THY’nin filosuna 300. uçak olarak Airbus A330-300’ü dahil etmesi nedeniyle Atatürk Havaalanı’nda basın lansmanı düzenlendi.
THY İcra Komitesi ve Yönetim Kurulu Başkanı İlker Aycı, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Orhan Birdal ve THY Genel Müdürü Temel Kotil de lansmana katılarak uçağı gezdi.
İlker Aycı, THY’nin, Türkiye ekonomisinin yaklaşık yüzde 2’sini temsil ettiğini, şirketin ülke ekonomisinin büyümesinde büyük rol sahibi olduğunu belirtti.
Aycı, THY’nin filosuna 300. uçak olarak Airbus A330-300’ü dahil etmesi nedeniyle düzenlenen basın lansmanında, THY Genel Müdürü Temel Kotil’in, şirketin kurumsal hafızası olduğunu söyledi.
Filolarına kattıkları 300’üncü uçağın THY’yi dünyada 13. büyük havayolu şirketi yaptığını aktaran Aycı, şirketin 1933 yılında 5 uçaklık bir filo ile kurulduğunu anımsattı.
Aycı, THY’nin, Türkiye ekonomisinin yaklaşık yüzde 2’sini temsil ettiğini, şirketin ülke ekonomisinin büyümesinde büyük rol sahibi olduğunu vurguladı.
Nereye yeni bir hat açılsa o bölge ile siyasi, ekonomik ve kültürel ilişkilerin geliştiğine dikkati çeken Aycı, ülkenin büyümesinde sivil havacılığın önemli bir görevi olduğunu, bu görevin yerine getirilmesinde THY’ye de görev düştüğünü ve bunun bilincinde olduklarını dile getirdi.
Aycı, “Biz hızlanırsak ekonomimiz de hızlanır, ekonomimiz hızlanırsa biz de hızlanırız” dedi.
Kendilerine düşenin, küresel fırsatları değerlendirmek ve küresel riskleri yönetmek olduğunun altını çizen Aycı, “Bu risklerin üzerimizde herhangi bir negatif tezahürü olmaması için tedbir alıyoruz. Fırsatları değerlendireceğiz ama beraber büyüyeceğiz, birlikte büyüyeceğiz. Bugün bu uçak Airbus tarafından inşa edilmiş ama bu uçağın içine THY’nin ürettiği bazı ürünler girmiş durumda. Yani Türk havacılık ve uzay sanayisi artık gelişiyor ve büyüyor” diye konuştu.
– “13 yıl önce diktiğimiz fidanın meyvelerini görüyoruz”
Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Orhan Birdal, havacılık tarihlerinde 13 yıl önce diktikleri fidanların meyve verdiğine 300’üncü uçakla şahitlik ettiklerini belirterek, THY’nin gücüne güç katan, filosunu genişleten ve gençleştiren bu girişimlerin herkesi son derece mutlu ettiğini anlattı.
Yaşadıkları bu mutlulukta havacılık sektörünün tarihi serüveninin de önemli payı olduğunu dile getiren Birdal, “Türk Hava Yolları işletmesi, Cumhuriyetimizin ilk yıllarında kurulmuş bir fidandı. Bu fidan Cumhuriyetimizle birlikte büyüdü, serpildi ve bugün kolları, dalları ülke sınırları dışına taşan, uluslararası arenada önemli bir yere sahip, kökleşmiş, kurumsallaşmış, içinden dev bir markayı çıkarmış bir kuruluş haline geldi” ifadelerini kullandı.
Birdal, Cumhuriyet’in kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “İstikbal göklerdedir” diyerek çizdiği vizyondan, Türkiye’nin hiçbir zaman vazgeçmediğini kaydetti.
Türkiye’deki ilk uçuşlara ve sivil havacılık tarihine değinen Birdal, bu alanda yaşanan ilkleri anlattı.
Birdal, sivil havaclık sektöründe 2003 yılına kadar serbestleşme gerçekleştirilemediğini, rekabet ortamı oluşturulamadığını ve istenilen gelişmenin sağlanamadığını, 2003 yılında hükümet politikası olarak sivil havacılıkta serbestleşmeyi sağlamalarıyla birlikte sektörün önünün tamamen açıldığını aktardı.
– “Artık başarılı işlere imza atıyoruz”
Bu vizyondan hareketle Türk havacılık sektörünün neredeyse tamamının dünya pazarlarında başarılı bir konuma geldiğini belirten Birdal, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Havacılık sektörünün bugün geldiği noktaya baktığımızda, artık Türkiye’nin bu sektörde bir dünya oyuncusu haline geldiği görülüyor. Havalimanı işletmecilerimiz, havayolu işletmelerimiz, hizmet kuruluşlarımız dünya ölçeğinde başarılara imza atıyorlar. Ülkemiz sivil havacılığı, hem bölge hem de dünya sivil havacılığı açısından örnek teşkil edebilecek bir duruma geldi.
