“Dindar nesil çağdaş olamaz mı?” / Başbakan Erdoğan polemiği sürdürüyor
“Dindar nesil çağdaş olamaz mı?” / Başbakan Erdoğan polemiği sürdürüyor… Başbakan Recep Tayyip Erdoğan dindar nesil tartışmalarına yeni bir açıklamayla hız kazandırdı.
Fatih Projesi’nin okullarda uygulamaya geçmesi nedeniyle düzenlenen törende konuşan Başbakan Erdoğan, ”Çağdaş bir nesil derken dindar bir nesil çağdaş olamıyor mu? Hem çağdaş hem dindar olunamıyor mu? Beyler, önce başınızı öne eğin de hem çağdaş hem dindar bir nesil nasıl yetiştirilirmiş onu bir düşünün” dedi.
Gençlerin kılık kıyafetine, sakal ve bıyıklarına bakılarak üniversite kapılarından geri çevrildiğini dile getiren Erdoğan, “‘Bırakın öğrencilerin kılık kıyafetini, annelerinin, babalarının fotoğraflarına bakarak, çocukları okul kapılarından döndürdüler. Köy enstitülerinde öğretmen, eğitmen formatladılar. Sonra onların eline öğrenci verip, öğrenci formatlattılar. Ayağımızda çarık yoktu, defter, kitap, silgi, kalem yoktu. Bırakın bilgisayarı, ışığında ders çalışacak elektrik, gaz lambasına koyacak yağımız yoktu. Bu ülkede nice çocuk, tabii şimdi yavrularımız bunu bilmez, ekmeğin içini silgi olarak kullandı, yaşlılarımız bunu iyi bilirler. Öyle ki bir tek kurşun kalemi kullanır, kullanır, şu kadarcık, bir parmak boğumuna kadar gelecek şekilde kullanacak durumdaydık. Bu günleri yaşadık. Okula tezek taşıdı analarımız, tezek dumanında ders dinledi çocuklarımız” diye konuştu.
Başbakan Erdoğan: Gençliğin tinerci olmasını mı istiyorsunuz?
Başbakan Erdoğan, köşe yazarlarına seslenerek “Bu gençliğin tinerci olmasını mı istiyorsunuz? Siz bu gençliğin büyüklerine isyankar bir nesil mi olmasını istiyorsunuz? Siz bu gençliğin milli, manevi değerlerinden kopuk, hiçbir istikameti, meselesi olmayan bir nesil mi olmasını istiyorsunuz? Biz sizlerle burada anlaşamayız. Ama çağdaş bir nesil derken dindar bir nesil çağdaş olamıyor mu? Hem çağdaş hem dindar olunamıyor mu? Beyler, önce başınızı öne eğin de hem çağdaş hem dindar bir nesil nasıl yetiştirilirmiş onu bir düşünün. Dindar bir nesil özgürlüklere saygılıdır. Dindar bir nesil, farklı düşüncelere, farklı inanç gruplarına da saygılıdır. O terbiyeyi alarak yetişmiş bir nesiliz biz. Bu saygının nasıl gösterilmesi gerektiğini de bugüne kadar gösterdik, bundan sonra da gösteririz. Biz, bugün de hala işte bu zihniyeti yaşatan, bu zihniyeti taşıyan kafalara isyan ediyoruz. Biz, bugün, Anadolu’nun çocuklarının yürüyüşünden korkan, ürken, tedirgin olan zihniyete isyan ediyoruz. İkna odalarının mucitleri bugün kalkmış, bizi eleştiriyorlar. Kızlarımıza az mı çile çektirdiniz- İkna odalarına ses çıkarmayanlar, çıkaramayanlar, seslerini yükseltemeyenler bugün ön yargılarıyla bizi karalamaya çalışıyorlar. Biz bu kampanyaya boyun eğmeyiz. Biz bu art niyetli kampanyaya asla prim vermeyiz. Bu ülkenin tüm çocukları okuyacak. Bu ülkenin tüm çocukları en iyi eğitimi alacak, eğitimin en ileri imkanlarından sonuna kadar yararlanacak. Bunu engellemek isteyenler karşılarında bizi bulacak” ifadelerini kullandı.
Erdoğan şunları söyledi:
”Bu ülkenin çocukları, ellerindeki tablet bilgisayarla dünyayı takip ederken, milli değerlerini, manevi değerlerini, tarihini, medeniyetini de en güzel şekilde öğrenecekler. Aklı başında, eli vicdanında hiç kimse, okulları bilgisayarla, internetle, akıllı tahtayla donatan bir iktidarı, baskıcı, otoriter, tek tipçi olarak itham edemez. Bu çelişkidir, bu ön yargıdır, bu art niyettir. Burada bir kampanya olduğunu biz çok net olarak görüyoruz. İkna odalarını özleyenler beyhude bekleyecekler. Eski karanlık devirleri özleyenler, boşuna bekleyecekler. Demokrasiden geriye gidişi arzulayanlar, hayal kırıklığı yaşayacaklar. Bu ülkeye, bu millete karamsarlık, kötümserlik, korku pompalayanlar, karanlık kampanyalarla milletin zihnini bulandırmak isteyenler de her zaman olduğu gibi bugün de yarın da mahcup olacaklar. Biz bu kampanyalara boyun eğmedik. Şunu herkes bilsin ki biz bu yolda sadece ve sadece sizinle yürüyoruz, milletle yürüyoruz.”