Fenerbahçe’nin olaylı Trabzonspor maçında akıllarda kalan bir görüntü de Ersun Yanal’ın attığı depardı. / Sportif alanda zihinsel performans antrenörlüğü yapan NationalTurk yorumcusu Ersin Afacan’ın ‘Kaçan Antrenör’ başlıklı yazısı;
Bu durumla ilgili olarak Yanal, “Kaçmak da nereden çıktı? Ben oyuncularımı orada bırakır mıyım? Trabzon’da çalışmış biriyim ben. Orada neler olabileceğini çok iyi biliyorum. Orada kalmam, kitleleri tahrik edebilirdi. Onun için tribünleri daha fazla tahrik etmemek ve gerginlik olmaması için tünelin kapısına doğru koştum ve orada oyuncularımın gelmesini bekledim” ifadesini kullandı.
Ersun Yanal, “Orada kalmam, kitleleri tahrik edebilirdi” demiş. Kendisini bir tahrik unsuru olarak görmesine bir şey diyemem ancak bence koşarak kaçması kalmasına göre daha tahrik edici bir davranıştı. Her şeyden önemlisi sen bir takımın başında sahaya çıkıyorsun. Yani o takımın her halinden sen sorumlusun. Onları sahada bırakıp koşarak sahadan çıkmanın bir anlamı olmalı. O anlam, önce kendini düşündüğün olabilir mi? Halbuki bir lider, önce sorumlusu olduğu takımı düşünür ve cesur olup onların yanında kalır yani onları terk etmez. Çünkü bir lider için en büyük mücadelelerden biri, kötü durumlarda, huzur ve güveni sürdürmede sporcularına yardım etmektir.
Dolayısıyla bir lider, sporcularını yalnız bırakıyor ve cesurca onların yanında olup destek vermiyorsa istediği kadar tahtanın veya barkovizyonun önünde taktik anlatsın yeterince değerli değildir. Çünkü etkili dış görünüş, cesaret, soğukkanlılık, dayanıklılık ve güven güçlü bir liderin temel karakter özelliklerindendir.
Ayrıca şunu ifade etmek istiyorum ki Ersun Yanal’ı 1998’de çalıştırdığı Y.Salihlispor’dan beri tanıyor ve takip ediyorum. Dolayısıyla daha önce defalarca yazdığım gibi şimdi de yazıyorum ki bence Ersun Yanal, büyük bir antrenör veya kondisyoner. Fakat büyük bir teknik direktör yani lider değil. Çünkü mental açıdan zayıf. Geçmişte güçlü bir lider olmak için pek çok fırsat yakaladı ama Trabzonspor maçında olduğu gibi bu fırsatları değerlendiremedi.
10-09-2013 tarihli “Ersun Yanal’ın Basın Toplantıları” adlı makalemde de belirttiğim gibi iletişim ve stres altında kendini kontrol edebilmek gibi temel mental becerileri geliştirmedikçe Ersun Yanal’ın büyük takıma kalıcı hoca olması mümkün değildir. Bunun geçmiş örnekleri var. Bu sezon FB’nin aldığı her yenilgi ve kötü oyundan sonra panik ve endişe halinde olan bir Ersun Yanal görüyoruz. Halbuki teknik direktör huzur, sakinlik ve güven konusunda örnek olmalıdır.
Profesyonel mental destek belki Ersun Yanal’ın bu eksikliklerini kapatabilir. Fakat kendisinin böyle bir çalışmaya açık olduğunu sanmıyorum. Sadece O değil, her teknik direktör ve antrenör mental destek almalıdır.
Ersin Afacan / NationalTurk
twitter.com/mentaldestek