CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için ‘Kendisini cumhurbaşkanı olarak doğrusunu isterseniz ben kabul etmiyorum. İktidar partisinin eş başkanı gibi çalışıyor’ dedi.
Kemal Kılıçdaroğlu, İzmir programı kapsamında geldiği Selçuk ilçesinde bir dinlenme tesisinde gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Seçim güvenliği konusunda vatandaşların kaygı taşıdığının belirtilmesi üzerine Kılıçdaroğlu, seçim güvenliğinin Türkiye’de tartışılıyor olmasının gerekli önlemleri almayan Yüksek Seçim Kurulu’ndan (YSK) kaynaklandığını, bu seçimin en başarısız kurumunun YSK olduğunu savundu.
Kılıçdaroğlu, “Yüksek Seçim Kurulu iktidarki siyasal partinin yan kuruluşu gibi çalıştı, dolayısıyla sokaktaki vatandaş ciddi endişe içinde, oylarımız çalınır mı diye. Buradan bütün yurttaşlarıma açık ve net şunu söylemek isterim, sandığa gidiniz, hiçbir endişe taşımayınız, CHP tüm kadrolarıyla sandık konusunda gerekli güvenliği almış durumdadır. 4 bini aşkın avukat arkadaşımız, sivil toplum örgütleri görev almışlardır” dedi.
“Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 7 Haziran seçimlerini Kurtuluş Savaşı’na benzettiğini” ifade eden bir gazetecinin bu konudaki değerlendirmesini sorması üzerine Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın tarafsızlığı konusundaki endişelerini defalarca dillendirdiğini söyledi.
Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
“Aslında bir endişe olmanın ötesinde iktidar partisinin bir sözcüsü gibi çalıştı. Kurtuluş Savaşı benzetmesi yapmasını doğru bulmuyorum, çünkü Kurtuluş Savaşı’nın ne olduğunu da bilmiyor. Kuvayi Milliye’nin ne olduğunu da bilmiyor. Partisinin iktidarda kalması için olağanüstü bir çaba ve çatışma içinde. Bu zat, tüyü bitmemiş yetimin hakkını kullanarak nasıl seçim propogandası yapıyor? Bu zata sormak isterim namus ve şeref kavramı nedir, senin için sayın Erdoğan? Tarafsızlığın üzerine 550 milletvekilinin önünde yemin ettin. Acaba yemin ettikten sonra tarafsızlığını unutarak meydanlara çıkıp iktidar partisine oy istemek ne zamandan beri cumhurbaşkanlarının görevi oldu. Kendisini cumhurbaşkanı olarak doğrusunu isterseniz ben kabul etmiyorum. İktidar partisinin eş başkanı gibi çalışıyor, öyle çalışmaya da devam ediyor. Kurtuluş Savaşı’ndan söz ediyor. Kurtuluş Savaşı’nı yapanlar bize tarafsız, siyasetle uğraşmayan bir cumhurbaşkanı armağan etti. 77 milyonu kucaklayacak bir cumhurbaşkanı profili armağan ettiler. Siz bunların tamamını tuzla buz ettiniz. Seçim medanlarında çıktınız kendi korkunuzun tutsağı olarak iktidar partisine açık ve net destek verdiniz. Siz cumhurbaşkanı değilsiniz, siz cumhurun başkanı değilsiniz. Siz sadece ve sadece kendi iktidarınızın başkanısınız.”
“Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın muhalefete yönelik eleştirilerini nasıl karşılıyorsunuz ?” sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın cumhurun başkanı değil kendi partisinin başkanı olduğunu, en büyük zararı kendi partisine, demokrasiye ve hukukun üstünlüğüne verdiğini iddia etti.
-YSK’daki yargıçlara eleştiri
Burada Erdoğan’dan çok YSK’nın tartışılması gerektiğini bildiren Kılıçdaroğlu, yemin ederek görevlerine başlayan YSK üyelerinin tarafsız davranacakları yönündeki yeminlerini yerine getirmediklerini ileri sürdü.
Kılıçdaroğlu, “Yüksek Seçim Kurulu açıkça iktidar partisinin arka bahçesi gibi görev yapıyor. Oradaki insanları açık ve net söylüyorum kusura bakmasınlar kendilerini yargıç olarak tanımlamasınlar, çocuklarına da ‘biz YSK’da görev yaptık, tarafsız bir seçim gerçekleştirdik’ demesinler. Açıkça şunu söylesinler, ‘biz iktidar partisinin seçim kurulu üyeleriyiz, onlar için çalıştık. Türkiye’de hukukun üstünlüğü, hukuk güvenliği tartışılabilir. Zaten bunlar yoktu. Hukuku da biz yok ettik’ desinler” şeklinde konuştu.
Oyunu büyük olasılıkla Ankara’da kullanacağını anlatan Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendisine tazminat davası açmasıyla ilgili ise şöyle konuştu:
“Erdoğan tazminat davası açmış, 100 bin liralık. 100 bin lira onu tatmin eder mi bilmiyorum, keşke 30 milyon avroluk bir dava açsaydı da oğluna paraları sıfırladın mı derken belki biraz daha katkısı olurdu. Ama açıkça söyleyeyim avucunu yalar.”
Seçimler öncesi son mesajında vatandaşlara Türkiye’nin zenginleştiği iddialarına karşı bu zenginliğin neden kendi mutfaklarına uğramadığını sormalarını istediğini dile getiren Kılıçdaroğlu, dün 50 lira dağıtan bir belediyenin önünde oluşan tablonun ülke için utanç verici olduğunu, bir daha böyle tabloların yaşanmaması için iktidarı istediklerini kaydetti.
