CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kendisinin aklına ihtiyaçları olmadığını söyleyen Başbakan Ahmet Davutoğlu’na yanıt verdi. Kılıçdaroğlu, ‘Hangi gerekçeyle Öcalan’ın aklına ihtiyaç duyuyorsunuz?’ diye sordu.

Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun, yeni tezkere önerisiyle ilgili açıklamalarını değerlendirirken, “Sayın Davutoğlu bir gün önce de ‘Acaba bu konuda Kılıçdaroğlu ne düşünüyor?’ diye bana soru sormuştu. Hem bana soru soracaksın, benim ne düşündüğümü öğrenmek isteyeceksin. Sonra da diyeceksin ki; ‘Senin aklına ihtiyacım yok’. O zaman bana o soruyu niye soruyorsun” dedi.

Kılıçdaroğlu, Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavi gören Bingöl Emniyet Müdürü Atalay Ürker’i ziyareti sonrasında açıklamalarda bulundu.

Ürker’in eşi ve doktorlarıyla görüştüğünü, “Bingöl’de ve Ankara’da operasyonlar yapıldığı, hastanın solunum cihazına bağlı bulunduğu ancak durumunun iyi olduğu” bilgisinin verildiğini anlatan Kılıçdaroğlu, Ürker’in bir an önce sağlığına kavuşması temennisinde bulundu.

Bir soru üzerine saldırıyı değerlendiren Kılıçdaroğlu, terörün bir insanlık suçu olduğunu, teröre pirim verilmemesi gerektiğini herkesin bilmesinin önem taşıdığını söyledi.

Esnaf ziyareti yapan bir kamu görevlisinin öldürülmek istendiğine dikkati çeken Kılıçdaroğlu, bunun akılla mantıkla bağdaşır bir yönü bulunmadığını dile getirdi.

Kılıçdaroğlu, terörün, toplumda kendine göre bir hedefi olduğunu, toplumda yılgınlık ve usanç yaratmak isteyebileceğini ama iyi çalışan bir devlet aygıtının buna izin vermeyeceğini, teröristleri bulup cezalandıracağını belirterek, “Bizim şu anda beklediğimiz bu. Bu yapılmadığı takdirde ülkeyi yönetenler teröre pirim vermiş olurlar. Şu anda karşılaştığımız en büyük risklerden birisinin de bu olduğunu unutmamamız gerekiyor” dedi.

-Yeni tezkere önerisi

Kılıçdaroğlu, yeni tezkere önerisi ve Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun bu önerisine verdiği cevabın hatırlatılması üzerine, “Önce şunu sormam gerekiyor; Davutoğlu gerçekten Başbakan mı?” dedi.

Bu soruyu çok samimi olarak sorduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

“Sayın Cumhurbaşkanı bugün konuşmalar yaptı. Şimdi kim Başbakan? Davutoğlu’nun önce kişiliğini kanıtlaması lazım. ‘Benim Kılıçdaroğlu’nun aklına ve şeyine ihtiyacım yok’ demiş. Önce şunu söyleyeyim; ‘Akıl, akıldan üstündür’ diye bir kavram vardır. Ortak akıl denen bir kavram vardır. Düşünen herkesin, düşüncesine, aklına, insan olan herkesin ihtiyacı vardır. İstişare dediğimiz bir kavram vardır. Oturulur, belli konular tartışılır. Bizim düşüncemiz budur, beğenirler veya beğenmezler. ‘Aklımıza ihtiyacının olmadığını’ ifade etti, ama ben şundan eminim. CHP’nin görüşlerine, CHP’li olmayanların bile saygısı vardır. En azından şöyle bir düşünceleri vardır, ‘Bu konuda CHP acaba ne düşünüyor’ diye. Biz düşüncelerimizi rahatlıkla ifade ettik. Kaldı ki Sayın Davutoğlu bir gün önce de ‘Acaba bu konuda Kılıçdaroğlu ne düşünüyor?’ diye bana soru sormuştu. Hem bana soru soracaksın, benim ne düşündüğümü öğrenmek isteyeceksin. Sonra da diyeceksin ki; ‘Senin aklına ihtiyacım yok’. O zaman bana o soruyu niye soruyorsun? Sen Başbakan mısın, değil misin? Önce bunu bir kanıtla bakalım. Sonra ne demek, ‘Aklına ve şeyine ihtiyacım yok’. Hadi aklı anladık da, bu ‘şey’ kısmına biraz açıklık getirmesi lazım. Bir bakalım neyi kastediyor acaba burada?”

