Elini Vicdanına Koy

Sportif alanda zihinsel performans antrenörlüğü yapan NationalTurk yorumcusu Ersin Afacan’ın ‘Elini Vicdanına Koy’ başlıklı yazısı;

Son günlerde sosyal medyada ve özellikle twitter’da “Elini vicdanına koy, şehrinin takımına destek ol. #şehirtakımları” başlığı altında bir tanıtım programı gördüm. Burcu Esmersoy ve Fikret Yılmaz’ın ellerini kalplerine götürdükleri fotoğraflar dikkatimi çekti.

Bu fotoğraflarda vicdanın yeri olarak kalp işaret ediliyor. Zaten toplumumuzda 100 kişiye sorsak muhtemelen 99’u vicdanın yeri olarak kalbini gösterir. Peki gerçekten durum böyle mi? Yani vicdanı simgeleyen organımız kalp mi?
Sporda psiko-sosyal alanların ve bu alanla bağlantılı mental antrenmanın önemini 1998’den beri yazıp anlatmaya çalışıyorum. Aradan geçen bu kadar zamana rağmen toplumumuzda sporun bu boyutu ile ilgili ciddi anlamda herhangi bir bilgi ve görgü değişikliğinin olmaması beni üzüyor. Çünkü Arjantinli teknik direktör Menotti’nin dediği gibi “Sadece futboldan anlayan, futboldan da anlamaz”.

Vicdan, felsefenin bir alt dalı olan ahlak felsefesinin temel kavramlarından biridir. Tanımını da aşağıdaki fotoğrafta gördüğünüz ve İbrahim H.Vural’ın lise ders kitabı olarak 2000 yılında yazdığı Felsefe ders kitabından bir alıntı ile açıklamak istedim. Vicdan; bireyin tutum ve eylemlerini değerlendirme gücü, kendi kendisini yargılama yetisidir. Peki bu yargılamayı kalp mi yapacak? Elbette hayır. Bu yargılama işi aklın işidir. İyi ile kötüyü birbirinden ayıracak olan bilinçtir ve bu bilinç kalpte değil insan aklında yer alır. Dolayısıyla tanıtım reklamındaki kişiler, vicdan derken ellerini kalplerine değil kafalarına götürmeleri gerekiyordu.

Bu küçük olayda da görüldüğü gibi spor ve özellikle futbol dünyamız, sporda psiko-sosyal alanları bırakın lise düzeyinde felsefe, psikoloji, sosyoloji ve mantık bilimlerinin temel kavramlarından habersiz şekilde geleneksel bilgiler ile yaşıyor. Dededen kalma ve babadan görme bilgi ve yöntemler, spor kültürümüzün temelini oluşturuyor. Dolayısıyla spor kültürümüzde bir değişiklik ve zihniyetimizde modernleşme istiyorsak sporda psiko-sosyal alanları ciddiye alıp uygulamaya geçirme konusunda projeler üretmemiz gerekmektedir.

Ersin Afacan / NationalTurk