok yanlış. Yöneticilere de aynı şeyleri yaptı. Uğur Dündar için neler söylediğini ben biliyorum. Herkes biliyor neler olduğunu. Bir olay var, o olaydan dolayı sorun çıkmıştı. Onu da anlatmak istemiyorum. Kimle konuşsam memnun değil. Ama benim gibi yüksek sesle konuşmuyorlar” ifadeleriyle sözlerini bitirdi.