Erhan Çelik: İfadeye bile çağrılmadım
Eski sunucu Erhan Çelik, Rus Büyükelçi Karlov’un vurulma görüntülerinin TRT’de yayınlanmasına ilişkin soruşturma kapsamında hakkında gözaltı kararı olduğu iddialarını yalanladı. Çelik “İstanbul’da evimdeyim. Bırakın operasyonu ifadeye çağıran bile olmadı” dedi.
nkara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov’un öldürülmesine ilişkin görüntülerin TRT 1 Ana Haber Bülteni’nde yayımlanması nedeniyle yürüttüğü soruşturmada gözaltına alınan 6 kişi adliyeye sevkedildi. Görüntülerin TRT 1’de yayınlanması talimatını verdiği öne sürülen eski sunucu Erhan Çelik ise kendisinin de gözaltı listesinde olduğu iddiasının gerçeği yansıtmadığını söyledi.
Cumhuriyet’ten Alican Uludağ‘ın haberine göre Karlov, suikastine ilişkin soruşturmada 11’i tutuklu 28 sanık hakkında dava açıldı. Savcı Adem Akıncı tarafından hazırlanan iddianamede, Karlov’un vurulma anına ilişkin görüntülerin TRT 1 Ana Haber Bülteni’nde yayımlamasının ‘üzerinde durulması gerektiği’ vurgulanmıştı. TRT’nin ilk kez böyle bir sergi etkinliğini 3G cihazıyla takip etmesinin şüpheli olduğu belirtilen iddianamede, “Mevlüt Mert Altıntaş’a talimat veren FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün ve bu örgütü yöneten, barındıran, kollayan dış güçlerin eylemin herkes tarafından bilinebilir olmasını ve mümkün olduğu kadar geniş çevrelere yayılmasını istedikleri ve sayın Büyükelçi Andrey Karlov’un özellikle kameralar önünde hayatını kaybetmesini planlandıkları belirlenmiştir” denilmişti. Bu kapsamda TRT dosyası ayrılmıştı.
Çelik, bu iddiaya sosyal medya hesabından tepki gösterdi. Çelik, şu açıklamada bulundu:
“FETÖ soruşturmaları nasıl sulandırılıyor?” sorusuna güzel bir örnek bu. İstanbul’da evimdeyim. Bırakın operasyonu ifadeye çağıran bile olmadı. Olayı duyan avukatım üç kez adliyeye gitse de ifademe gerek duyulmadı, bugüne kadar çağıran olmadı. Yok sansasyonel bir şey yapayım düşüncesiyle hareket ediliyorsa yapanın elinde patlar ki aynı haberde “polis evinde bulamadı” dedikten sonra “önümüzdeki günlerde ifadeye çağırabilir” diye yazmasından da anlaşılacağı üzere büyük bir saçmalama söz konusu.
Diğer yandan söz konusu olayda ne direk habere karar veren ne kamera gönderen ne 3G cihazı ile görüntü geçen yada bunların talimatını veren bendim. TRT’de böyle bir yetkim hiç olmadı. Bu, rahatlıkla TRT yönetimini de sorulabilir. Ankara’da gerçekleşen olay benim İstanbul’da bulunduğum ve haberi Harbiye stüdyosunda sunduğum bir günde saat itibariyle benim sunduğum bülten sırasında oldu. O saatte bülteni başkası sunsa bu kez o mu bunlara muhatap olacaktı? Emin değilim… Yine de avukatım bir kez daha olayı soruşturan ilgili savcılığa başvurup bilgi sahibi sıfatıyla görüşüme başvurulmasını talep edecek.