
NationalTürk yazarlarından Müslüm Gülhan ‘ın bu haftaki “Beşiktaş’ın teknik direktörü “adlı yazısını sizlerle paylaşıyoruz.
Beşiktaş’ın Teknik Direktörü
Medyaya yansıyan bir haberde Beşiktaş, Tayfur hoca ile 2+1 yıllık olmak üzere anlaşma yapmış.
Cılız,
Tek satıra sığmış,
Görüntü yok,
Kendisi yok,
Başkan yok.
İnsan ister istemez “şimdi ne olacak” diyor.
Güven vermeyen bir anlaşma görüntüsü vermişti, hala vermemeye de devam ediyor.
Sanki arkasından devamı gelecek olan teknik yapılanmanın ilk ayağını gerçekleştirilmesiydi.
Kaygı dolu bir açıklama ve anlaşma…
Ama…
Devamı geldi.
Ve arkasından ilk sosyal yardım geldi: Mourinho iki tane kondisyonerini yollayacakmış.
Planlı, programlı.
“Menajer Mendes” yardım kuruluşuna bağlı olarak çalışan Mourinho, Real Madrid’deki işinden kalan boş zamanını Beşiktaş’a ayırması bizim adımıza onur verici!
Tabi ki başkanın kankası olması başka bir ayrıcalık.
Ronaldo iş arkadaşı…
Mourinho kanka…
Mendes ‘dünya nimetleri’ arkadaşı…
Artık ne olur Beşiktaş’a.
Ama kazın ayağı öyle değil.
Futbolun kendine ait kuralları vardır, eğer onu uygulamazsanız, sonunuz hüsran olur.
Tıpkı bu sene olduğu gibi…
Sadece başarı olarak değil, maddi olarak da kulübün uzun vadede altından kalkamayacağı krize girmesi kaçınılmaz olur.
Ve maalesef Beşiktaş bu yolda devam ediyor.
Ya Tayfur hocaya tüm yetkileri verir arkasında durursunuz ve bunu tüm kamuoyuyla paylaşırsınız.
Ya da Mendes’in hocalarından birini getirir oyunu açık oynarsınız.
Beşiktaş, Play-Station oyunu değil,
Menajerlik oyunu hiç değil.
Beşiktaş 100 yıllık bir kulüptür.
Kişilerin egemenliğine girmeyecek kadar tecrübeli bir tarihsel sürece sahiptir.
Üç büyüklerden biridir…
Dışarıdan biri olarak ben böyle algılıyorum.
Müslüm Gülhan
Error, group does not exist! Check your syntax! (ID: 97)