AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun dün Fatih Camisi’ndeki şehitlerin cenaze töreninde protesto edilmesine ilişkin saldırganı savunan açıklamalar yaptı.
Turan, TBMM’de gazetecilere yaptığı açıklamada, “Öncelikle olayın istenmediğiyle ilgili herkes hem fikir. Hiçbir siyasi lidere, hiçbir kişiye bir törende böyle bir tepkinin olması doğru bulunmaz.” ifadesini kullandı.
Bülent Turan, şöyle devam etti:
“Ancak Sayın Kılıçdaroğlu’nun dünden beri ajite ettiği bir mesele var. Görüyorsunuz toplantı yaptı, yürüyüşler, eylemler yaptılar vesaire. Ama hiç aynaya bakmadılar. Siz canlı yayında ‘Ben PKK’yı da hiçbir ayrım yapmaksızın, ziyaret ettim’ derseniz ve sabahında da cenazeye giderseniz, terörle aranıza çok net mesafe koymazsanız, Güneydoğu’ya gönderdiğiniz heyette sadece devlete fatura çıkarır gelirseniz, bir eylem olduğu zaman PKK’yı kınamadan önce hükümeti kınar, devleti kınar, Cumhurbaşkanımıza hakaret etmekten başka bir iş yapmaz hale gelirseniz, insanlar sizin terörle aranızda olan mesafeyi görmezlerse, bu veya belli tepkileri gösterirler. Ben fotoğrafı okumaya çalışıyorum, sosyolojik olarak bakmaya çalışıyorum. Dün bir şehit yakını, kardeşinin, yeğeninin öldürülmesinden yola çıkarak, elindeki kurşunu ‘Bu kurşunla öldürüldü benim kardeşim’ deyip bir acısını paylaştı. Tonu fazladır, eksiktir başka bir şey. Herkesin tepki gösterme yolu, yöntemi farklı olabilir.”
Turan, “Kılıçdaroğlu, eğer terörle olan ilişkisine hala netlik kazandırmazsa, hala terör örgütüne çok üst perdeden ‘hayır’ demezse, lanet okumazsa, hala terörle ilgili devletinin yanında yer aldığını hissettirmezse benzer tepkiler hala olabilir diye endişe duyuyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
“Neden oldu?” sorusunun önce CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun kendisine, sonra parti yetkililerine sorulması gerektiğini vurgulayan Turan, şunları söyledi:
“Meclis’te, konuşan kişi HDP’li mi, CHP’li mi anlayamadığımız konuşmalar oluyor. Güneydoğu’ya gönderdiği heyet öncelikle sadece devlete fatura çıkardı, hiç örgüte fatura çıkarmadı neredeyse. Kendisi canlı yayınlarda ‘PKK’nın hastalarını ziyaret ettim, ayrım yapmadım’ dedi. Benzer konuşmalar yaptı. Daha önce DHKP-C eylemleri olduğu zaman yine aynı şekilde Kılıçdaroğlu, ‘Onlar avukattı’ deyip sahip çıktı. Bunun gibi çok fazla sayıda örnek var. İsterim ki Mustafa Kemal’in kurduğu parti, Atatürk’ün partisi, bu ülkede ‘terörün neresinde’ tartışmasına maruz kalmasın. Çok net, anlaşılır tavrını ortaya koysun ve ona göre de bir sonuç ortaya çıksın.”
Kılıçdaroğlu’nun önüne mermi atan kişinin şehit dayısı olduğunu anlatan Turan, “Bu şehit dayısının, kendi yeğeninin öldürülmesinden, şehit edilmesinden yola çıkarak bir doğal tepkisidir, refleksidir. İsteriz ki olmasın. Ama ‘Neden oldu?’ sorusunun cevabı en çok CHP’nin tavrında, Kılıçdaroğlu’nun söyleminde gizli diye düşünüyorum.” diye konuştu.
Eylemin doğru olmadığını ve tasvip edilemeyeceğini kaydeden Turan, “Kılıçdaroğlu, ‘Ben PKK’lıları ziyaret ettim’ dedikten yarım gün sonra oluyorsa, adamların tepkisinin nasıl olacağını, şehit ailesinin duygusallığının nasıl olacağını kimse tartamaz. Ben, dikkat etmesi gereken öncelikle Kılıçdaroğlu’nun söylemidir diye düşünüyorum.” ifadesini kullandı.
Bülent Turan, eylemi yapan kişinin Başbakan Binali Yıldırım’a sarıldığının söylenmesinin vahim olduğuna işaret ederek, şu görüşlerini paylaştı:
“Cenazedeki şehit ailesi olan insanlar, akrabaları, yakınları tabi ki Başbakan’a sarılır, ağlar, bununla ilgili dertlerini ortaya koyarlar, hüzünlerini paylaşırlar. İsterdim ki öyle bir anamuhalefet partisi olsun ki ona da şehit aileleri sarılabilsin, ona da şehit aileleri ağlayabilsin, derdini anlatabilsin. O kalabalıkta bir kişinin, bir şehit yakınının Başbakanımıza sarılıyor olması, bunun ajite edilerek, farklı bir yere çekiliyor olması başlı başına sorun diye düşünüyorum. Kılıçdaroğlu’nun, kendi söylemine bakması lazım. Dün oradaki görüntüleri bizler de izledik, bu konuyla ilgili bilgi aldık. Şehit yakını olduğunu ifade eden birisi Başbakanımıza sarılmış, hüzünlerini, duygularını paylaşmış ve devam etmiştir oradaki yürüyüşüne. Biz oradaki görüşmelerimizde, ziyaretlerimizde, şehit ailesinin taziyesinde ‘Sen kimsin, sicilin nedir?’ diye mi soracağız. Kim gelirse tabii ki elini sıkacağız, sarılacağız ve duygularımızı beraber paylaşacağız. Dün Sayın Başbakanımızın ilgili kişiyle kucaklaşıyor iddiası bundan öte bir şey değildir. Tabi ki Başbakanımız tanımıyor ilgili kişiyi. O kalabalıkta herkes gibi o da gelip taziyelerini sunmuştur kendisine.”