NationalTurk yorumcusu Cahit Göveren’in “Fener’in şampiyonluğu hayal” başlıklı yazısı;

Eğri oturup, doğru konuşalım. Hakikatler çıplak gezmeyi sever. Bu Fener, bugünkü hali ve kadro yapısıyla sezon sonunda mutlu sona ulaşamaz. Uzatmadan, gerçekleri söyleyelim. Kaleci Volkan Demirel ve önündeki savunma dörtlüsü öyle – böyle durumu idare edebilir. Ama, Sarı-Lacivertli takım bu orta saha ve forvetle asla başarılı olamaz. Önce şunu kabul edelim ki, Fenerbahçe sezon başında fahiş fiyatlar ödeyerek, ya kariyeri sonlanmak üzere bulunan ya da şöhretleri çok olup, kaliteleri az olan yerli – yabancı futbolcuları kadrosuna dahil etti.

Peki kim bunlar; Van Persie, Diego, Meireles, Nani, Markoviç, Souza, Alves, Kadlec ve Kjaer. Özel ve resmi müsabakalarda bu oyuncuların performansı görüldü. Bu yabancıların başarılı olduğunu kim söyleyebilir? Burada parantezi Fernandao için açmak lazım. Bu iri kıyım Brezilyalı’nın İspanyol Güiza’dan farkı var mı?  Mübarek, dönünceye kadar mevsimler geçiyor. Bazı maçlarda saman alevi gibi parlayan, gayret gösterseler de becerileri sınırlı olan bu oyuncularla Fenerbahçe’nin huzurlu bir sezon geçiremeyeceği anlaşılıyor.

Rastlantılar sonucu tek farkla kazanılan maçlar, oynanan savunma ağırlıklı keyifsiz futbol taraftarların da haklı olarak tepkisini çekiyor. Şu hale bakın, Fenerbahçe 16 haftada rakip fileleri 25 kez ziyaret etti. Sivasspor maçı hariç ilk yarının sonu geldi. Bugüne dek, Süper Lig tarihinde şampiyon olan her takım sezon sonu itibarıyla 60’ın üzerinde gol atarak ipi göğüslemiş. Bu istatistiki veri çok şeyi anlatıyor. Fenerbahçe bu gidişle 60 golü geçebilir mi, Çok zor.

Bir başka gösterge de şu. Sarı-Lacivertli takım şu ana kadar 12 gol yemiş durumda. Hemen herkes takım savunmasının üst düzeyde olduğundan söz ediyor. Bu da yanlış bir görüş. Biz, Fenerbahçe’nin şampiyon olduğu bir sezonda kalesinde sadece 5 gol gördüğüne tanıklık ettik. Hikaye anlatıyorlar. İnsan kandırıyorlar. Neredeyse, uçuk çalıştırıcı Periera’yı bile başarılı bulanlar var.

Bu handikaplar içinde Fenerbahçe taraftarı kulübüne değil, ama bugünkü futbol takımına küstü, gönül koydu. Formalar satıldı. Kombineler alındı. Şükrü Saraçoğlu Gösteri Merkezi’ne Sarı-Lacivert kordelalı Horoz bile çıkarsan 50 bin seyirci hazır kıta. Su gibi para harcanıyor. Stat, reklam ve Lig Tv. gelirleriyle kulüp Darphane gibi. Ondan sonra git, Mutlu’nun antrene ettiği Gaziantepspor’la berabere kal. Ikına sıkına 7 maçı tek farkla bitir. Zor dostum zor. Bu takımın Şampiyon olması çok zor. Eğer, takıma Volkan Şen kazandırılırsa, skor ve final pası üretemeyen mevcut yabancıların en azından bir kaçı gönderilirse, skorer bir santraforla, virtiöz bir orta saha alınırsa ve de Periera savunma anlayışına hücum zenginliği de kazandırabilirse, belki o zaman iddialı duruma gelebilir.

Cahit Göveren – Klasman Eski Gözlemcisi