Sportif alanda zihinsel performans antrenörlüğü yapan NationalTurk yorumcusu Ersin Afacan’ın, ‘Bahar Yorgunluğu ve Spor’ başlıklı yazısı…
Profesyonellik; işini diğerlerinden daha iyi yapmak veya para için çalışmak anlamlarına gelir. Avukatlık, öğretmenlik, doktorluk, aşçılık, terzilik gibi sporculuk da profesyonel bir meslektir. Dolayısıyla profesyonellik bir yaşam tarzıdır. İşin gereklerini bilmeyi ve uygulamayı gerektirir. Sporda da bahar yorgunluğuna karşı bilgilenmek ve tedbirleri almak da profesyonelliğin gereklerinden biridir. Çünkü profesyonel, aynı zamanda bilgiyi kullanabilendir. Yoksa sadece imza atmakla profesyonelleşme olmaz…
Bahar bildiğimiz gibi sonbahar ve ilkbahar olmaz üzere ikiye ayrılır. Takvimde de mart-nisan-mayıs ile eylül-ekim-kasım aylarını içerir. İşte bu aylarda bedenimizde bahar yorgunluğu oluşma ihtimali yüksektir. Bu yorgunluğun üç sebebi vardır:
1- Metabolizma Teorisi: Kışın vücudumuz genelde bol uyku, sakinlik ve daha az güneş ışığına göre ayarlanmıştır. Yaza geçerken vücudumuzun uzun günlere ve uzun güneş ışığına uyum için ihtiyacı vardır. Kışın az çeşitli ve bol yağlı besinler tüketmemiz, piyasada taze sebze ve meyve eksikliği, kesim hayvanlarının tarlada değil suni yemlerle beslenmesi yorgunluğu tetikler.
2- Hormon Teorisi: Kışın vücudumuz karanlıkta salgılanan uyku hormonu melatonini daha çok salgılar. Yaza doğru ise mutluluk hormonu serotonin hızlanır. Bu hormon değişimi baharda olduğu için metabolizmamız bir süre dengesizlik yaşar.
3- Hava Değişimi Teorisi: Baharda yerkürenin negatif (-) elektrik yükü ve atmosferin pozitif (-) elektrik yükü, fırtına ve lodos gibi meteorolojik olaylarla değişik bir hava akımı oluşturur. Bu değişiklik özellikle kan basıncında ve sinir sisteminde ani değişikliklere sebep olur.
Peki bir sporcu bu durumlardan etkilenmemek ve kendini iyi hissetmek için ne yapmalıdır? Çalıştığım takım ve sporculara tavsiye ettiğim bazı uygulamaları size de aktarmak istiyorum.
1-Kahvaltı kesinlikle yapılmalı. Süt, yoğurt, yumurta, çilek, patates yenilmeli bol sebze ve meyve tüketilmelidir. Balık unutulmamalıdır.
2- Kahve, siyah çay ve alkol vücutta su kaybına yol açıp yorgunluğuna sebep olduğu için sakıncalıdır.
3-Bol bol su, bitki çayları, soda, meyve suları içilmelidir.
4-Giysiler koyu veya gri değil açık renk ve neşe verici olmalıdır. Bunlar beyine gönderdikleri mesajla mutluluk hormonu serotonin salgılanmasını sağlar.
5-Duş alırken 30 saniye sıcak su, ardından 3 saniye soğuk suyu vücudumuza tutmak sinir sitemini olumlu etkiler.
6- Belki de en iyisi uykudur. Gece geç yatmamalı, sabah ise geç kalkılmamalıdır.
7- Her gün bir tablet multi vitamin-mineral tabletinin alınması da faydalıdır…
Ersin Afacan / NationalTurk