GündemFutbolHaftanın YorumuManşet

Adnan Dalgakıran’ın altyapısı

Bali

NationalTurk yorumcusu Müslüm Gülhan’ın bu haftaki “Adnan Dalgakıran’ın altyapısı” başlıklı yazısı;

Futbolun herkesi en cazip eden yönü; herkesin söyleyecek bir şeylerinin olmasıdır. Herhangi bir kaygı taşımak için bilgiyle ilgili sıkıntı yaşanmadığından dolayı bu yöndeki cesaret üst düzeydedir. Bu bize ait bir kültür kodudur aynı zamanda.

Türkiye, en başta eğitim olmak üzere, her alan için altyapı bakımından ciddi sorunlar yaşayan bir ülkedir. Bu dışa bağımlı bir ekonominin ve siyasi tercihlerin ortaya çıkardığı modeldir.

Futbol da bundan nasibini alan bir sektördür. Futboldaki, futbolun kendine ait ‘etik’ ve ‘ahlaki’ kurgunun yok edilmesiyle birlikte, ‘rant’ kurgusunun bir sistem haline gelmesi, altyapıyı bir tercih olmaktan veya bir sistem olmaktan çıkarıyor.

Ama yöneticiler, sıkıştıkları zaman diliminde demagojik bir kurtuluş açılımı olarak kullanılmaktan da kurtulamıyor.

İşte, Adnan Dalgakıran’ın altyapı kurgusu üzerinden, U17 takımının 6-0 galibiyetini bir sistem olarak kabul edip bunun üzerinden açıklamalarda bulunması buna en iyi örnektir.

Altyapı için skor ikinci ve üçüncü sırada gelmesi gereken unsurdur.

Öncelik, kulübün tarihsel sürecinin getirdiği kültür kodları üzerinden sistematik bir yapıyı kurgulayarak, kurumsal yapıyı oluşturacak bilimsel müfredata, doğru antrenöre ve yöneticiye sahip olması gerekir. Bu kurumsal kurgu kulübe ait bir sistem olmalı ve ana statü değişmeden güncel bilgiler üzerine yenilenmelidir.

NationalTurk World Son Dakika

İnsan yetiştirmenin sosyal ve iktisadi yapısı hele hele futbol için ciddi ayrıcalıklar içeriyor. Bu ayrıca tez konusu olabilecek kadar geniş bir alanı kapsıyor.
Hiçbir altyapı antrenörü A Takım için önerilecek futbolcuyu 6-0’lık skor üzerinden yorumlayamaz. Bu işin doğasına aykırıdır.

yunanistan golden visa yurt disi emlak 2024

Çünkü, altyapının her yaş gurubunda sporcuların öğrenmesi gereken temel prensipler vardır. Bu süreç 17-18 yaşına kadar kendini tamamlar. Öğretilen teknik ve becerilerin sistematik kurgu içerisinde kullanılması ancak maç formatındaki müsabakalarda belli olur. Bu yüzdendir, altyapı maçları ancak verilen eğitimlerin öğretilip-öğretilmediği veya doğru yerleşip-yerleşmediği gözlemi üzerine bir analiz yeri olur. Artık buradaki skor ikinci veya üçüncü planda kalır.
Unutmayalım; altyapılar A Takıma oyuncu yetiştirmekle kalmaz, aynı zamanda dünya futboluna yıldız yetiştirmek üzerine bir görev tanımına da sahiptir.

Altyapı, 96-97 sezonundan sonra Nihat, Yasin, Savaş, Aydın, İlhan ve Tunç olmak üzere Necip hariç A Takıma oyuncu veremedi. Bu oyuncuların oynadığı yılda Trabzonspor PAF Takımı şampiyon olurken Beşiktaş üçüncü oldu. Bu oyuncular Toshack zamanında Avrupa kupalarında oynamayı başardılar. Trabzon’da ise o sene sadece Fatih Tekke ve Metin Aktaş A Takıma çıktı.

Beşiktaş kulübü, bu konuda açıklamalarda bulunacaksa, önce kurumsal olarak tüm yapısal sorunlarını çözmüş ve Türkiye’nin sorunlu olan bu yerine örnek teşkil edecek açıklamalarda ve sunumlarda bulunması gerekirdi.

TFF hâlâ altyapı antrenörlük lisansı ile performans antrenörlük lisanslarını ayırmayarak ve müfredatını değiştirmeyerek sürece zaten sekte vuruyor. Aynı şeklide, spor bilimleri fakülteleri ve BESYO’lar antrenörlük ihtisas sınıflarında altyapı antrenörlüğüne ait bir müfredat hazırlayarak ayrı bir ihtisasa açamadılar. Pedagojik formasyonu olmayan altyapı antrenörleri bu alanda hâlâ nasıl çalışabilirler.

Altyapı direktörünün teknik bilgisi olmadan, hangi programı neye göre ve hangi müfredatı hangi yaş gurubuna doğru şekilde nasıl hazırlayacaktır.
Önce bunları tartışmaya açmak gerekiyor. Ve dönüp Beşiktaş’a bakmak gerekiyor!

Çünkü skora yönelik talebi başarı olarak kabul edersek, bu yoldaki her yöntem mubah sayılır. Şike, yaş büyütme, sahte oyuncu oynatma vs gibi yöntemler tabela için gayri ahlaki kurguyu beraberinde getiriyor. Ve işte bu erozyonu tetikleyecek açıklamalar herkese bu yanlış anlamda cesaret veriyor.

Fenerbahçe’de çok eski yıllarda muhtarın oğlu Azimet isimli futbolcu vardı. Altyapıda oynarken, herkesten üç yaş büyük olduğundan sürekli gol atıp ezici bir oyun oynardı. Ama ne zaman kendi yaşıtlarıyla oynamaya başladı, gerçeğin hiç de öyle olmadığı anlaşıldı. A Takıma çıkmadan amatör takımda futbola veda etti.

Bilerek konuşmak gerek.

Maçlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Maldivler Turu
Başa dön tuşu