Devrimci Karargah ve Odatv davalarında yargılanan ve bir süre önce tahliye olan eski emniyet müdürü Hanefi Avcı, Gölbaşı, Zir Vadisi ve Poyrazköy’de yapılan kazılarda aynı malzemelerin toprak altından çıkarıldığını iddia etti.
3 yıl 8 ay tutuklu kaldıktan sonra Anayasa Mahkemesi’nin ‘hak ihlali’ kararıyla 20 Haziran’da özgürlüğüne kavuşan eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, cezaevinden çıkarken “Poyrazköy’e o silahları gömenler, o silahları bulanlardır. Bunları öylesine söylemiyorum yakında göreceksiniz” demişti.
Hanefi Avcı o sözlerini Hürriyet’e açıkladı: “Aynı malzeme 3 ayrı gömüde çıkmış. Aynı seri numarası, aynı fabrikasyon numarası, aynı malzeme… Hatta o malzemenin (sis bombası) üzerinde bir darbeden kaynaklanan çöküntü var. Önce Gölbaşı’nda İbrahim Şahin’e ait diye bulunmuş, 4 gün sonra Zir Vadisi’nde Yarbay Mustafa Dönmez’e ait diye… 40 gün sonra Poyrazköy’de çıkmış.”
9 Ocak 2009… Ajanslar ve televizyonlar son dakika haberleriyle eski Özel Harekât Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin’in evinde bulunduğu iddia edilen krokiden yola çıkarak Ankara Gölbaşı’nda kazı çalışmalarının başlatıldığını duyuruyordu. Kepçeler toprağı kazıyor, Türkiye canlı yayında mühimmatların topraktan çıkışına şahitlik ediyordu. Bu kazıdan sadece 4 gün sonra bu sefer Yarbay Mustafa Dönmez’in ajandasında bulunan krokiden yola çıkan polis, Zir Vadisi’ni kazmaya başladı. Sonuç yine aynıydı. Mühimmatlar, işaret fişekleri, göz yaşartıcı bombalar bulunmuştu. 4 ay sonra 16 Nisan 2009’da İstanbul polisine gelen imzasız e-mail ihbarı ile kazıların yeni adresi Poyrazköy oldu. Toprak mühimmat kaynıyordu. Boş lav mermilerini, işaret fişeklerini, kapsülleri, mermileri polis adeta eliyle koymuş gibi buluyordu. Bu mühimmatı gömenlerin SAT komandoları olduğu iddia edildi. Onlarca SAT komandosu, eski Özel Harekât Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin ve Yarbay Mustafa Dönmez tutuklandı. Mustafa Dönmez yapılan yargılamalar sırasında ısrarla bu 3 ayrı gömüde bulunan mühimmatların mahkemeye getirilip karşılaştırılmasını istedi. Özellikle sis bombası ve işaret fişeklerinin mahkemeye getirilmesini talep ediyordu. Amacı, 3 ayrı kazıda da bulunan, aynı seri numarası, aynı fabrikasyon numarası olan hatta üzerindeki çöküntü de aynı olan sis bombası kutusunu göstermek, çelişkiyi anlatmaktı. Ancak mahkeme Dönmez’in bu isteğini kabul etmedi.
Avcı’ya göre ise bu kazıların sırrı aydınlatıldığında Ergenekon, Balyoz gibi davalardaki kumpas da açığa çıkacak. Avcı, iddiasını Hürriyet’e anlattı:
Aynı malzeme 3 ayrı gömüde çıkmış. Bu malzeme ile ilgili görevlilerin, kayıt esnasında kendi aralarında konuşmalarını da dosyaya koymuşlar. Hepsini bir araya getirdiğinizde bakıyorsunuz ki bir malzeme 3 ayrı yere gömülmüşse bu normal değildir. 1’inci gömüde çıkan malzeme, 2’nci gömüde, 3’ncü gömüde nasıl ortaya çıkar”
Ben bu gömü olaylarından bir tanesini iyi inceledim (Yarbay Mustafa Dönmez’e ait olan). Orada 8 tane göz yaşartıcı bomba bulunmuş. Bu göz yaşartıcı bomba, polisten başka kimsede bulunmaz. 20 yıl önce polisin kullandığı bir malzemedir. Polisten başka kimsede olmaz çünkü kimsenin işine yaramaz. Bunlar yuvarlak bombalar, üzerlerinde kını var, çekersiniz patlatırsınız. Esasen bu malzemeyi bulundurmak, hukuki anlamda suç da değildir. Evet, göz yaşartıcı duman veriyor ama silah değil, bomba değil, tüfek değil. Bunu niye gömeceksiniz, suç değil ki… Bunu gömmenin mantığı yok.
Bunun yanında sis bombası bulunmuş, sis bombası bir yeri işaretlemek, yer belli etmek için kullanılır. Suyun, yağmurun geldiği bir yere gömülmüş. Bu malzemeyi, suyun, yağmurun geldiği bir yere asker gömmez. Normal bir asker bunu yapmaz.
Şimdi bir insanın gömüsü var. Evinin yakınında bu gömü. Bu gömüyle ilgili de bir kroki bulunuyor. Bu da kendi defterinizde. Kendi evinizin yakınındaki gömü ile ilgili krokide Ankara yolu, İstanbul yolu gibi işaretler var. Bu da tuhaf. En fazla bir ağacı işaretlersiniz. Akla, mantığa aykırı.
Bulunan malzemelerde 3-4 ayrı silahın mermisi var ama tek silah yok. Neden?
Bulunan malzemeler arasında hiçbir işe yaramayacak sis bombaları var. Kimin nerede, ne işine yarayacak? İşaretleşmeden başka işe yaramayacak sis bombası niye gömülsün?
Gömülen malzemeler arasındaki ‘Gösteri bombası’ denen şey, tatbikat ve gösteri yapan birimlerin gerçekmiş imajı yaratmak için kullandığı ses, sis çıkaran bomba. Ne işe yarar?
Boş lav kutusu ne işe yarar ki gömülsün? Ayrıca içi boş lav borusu suç da değil.
Mühimmatların sarılı olduğu gazetelerin üzerindeki tarihte isnat edilen kişinin tutuklu olması nasıl izah edilebilir?
Neden birden bire bir mevsim gömü ihbarları oldu ve sonra kesildi?
Gömülerin isnat edilen kişilerin ev ve işyerlerine yakın olması, bu şekilde bağlantı kurulmaya çalışılması mantıklı değildir. Gerçek olsa gözden uzak, kendisi ile bağ kurulamayacak yerler olması gerekir, direkt kendisini çağrıştıracak yere gömmesi inandırıcı değil.