Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, başörtüsü sorunu üzerinden yapılan ‘Cumhuriyet’ tartışmalarına sert tepki gösterdi.
Cumhuriyetin dar kalıplar içine sıkıştırıldığını ve bir metrekarelik başörtüsüne takılarak sallandığını söyleyen Erdoğan, gerçek cumhuriyetçiliğin aklın, bilimin kullanılmasıyla gerçekleştirileceğini belirtti. Erdoğan, bunun olmaması durumunda yapılanın sadece vitrine oynamak olduğunu ifade etti.
Türk Hava Yolları’nın filosun kattığı 5 yeni uçak ve THY Teknik A.Ş.’nin yeni yatırımlarının tanıtımı düzenlenen törenle gerçekleştirildi. Törene Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yanısıra, Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, THY Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu, İstanbul Valisi Muammer Güler, Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve çok sayıda yetkili katıldı.
Törende konuşan Başbakan Erdoğan, Sivil Havacılık sektöründe son 8 yılda gerçekleştirilen gelişmeyi anlattı. THY’nin yatırımlarından bahseden Erdoğan, THY’nin filosundaki uçak sayısını son 8 yılda 59’dan, 149’a yükselttiğini aktardı. Önümüzdeki 4 yılda teslim alınacak yeni uçaklarla THY’nin filosunu 200 uçağın üzerine çıkaracağını anlatan Başbakan Erdoğan, yatırımlar sayesinde Türkiye’de uçağa binmenin bir imtiyaz olmasının engellendiğini belirtti.
Geçmiş yıllarda kendisi de dahil bütün çocukların uçakları sadece gökyüzünde seyrettiğini anlatan Başbakan Erdoğan, “Toprağa sırt üstü yatıp gökyüzünü seyrderken arkasından beyaz iz bırakarak uçak geçtiğinde içindekilerin ne kadar şanslı olduğunu, zengin olduğunu düşünürdük. Kendimizi onların yerine koyardık ve onlar gibi uzaklara gitmeyi hayal ederdik. Hele hele 60’lı yıllarda Almanya’dan veya Avrupa’nın değişik ülkelerinden gelen yakınlarımızın bavullarındaki uçak etiketlerini gördüğümüzde ulaşılması imkansız imtiyaz vesikası telakki ederdik.” diye konuştu.
8 yıl öncesine kadar Türkiye’de çocukların bu hayalleri kurduğunu belirten Erdoğan, yapılan yatırımlarla çocukların hayallerinin gerçeğe dönüştürüldüğünü belirtti. Erdoğan, 2002 yılında 8,7 milyon olan iç hat yolcu sayısının yüzde 372 artışla 2009 yılı sonunda 41 milyona ulaştığını ve artık vatandaşların uçakla uçmanın keyfini yaşadıklarını belirtti.
Türkiye’nin dört bir yanına yeni havaalanları açıldığını belirten Erdoğan, her geçen gün askeri havaalanlarının sivil havaalanına dönüştürdüklerini bildirdi.
“İSTANBUL’DA 3. HAVALİMANI’NI GÖRÜRSENİZ ŞAŞMAYIN”
İstanbul’da Atatürk Havalimanı’ndan sonra Anadolu yakasına Sabiha Gökçen Havaalanı’nı açtıklarını belirten Erdoğan, şu anda Sabiha Gökçen Havaalanı’nın da yeterli olmadığını aktardı. “Çok yakında İstanbul’da 3. Havaalanını görürseniz şaşırmayın” diyen Erdoğan şöyle konuştu: “Şu anda iki havalimanı ihtiyaca cevap vermiyor. Şu anda Sabiha Gökçen’de bile sıkışmaya başladık. Şikayetler gelmeye başladı. Rotarlar bundan kaynaklanıyor. İstiyoruz ki rötarlar olmasın. Vatandaşım ben şu saate kalkıyorum dediği zaman o saatte uçak kalkmış olsun.”
Konuşmasında Yusuf Has Hacip’in Kutadgu Bilig isimli eserinde dönemin hükümdarına verdiği 4 öğüdü hatırlatarak devam eden Erdoğan, insanın önemine işaret etti. İnsanların seyahat edebilmesinin çağdaşlaşmayla, modernlikle doğru orantılı olduğunu anlatan Erdoğan, daha çok gezen insanın mukayese etme şansı olacağını vurguladı. Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde yaptığı pek çok hizmeti gittiği gelişmiş ülkelerde görerek İstanbul’a getirdiğini anlattı.
Son dönemde başörtüsü sorunu ile ilgili yapılan ‘Cumhuriyet’ yorumlarını eleştiren Erdoğan, Cumhuriyetin dar kalıplara sığdırılarak 1 metrekarelik baş örtüsüne takılıp sallanmak suretiyle gerçek Cumhuriyetçi olunmayacağını belirtti. Gerçek cumhuriyetçinin bilimde, sanatta ortaya çıkacağını belirten Erdoğan, aklı ve bilimi kullanmayanların sadece vitrine oynadığını ifade etti. Erdoğan, “Biz vitrine değil, bu millete, bu ülkeye oynayanlardan olacağız. Bizim derdimiz bu.” dedi.
“ANKARA’DAKİ LİDERLER GİDİN BÖLGEDEKİ DEMOKRASİ MÜZAKERELERİNE KATKIDA BULUNUN”
Siyasi parti liderlerine yaptığı ‘Ankara’nın dışına çıkmama’ eleştirisini hatırlan Erdoğan, bu eleştirileri olayın demokrasi boyutuna dikkat çekmek için yaptığını söyledi. Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: ” Çıkın Ankara’nın dışına. Van’a, Muş’a, Ağrı’ya gidin, çekinmeyin. Gidin demokrasinin oradaki müzakeresine katkıda bulunun. Türkiye’nin manzarasını tam manasıyla görme fırsatı bulun. Hep bunu arzu ettim. Bundan gücendiler. ‘Biz gideriz’ dediler. Eğer gidersek Türkiye daha güçlü olacaktır. Bu ülkede on yıllar boyunca oluşmuş gelir adaletsizliğini git yerinde gör. Git o kerpiçten yapılmış evin içinde o köylüyle otur keteyi bir ye. Onun sana sunduğu imkanlarını gör. Onun hoşgörüsünü gör ki diğer siyasilere, vatandaşlara da aynı şekilde davranmasını öğren. Bu adımı hep birilikte atmak durumundayız.”
Erdoğan’a konuşmasının ardından THY’nin yeni aldığı uçakların bir maketi hediye edildi. Erdoğan ardından Ocak ayında hizmete giren Türk Motor Merkezi’nin resmi açılış kurdelasını kesti. Erdoğan ardından tesisi gezdi.