Cumhurbaşkanı Erdoğan Avrupa Birliği’ne seslenerek, “3 milyon mülteciye bu millet bakıyor, değil mi? Ne dediler; ‘Biz size yılda 3 milyar euro vereceğiz’. Verecekseniz verin. Siz bizimle dalga mı geçiyorsunuz ne projesi?” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TOBB İkiz Kuleler’de düzenlenen ‘TOBB 72. Genel Kurul Hizmet Şeref Belgesi ve Plaket Töreni’ne katıldı.
Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, “Ekonomide hamdolsun şu anda bir krizle karşı karşıya değiliz. Ama günü kurtarmaya çalışmak, cari durumu kar saymak, mevcutla yetinmek gibi bir anlayışa da asla kapılamayız. Gün, altyapı yatırımlarından ticarete kadar her alanda yeni ve çok daha büyük hedefler için çalışmaya başlama zamanıdır” dedi.
Finans ve bankacılık sektörünün girişimcilerin önünü açması gerektiğine işaret eden Erdoğan, şöyle konuştu:
“Özellikle finansman konusunda yaşanan sıkıntıların çözümü için faizlerin düşürülmesi başta olmak üzere her fırsatta dile getirdiğim hususların daha fazla dikkate alınmasını bekliyorum. Bankacılık sektörünün, reel kesime karşı tavrı zaman zaman altın yumurtlayan tavuğu kesme durumuna dönüşüyor. Böyle bir anlayış olamaz. Dolayısıyla finans sektörünün, bankacılık sektörünün girişimcilerimizin önünü açması lazım.”
AB’nin vize serbestisi için öne sürdüğü şartlar bulunduğunu hatırlatan Erdoğan, “Beş tane madde var ki bunların içerisinden bir tanesi felaket. Nedir o? ‘Terörle Mücadele Yasasını değiştireceksiniz’ dediler. Bize, bu aklı verenler, önce Avrupa’da parlamentonun önüne teröristlerin kurduğu çadıra niye müsaade ediyorlar? Önce bunun cevabını versin” dedi.
Türkiye’nin, sığınmacılar için her türlü yardımı yaptığına dikkat çeken Erdoğan, şunları kaydetti:
“Biz konteyner kentleri kurmuşuz, çadırkentleri kurmuşuz. Bunlar bize hâlâ ‘proje gönderin, size para gönderelim’ diyorlar. Dalga mı geçiyorsunuz? Böyle bir şey olabilir mi? Bu, bir milletin asaletiyle adeta dalga geçmektir. Biz, bu asaletimizle size dalga geçirtmeyeceğiz. Vize konusunda bize daha önce verilmiş sözleri bunların, bu yılın ekim ayıdır. İmzalar Ankara Palas’ta bu şekilde atıldı. Şu andaki ‘Hazirana çektik, çekiyoruz’, bu dört aylık olay var ya, bunların hepsi sadece kendilerine yeni ve tıkama için bir yol arama projesidir. Temenni ederim ki daha önce verdikleri sözü tutarlar ve en geç ekim ayında bu işi bitirirler. Şimdi bitirirlerse ‘Hayırlı olsun’ deriz.”
Türkiye’de 25 kamp bulunduğunu ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti: “3 milyon mülteciye bu millet bakıyor, değil mi? Ne dediler; ‘Biz size yılda 3 milyar euro vereceğiz’. Peki, bu parayı verdiler mi şu ana kadar? Yok. Hâlâ orta sahada top çeviriyorlar. Verecekseniz verin. Bu parayı gidip de filanca yerden buraya dolaşıp gelecek diye bize adresler vermeyin. Buraya geliyor yöneticiler, gidiyor bizim kampları geziyor, öbür taraftan da diyor ki ‘Bize proje gönderin’. Siz bizimle dalga mı geçiyorsunuz ne projesi? Şu anda 25 tane kamp var. Bu kampları görüyorsunuz. Proje diye bir şey yok. Biz uyguladık.”
AB’nin vize muafiyeti konusundaki tutumunu eleştiren Erdoğan, “Bütün bunlarla birlikte bu işler oldu, oldu. Olmadı, biz yolumuza bugüne kadar vizeyle devam etmedik ya; yine aynı şekilde devam ederiz. Çok fazla da büyütmeye gerek yok. Bunların hepsinin çıkış yolları var. Dik duracağız dik, eğilmeyeceğiz. Bu çok önemli” dedi.
Suriye’de yaşananların tarihi bir hesaplaşma olduğunu ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kilis’e düşen roketler, oradaki üç beş teröristin şımarıklığı değil, işte bu tarihi hesaplaşmanın bir parçasıdır. Kilisli kardeşlerimizin yaşadığı acıları, sıkıntıları gayet iyi biliyorum. Bu meseleyi çözmek için tüm alternatifler gündemimizdedir, masamızın üzerindedir. Şu anda bununla ilgili tüm operasyonlar acımasız bir şekilde sürmektedir.”
Her sözün bir bedeli olduğunu bildiren Erdoğan, “Biz, bu toprakları vatanımız kılmaya söz verdiğimizden beri kesintisiz bedelini ödüyoruz. Ayrılma sözü edenler, bunu şahıs olarak kendilerinin bir yere avdet etmesi anlamında söylüyorlarsa buyursunlar diledikleri yere gitsinler” diye konuştu.
Erdoğan, AB’nin, Türkiye’nin terörle mücadele kanununda düzenlemeye gitmesi şartına ilişkin, “Şayet Türkiye’den, canlı bombalar için başkentine taziye çadırı kurduracak, teröristleri baş tacı edecek, terör örgütleri arasında ayrım yapacak bir mevzuat istiyorlarsa hiç beklemesinler. Türkiye, onların yaptığı gibi teröre ve teröriste kucak açmaz” dedi.
Muhalefet partilerinin, AK Parti’nin olağanüstü kongre kararına dair farklı farklı yorumlar yaptığını ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:
“Önce siz kendi içinize bakın, siz kendi içinizde ne hale gelmişsiniz, şimdi kalkıp iktidar partisinin aldığı bu olağanüstü kongreyi kalkıp işte bunun Beştepe’yle şöyle böyle alakası ilgisi var yok, bunların üzerinden birçok şeyler yapıp duruyorsunuz. İşinize bakın, işinize. Önce güçlü bir demokrasi, güçlü bir muhalefetle olur. Siz hiçbir zaman güçlü bir muhalefet olamadınız, önce bunu bir düzeltin.”
Yeni anayasa çalışmalarının sürdüğünü anlatan Erdoğan, şunları söyledi:
“Sahip olduğumuz güçlü donanımı, buna uygun bir yazılımla destekleyerek, verimimizi katbekat artırabilmenin yoluna gitmeliyiz. Yeni anayasa ve başkanlık sistemi meselesine işte böyle bir anlayışla yaklaşmamız gerekiyor. Hiç kimsenin Türkiye’yi, vejeteryan diyete mahkum edilmiş bir aslanlar ülkesi haline getirmeye hakkı yoktur.