Haftaya yükselişle başlayan dolar/TL, 6 Ocak Cuma günü kapanışına göre yüzde 2,3 değer kazanarak 3,7387 ile tarihinin en yüksek seviyesine çıktı.

Dolar/TL’nin geçen haftaki hızlı yükseliş eğilimini yeni haftaya taşıması dikkati çekerken, bugünkü primle 2016 yılı kapanışına göre değer kazancı yaklaşık yüzde 6 oldu.

Dolar/TL’nin hızlı yükselişini takip eden avro/TL de bugün yüzde 2,2 değer kazanarak rekor seviyesini 3,9336’ya taşırken, buna bağlı olarak döviz sepeti de 3,8360’ı gördü. Döviz sepeti geçen haftayı 3,7452’den tamamlamıştı.

“2016 enflasyon rakamları etkili oldu”
Deniz Özel ve Yatırım Grubu Yönetmeni Orkun Gödek, sepet kurda yükselişin 2016 kapanışına göre yüzde 6’ya yaklaştığına dikkati çekerek, TL’nin yeniden değer kaybetme sürecine girmesinde 3 Ocak tarihinde açıklanan Aralık ayı ve 2016 yılı enflasyon verilerinin etkili olduğunu söyledi.

Makro görünümün bozulmaya başladığı düşüncesinin, yatırımcılar nezdinde hissedildikçe riski hedge etme aracıyla kur işlemlerinin gündeme geldiğini ifade eden Gödek, “Geçen haftanın başlangıcı enflasyon verisi ile olurken, kapanışı da ABD verileri ile oldu ve konu bir şekilde yeniden ABD Merkez Bankasına (Fed) yönelik beklentilere geldi.” dedi.

“Yellen’ın ve Fed üyelerinin konuşmaları takip edilecek”

Destek Yatırım Araştırma Müdürü Murat Tufan ise cuma günü açıklanan ABD tarım dışı istihdam verisinin detaylarının, güçlü seyrin korunduğuna işaret ettiğini ve gelişmekte olan ülke para birimlerinin üzerindeki baskıların arttığını, ancak TL’nin önemli oranda negatif ayrıştığını kaydetti.

Devam eden jeopolitik risklerin yanında, kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings’in 27 Ocak’ta Türkiye’nin kredi notunu düşürme ihtimalinin piyasalarda konuşulması ve mecliste bugün takip edilecek Anayasa görüşmelerinin dolar/TL’yi yukarı taşıyan sebeplerin başında geldiğini ifade eden Tufan, “Aynı zamanda hali hazırda ABD Başkanı seçilen Donald Trump’ın politikalarına ilişkin beklentiler ve Fed üyelerinden Lacker’ın 2017 yılında daha hızlı faiz artırımına gidileceği yönünde değerlendirmeleri kurdaki ateşi destekledi.” dedi.

Tufan, bu haftanın genelinde verilerden ziyade Fed başkanı Janet Yellen’ın ve Fed üyelerinin konuşmalarının takip edileceğini belirterek, güçlü ABD verilerinin ardından şahin tonda açıklamaların gelebileceğini kaydetti. Bu hafta, özellikle cuma günü açıklanacak ABD enflasyon verilerinin ön plana çıkacağını, yurt içinde ise cari denge verisinin izleneceğini ifade eden Tufan, “Kritik direnç noktalarının aşılmasının ardından kurda alımlar hızlandı. Yeni fiyatlamalarda kısa vadeli destek seviyesi 3,70, ancak geniş bant aralığında ana destek noktası ise olarak 3,62 -3,65 bölgesi izlenebilir. Kurda ara ara teknik geri çekilmeler gözlemlenebilir fakat bu seviyelerin üzerinde kaldığı sürece yeni rekorlar ile 3,75 -3,80 koridoru test edilebilir.” dedi

“Sözleşmeler 3,75’e kadar hareketi desteklemektedir”
Kapital FX Araştırma Müdür Yardımcısı Enver Erkan da Türkiye ekonomisi üzerinde ve sermaye hareketleri üzerinde geniş vadede risk yaratan unsurların fiyatlamalarda etkili olduğu belirterek, “Yeni haftanın en önemli maddesi Anayasa değişikliği görüşmelerinin başlayacak olması. Siyasi sisteme ilişkin tartışmalar ve ileriye dönük referandum/erken seçim belirsizliği ile jeopolitik risklerin güvenlik riski ile iç içe olması da Türk finansal varlıkları üzerinde baskı unsuru olmaktadır.” dedi.

Erkan, 24 Ocak’ta gerçekleştirilecek Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı öncesinde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasından (TCMB) bir proaktivite sinyali gelmemesi ve faiz artırımı konusunun bir ikilem içerisinde kalındığı algısıyla TL’deki değer kaybının derinleştiğini ifade ederek, değerlendirmesine şöyle devam etti:

“Bu durum ayrıca Trump’ın ekonomi paketi ve Fed’in fiyatlamasının yaratabileceği piyasa hareketlerine karşı da TL’yi en zayıf para birimlerinden biri yapmaktadır. Bu kapsamda dolar/TL’de 3,50’nin altına doğru bir hareketi, temel koşulların önemli bir kısmında değişme olmadığı sürece beklememek gerekir. Bizim ilk çeyrek hedefimize kur bir haftada ulaştı ve bu gidişle yıl sonu hedefimize de (3,85) ay bitmeden ulaşacak. Mevcut opsiyon sözleşmelerinin durumu 3,75’e kadar bir hareketi desteklemektedir.”

“Kar satışlarının güçleneceği bölge”

XTB Menkul Değerler Araştırma Müdürü Arzu Toktay ise son dönemde açıklanan ekonomik göstergelerin zayıflaması ve hızla yükselen döviz kurunun, reel sektör üstünde baskı yarattığını ve bunun da bir sarmal gibi TL ve TL cinsi varlıklardaki zayıflığın temel sebebi olarak öne çıktığını belirtti.

Mecliste bugün tartışılmaya başlanacak Anayasa görüşmelerinin yeni bir belirsizlik oluşturduğuna değinen Toktay, bugün açıklanan sanayi üretimi verilerin de imalat sanayisinde zayıf seyrin devam ettiğine işaret ettiğini dile getirdi.

Toktay, Fed’in faiz artırım süreci ve ABD’de enflasyonun hızlı yükseleceği beklentisinin, hali hazırda gelişmekte olan ülkelerde baskı yarattığının da altını çizerek, bundan sonraki dönemde de TL’deki toparlanmaların sınırlı kalmasının beklenebileceğini tahmin etti.

Diğer gelişmekte olan ülke para birimlerinden negatif ayrışmanın devam edip etmeyeceğinin, referandum süreci ve anayasaya yönelik gelişmeler ile paralellik gösterebileceğini ifade eden Toktay, “Teknik açıdan dolar/TL’de yükselişin devamı halinde 3,7520-3,7800 bandı kar satışlarının güçleneceği bölge olabilir. Geri çekilmelerde ise 3,75 altında kalıcılık sağlanması 3,65 desteğine kadar geri çekilme beklenebilir.” dedi.