-“Hangi gerekçeyle Öcalan’ın aklına ihtiyaç duyuyorsunuz?”

AK Parti Hükümeti’nin, IŞİD terör örgütü ile mücadele etmediğini, etmek istemediğini ileri süren Kılıçdaroğlu, mücadelenin çeşitli yolları olduğunu belirtti.

Türkiye’de IŞİD’in büroları, tedavi merkezleri olduğunu iddia eden Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“IŞİD’e eleman devşiren merkezler var mı? Var. Yurt dışından gelip, Türkiye üzerinden geçen terör unsurları var mı? Var. Bütün bunlardan AKP Hükümeti’nin bilgisi var mı? Elbette var. Petrol ticareti var mı? Var. Bütün bunlara kim göz yumuyor? AKP göz yumuyor. Diyor ki ‘IŞİD’e silah gönderdiğimizi kimse ispat edemez’. Adana’da görülen davalara niye yayın yasağı getiriliyor? ‘Bütün dünyanın bildiği gerçeği bizim vatandaşımız öğrenmesin’ diye. Bizim de görevimiz, ‘Vatandaş öğrensin’. Adana’da mahkemede görülen davalara yayın yasağını niye getiriyorsunuz? Terör örgütlerine silah gönderiyorlar, tırlarca… O gönderdikleri silahları ‘Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları öğrenmesin’ diye. Biz de diyoruz ki ‘Hayır. Madem ki bu işi Amerikalılar biliyor, Almanlar biliyor, Fransızlar biliyor… Bizim vatandaşlarımızın günahı ne, onlar da gerçeği öğrensinler. Benim onlarla anlaşamadığım nokta, benim doğruları söylemem, onların da halkı kandırmaları. Anlaşamadığımız nokta bu.”

İktidarın kendilerinin aklına ihtiyaç duymadığını söylediğini yineleyen Kılıçdaroğlu, “Ben şu soruyu Davutoğlu’na sormak isterim; hangi gerekçeyle siz Öcalan’ın aklına ihtiyaç duyuyorsunuz? Bunu da çıksın bir açıklasın bakalım” dedi.

Kendisinin bu ülkenin çıkarlarını savunduğunu, Türkiye’nin dünyada rezil olmamasını istediğini aktaran Kılıçdaroğlu, ayrıca ülkede şiddet olmamasını istediğini de söyledi.

İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın “İki grup arasındaki çatışmadan ötürü, insanlar hayatını kaybetti” dediğini belirten Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

“E sen kukla mısın? Sen devleti yönetmiyor musun? Sen ne iş yapıyorsun? Üstelik İçişleri Bakanısın. Şikayet ediyorsun. Çözüm merciinde olan bir insan şikayet eder mi? ‘Vatandaşlar birbirini öldürmüş, benim bir günahım yok. Ben Başbakanım, İçişleri Bakanıyım ve koltuğumda oturuyorum’. Bu, insanın aklıyla alay etmek demektir. Sonra bakın, devletin akılla yönetileceğini söyledik, öfkeyle devlet yönetilmez. Benim aklına ihtiyaç duymuyorsanız, bari birilerinin aklına ihtiyaç duyun. Öfkenin ne kadar zararlı olduğunu oturun okuyun. Tarihte okuyun, Türk büyükleri var, onların eserleri var. Oralardan okuyun. Yunus’tan okuyun, Mevlana’dan okuyun. Göreceksiniz. Orada öfkenin ne kadar zararlı olduğu anlatılır.”