Dünya bu kadını konuşuyor !
Brezilya Cumhurbaşkanı Dilma Rousseff, ülkesindeki eylemlerle ilgili yaptığı açıklamayla ezber bozdu.
Rousseff,Brezilya’daki eylemlerle ilgili olarak insanların daha iyi imkânlar için sokağa çıkmış olmasından gurur duyduğunu söyledi. ‘Protestocularla gurur duyuyorum.Bu çağrılara kulak verilmeli” diyerek halkı destekleyici şekilde konuşan Rousseff,tüm dünyada dikkatleri üzerine çekti.
Dünyanın konuştuğu Dilma Rousseff Kimdir? NationalTurk okurları için hazırladığımız “Dilma Rousseff Video Biyografi”yi sunuyoruz;
Çocukluk ve Gençlik Yılları
Dilma Vana Rousseff 14 Aralık 1947’de Brezilya’nın Belo Horizonte kentinde doğdu.Babası Petar Rousseff bir avukat-müteahhit ,annesi Dilma Jane da Silva ise öğretmen idi. Babası Bulgar asıllı olan Rousseff,Igor ve Zana Lúcia iki kardeşe sahipti.Zana Lúcia 1977 yılında hayata veda etti.
Hali vakti yerinde olan bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Rousseff,kentin burjuva okullarında eğitim gördü.Piyano ve Fransızca eğitimi aldı.Gençliğini sosyalist olarak geçiren Dilma Rousseff,1964’teki devrimin ardından solcu gerilla gruplarına katılarak askeri yönetime karşı çıktı.1967’de girdiği iktisat fakültesinde Troçkist bir gruba katıldı.
Dilma Rousseff geçmişinde askeri rejime karşı bir çok eyleme dahil oldu ve demokrasinin gelmesini istedi. Dilma Rousseff 1968 yılında Claudio Galeno Linhares ile evlendi.1969 yılında örgütünde avukat C.F. P. Araujo ile tanıştı.İlk eşinden anlaşarak ayrılıp Araujo ile evlendi. 1977 yılında Paula adlı kızı doğdu, evlilik 1994 yılına kadar devam etti.
Gerilla Dönemi
Silahlı eylem yerine “kitlesel mücadele” yanlısı olan Rousseff,1970 ve 1972 yılları arasında gerilla aktivteleri sebebiyle hapis yattı.Yakalandıktan sonra 22 gün ağır işkence gören Rousseff, gerilla dönemini şöyle anlatıyor;
“Saf ve gönlü geniştik. Dünyayı kurtarmak istiyorduk.Brezilya’nın değişmesine yardım etmek için mücadele ettim ve onunla birlikte ben de değiştim. Demokrasinin önemini öğrendim.”
Politika Yılları
Hapis döneminin ardından Porto Alegre’ye taşınan Dilma Rousseff,yarım kalan iktisat eğitimini tamamladı.Kamuda idaresinde çalışmaya başladı. Dilma Rousseff 1999’da eyalet yönetiminin enerji ve madenler bakanı oldu.
Demokratik Emek Partisi üyesi olan Rousseff,2001 yılında Lula’nın İşçi Partisi’ne geçti ve Lula’nın seçim kampanyasında yer aldı.
Lula başkan seçildikten sonra ise federal devletin enerji ve madenler bakanlığına getirildi. Kısa zamanda elektrik kesintilerine son verecek girişimleriyle dikkatleri çekti.
2005’te bir rüşvet skandalının ardından Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri José Dirceu’nun istifası üzerine bu göreve atandı ve Başkanlığa aday olduğu güne kadar bu görevi yürüttü.
Lula 2006’da ikinci kez seçildikten sonra Dilma Rousseff’i Sivil Ev’in başına getirdi. Lula da Silva,ona ‘Halkın Annesi’ lakabını taktı.
Kansere Yakalandı
Halk tarafından iyice tanınmaya başlanan Rousseff, 2009’da lenf kanseri oldu. Hastalığını saklamayarak hastalığı hakkında bilgi verdi.
Tedavisinin ardından birkaç ayda iyileşti ve 2010 başında İşçi Partisi kongresinde başkanlık seçimlerine aday olarak seçildi.
Lula’nın büyük desteğiyle 31 Ekim’de oyların yaklaşık yüzde 56’sını alarak seçimi kazandı ve böylece 1 Ocak 2011’de ülkenin ilk kadın Cumhurbaşkanı olarak görevine başladı.2011 yılından bu yana görevini sürdürmekte.
Zaferini Devrimcilere Adadı
Seçimlerden zaferle çıkan Dilma Rousseff, “Sizlere şunu söylemek isterim: Tüm hayatımı adalete ve demokratik Brezilya’ya adadım. Bu süreçte zorlu saldırılara dayandım. Pişman değilim; kimseye kırgın değilim ve kin taşımıyorum. Kuşağımdan benimle aynı yolda mücadele eden ve bu yolda yaşamını yitirenler şu anda mutluluğumu paylaşamıyor. Onlara borcum olan bu zaferi armağan ediyorum” diyerek 60’lı ve 70’li yıllardaki devrimci yükselişte yaşamını yitirien devrimcilere
zaferini adadı.
Tüm Latin Amerika’dan Destek
Dilma’ya tüm Latin Amerika ülkelerinin devlet başkanlarından destek geldi.Dilma’nın yemin törenini izlemeye hemen hemen tüm Latin Amerika ülkelerinin devlet başkanları ve temsilcileri katıldı.
Çalışma disipliniyle ön plana çıkan Rousseff,Brezilya’nın ‘‘Demir Lady’‘si olarak adlandırılıyor.Yoksullara yönelik sosyal politikalar, büyük altyapı projeleri, eğitim sistemini geliştirme ve kadınların maruz kaldığı ayrımcılığa karşı mücadele gibi çalışmalar yürütüyor.
“Dünyanın En Güçlü 100 Kadını Listesi”ni açıklayan Forbes, Rousseff’i dünyadaki en güçlü 2.kadın seçti. Rousseff, geçen yıl yine Forbes’in düzenlediği “Dünyanın En Etkili 100 Kadını Listesi”nin üçüncü sırasında yer alıyordu.