Brezilya Cumhurbaşkanı: Eylemcilerle gurur duyuyorum
Brezilya’da devam eden hükümet karşıtı gösteriler hakkında en ilginç açıklama ülkenin kadın cumhurbaşkanı Dilma Rousseff’ten geldi: Eylemcilerle gurur duyuyorum.
Brezilya Cumhurbaşkanı Dilma Rousseff “daha iyi eğitim, daha iyi okullar ve daha iyi ulaşım istedikleri için” yaklaşık iki haftadır sokaklara dökülen on binlerce Brezilyalı göstericiyle gurur duyduğunu açıkladı.
BBC’nin haberine göre Brezilya Cumhurbaşkanı , “Hükümetim değişim isteyen sesleri duyuyor. Dünkü gösterilerin boyutu demokrasimizin ne kadar güçlü olduğunun kanıtıdır” dedi.
Brezilya’nın büyük kentlerini saran gösteriler toplu taşıma ücretlerine zam yapılmasıyla başlamış ve ülkenin ekonomik krizle boğuştuğu bir sırada Brezilya’da başlayan Konfederasyon Kupası’na duyulan tepkiyle giderek büyümüştü.
Sosyal medya üzerinden organize edilen gösteriler çerçevesinde önceki gün Sao Paulo’da 65 bin, Rio de Janeiro’da da 100 bin kişi sokaklara dökülmüştü.
Brezilya Cumhurbaşkanı Rousseff, çok sayıda genç, yetişkin, büyük anne, torun ve büyük babanın ellerinde Brezilya bayraklarıyla sokaklara dökülüp daha iyi bir ülke talep etmelerinin güzel bir şey olduğunu belirterek, “Hükümetim bugüne kadar 40 milyon yoksulun orta sınıfa yükselmesini sağladı, ancak bedava sağlık ve bedava eğitim gibi şeyleri geliştirmek için daha çok şey yapılması gerekiyor” dedi. Rousseff, çeşitli kentlerde meydana gelen bazı şiddet olaylarına ise tepki göstererek, “Bunlar belli bir azınlık tarafından gerçekleştirilen tekil şiddet olaylarıdır ve sert bir şekilde kınanması gerekir” diye konuştu.
Sao Paulo’da onbinlerce kişi yine toplandı
Brezilya’da geçen hafta metro ve otobüs biletlerine yapılan zammın tetiklediği ve hükümet karşıtı kitlesel bir eyleme dönüşen gösteriler sürüyor.
Ülkenin en büyük kenti Sao Paulo’da yüksek fiyatlar, vergiler ve yolsuzluğu protesto eden 50 bin kadar kişi yine sokaklara dökülürken, ağırlıklı olarak barışçı olduğu belirtilen gösterilerde, bazı radikal gruplar polisle çatışmaya girdi.
Maskeli kişilerin mağaza ve bankalara saldırdığı Sao Paulo’da, belediye binasına girmeye ve zarar vermeye çalışan küçük bir gruba diğer göstericilerin engel olmaya çalıştığı, bir basın aracıyla polis kulübesinin ateşe verilmesiyle büyüyen olaylara, polisin biber gazıyla müdahale ettiği kaydedildi.
Gösterilerin ardından bazı kentlerdeki yerel yönetimlerin metro ve otobüs bileti fiyatlarındaki düzenlemelerde geri adım atma yönünde karar aldıkları, Sao Paulo’nun da bu kentler arasına katılabileceği ifade edildi.
BBC’nin haberine göre, Brezilya hükümeti ülkenin beş büyük kentindeki protestoların kontrol altına alınabilmesi amacıyla bu kentlere asker gönderme kararı aldı.
Hükümet, askerlerin Dünya Kupası karşılaşmalarına ev sahipliği yapacak Rio de Janeiro, Minas Gerais, Bahia, Ceara ve başkent Brasilia’ya sevk edileceğini bildirirken, BBC’ye açıklamada bulunan bir kaynak, askerlerin bu kentlerde ne kadar kalacağına yerel yönetimlerin karar vereceğini söyledi.
Brezilya’da bilet fiyatlarına tepkinin tetiklediği gösterilerin, mevcut hükümetin politikalarına ilişkin eleştirilerin de ötesine geçtiği, kimi vatandaşların yönetim sisteminin kendisine yönelik şikayetleri de dillendirdiği belirtiliyor.
Brezilya halkı, ülkedeki bazı medya kuruluşlarının, protestoları haberleştirme biçimine de tepki gösteriyor. Özellikle Global TV’nin yayınlarını eleştiren halk, basının Sao Paulo’da geçen hafta polisin göstericilere sert müdahalesini yeterince duyurmadığından yakınıyor.
Brezilya Devlet Başkanı Dilma Rousseff ise protestoların yeni soruların gündeme getirilmesi ve Brezilya demokrasisinin güçlendirilmesine katkıda bulunduğuna inanıyor.
Protesto gösterilerinin geçen yıllarda küçük ve politik gruplarca düzenlendiği Brezilya’da son olayların, ortak bir şikayet üzerinden, büyük kalabalıkların bir araya geldiği kitlesel bir eyleme dönüştüğüne dikkati çekiliyor.
Halk, ekonominin büyümesine rağmen, kendilerine verilen hizmetlerin yeterli olmadığını düşünüyor ve ödedikleri vergileri, sağlık, eğitim ve ulaşım hizmetleri olarak geri almak istiyor.
Brezilya’da bu denli kitlesel bir eylemin, en son 1992 yılında dönemin Devlet Başkanı Fernando Collor de Mello’ya karşı protesto gösterileri sırasında düzenlendiği belirtiliyor.