NationalTurk yorumcusu Müslüm Gülhan‘ın bu haftaki “Kaos aslında bir çözümdür” adlı makalesini sizlerle paylaşıyoruz.
M. Ali Aydınlar’ın Federasyon başkanı olması ile başlayan “şike” soruşturması Türkiye Futbolu için bir kaotik ortam yaratmıştır.
Sürecin başlangıcı; herkesi heyecanlandıracak kadar güzeldi.
1980 sonrası başlayan toplumsal kirliliğin en önemli ayaklarından olan spor, futbolun temizlene bilmesi için bulunmaz fırsat ortaya çıkmıştı.
Sonra gördük ki kirlilik resmen kurumsallaşmış.
Yok öyle hukuki çözüm falan…
Çözüm, olması gereken değil, gücün beklentisi olacak kadarmış?..
Her dönem de olduğu gibi futbolun içinde bulunduğu açmazları; kendi iç dinamiklerinde aramak yerine çan kulesindeki sese göre ayar vermeye çalışıldı.
Ne program,
Ne yapısal oluşum,
Ne mali özerklik,
Ne insan kalifiyesi,
Ne bilimsel analizler.
Aslında var olan küçük bir Türkiye’nin yansımasından başka bir şey değil.
Var olan bir iktidar mücadelesidir…
Burada şahlar, vezirler, atlar, kaleler ve piyonların hamlelerinin nasıl yönlendirildiğine şahit oluyoruz.
Bir kongre ve ortaya çıkan gerçekler:
İnsan kalitesi,
Yönetim anlayışı,
Yetersizlikler,
Taraf olma becerisizlikleri,
Koltuk kaygısı ve iktidar mücadelesi…
Herkes eteklerinde ki taşları döktü, döktü ve kralın çıplak olduğu TV ekranlarında tüm insanlar tarafından görüldü.
Aslında bu bile çözümün bir parçası olarak kendini belli etti.
Tıpkı Beşiktaş taraftarının başkanları için yetersizlik sonucuna varmaları gibi…
Tabi burada ortaya başka bir soru çıkıyor: Çözüm isteniyor mu?..
Fenerbahçe’nin istediğinin olması,
Aziz yıldırım’ın, M Ali Aydınlara karşı kazanımı,
Ünal Aysal’ın açıklamalarında ki tutarsızlıklar,
Bunların hiç biri temel sorunlar değil ve ortaya konan hamleler de temel çözümler değil.
“Futbol iş adamlarının ego tatmin sahası değil”
En önemli unsur çözümü bulup uygulayacak insan faktörünün sürece hakim olması gerekir.
M Ali Aydınların dediği gibi” biz iş adamıyız?..” mantığı sürece hakim olamaz.
Eğer olursa benim tavsiyem süreç TÜSİAD’a devredilsin.
En iyi yaptıkları şey olan “yol haritası” ile yola devam edilir.
Futbol iş adamlarının ego tatmin sahası değil, orası futbol sahası…
Kendi bastırılmış egolarını; kombine bilet veya loca alarak tribünde gidersinler.
Kulüpleri ve Federasyonu süreç içinde gelip eğitim almış kişilere teslim etsinler.
Yoksa 10 yıl sonra aynı şeyleri tartışmaya devam edeceğiz.