Gerek sektörde yaptığımız yasal düzenlemelerle gerek havalimanlarına yaptığımız yatırımlar ve gerek bölgesel havacılık projesini hayata geçirmemiz sayesinde, Türk havacılığı irtifasını yükseltti. Küresel krizlerde dünyada havacılık küçülürken, Türk sivil havacılığı bu krizlerden büyüyerek çıkmayı başardı. ‘Havayolunu halkın yolu yapacağız’ dedik ve bugün bunu başarmanın haklı gururunu yaşıyoruz.”
– “Yurt dışı uçuş noktaları 60’tan 258’e yükseldi”
Birdal, önceden iki havayolu şirketiyle 2 noktadan sadece 26 noktaya ulaşılırken, bugün 7 havayolu şirketinin yurt sathında 55 farklı noktaya uçtuğunu, havacılığın imkanlarını halkın hizmetine sunduklarını söyledi.
Bu tarihten 13 yıl önce yurt dışında 60 noktaya uçabilen uçakların bugün 258 farklı noktaya uçabilir hale geldiğinin altını çizen Birdal, bunun sonucunda da 2003 yılında toplam 34 milyon olan yolcu sayısının şu anda 182 milyona yaklaştığını dile getirdi.
– “Türkiye’deki çapraz uçuş sayısını artıracağız”
Birdal, kamu kaynaklarıyla gerçekleştirilen havacılık yatırımlarının kamulaştırmalarla 2,5 milyar doları geçtiğini vurguladı.
Türkiye hava sahasında 2003’te 44 bin 500 kilometre uçuş yolu bulunurken, uçuş yolu uzunluğunun yaklaşık 64 bin kilometreye çıktığına dikkati çeken Birdal, şunları kaydetti:
“Bu durum sektördeki canlılığı ve ekonomik büyümeyi de artırdı. 2,2 milyar dolar olan sektör cirosu 10 kattan fazla artarak yaklaşık 24 milyar dolara ulaştı. Bundan sonraki hedeflerimizden biri de havacılığı daha fazla yaygınlaştırmak için her yerde insanların konup kalkabileceği tesisler yapmak. Her ilde bir amatör pisti kuracağız. Sadece İstanbul değil Türkiye’nin dört bir yanında yeni havalimanları yaptık ve yapmaya da devam ediyoruz. Bir kişinin bir noktadan hareket ederek en fazla 100 kilometre seyahat ederek bir havalimanına ulaşabilmesi hedefini koymuştuk ve bunu da büyük ölçüde gerçekleştirdik. Buna paralel olarak da Türkiye içerisinde çapraz uçuş sayısını artıracağız.”
– “Uçak siparişi vermek kolay bir iş değil”
THY Genel Müdürü Temel Kotil de bu hangarda bir çok tören yaptıklarını anımsatarak, “300. uçağımız hayırlı uğurlu olsun. Bu, uzun çalışmaların sonucu Allah’ın bize nasip ettiği Airbus’ın bizim için tasarladığı bir uçak” dedi.
Daha önce hangar bölümünde çalıştığını hatırlatan Kotil, o dönemlerde THY’nin 65 uçağı olduğunu söyledi.
Kotil, bundan sonra birçok uçak siparişi verdiklerini, uçak siparişinin yönetim kurulu için ağır bir görev olduğunu, bunları finanse etmenin kolay olmadığını anlattı.
2006 yılında 4 ayda 24 hat açtıklarını, o hatlarla THY’nin kaderinin değiştiğini vurgulayan Kotil, şöyle devam etti:
“Bu 24 nokta Körfez’de açılmıştı ve bununla THY Avrupa’yı Orta Doğu’ya bağlayan global oyuncu olmak için bayrak aldı. Bunun üzerine yeni hatlar açtık ve şu anda 236 noktaya uçuyoruz. Yurt içinde de 42 noktamız var. Bunun dışında Anadolujet gibi yavrumuz da var. O da hizmet veriyor. Şimdi konuşurken arkadaşlara sordum; 300’den sonra ne gelir? Dediler, 600 gelir. Ama o biraz sonra gelir. İlker Bey sizin bir hedef vardı, siz bahsedeceksiniz ondan; 500… Allah nasip ederde 500’üncü uçağın törenini de burada hep beraber yaparız. Nice uçaklara diyelim, nice emniyetli uçuşlara diyelim ve Türkiye’nin de böyle uçak yapmasını, burada Airbus’ın yetkilisi de duyuyor, Allah’ın nasip etmesini dileyelim.”
– “Uçakta Türkiye’de üretilen ürünler de bulunuyor”
Airbus Kıdemli Satış Direktörü Douglas Anderson ise THY’yi, filolarındaki uçak sayısını 300’e çıkaran bu önemli dönüm noktası nedeniyle kutladı.
Airbus uçaklarına duydukları güvenden dolayı ilgililere teşekkür eden Anderson, “10 yıl önce THY filosunda sadece 7 adet geniş gövdeli uçak vardı, bugün ise filolarında 70’ten fazla geniş gövdeli uçak bulunuyor. Türk Hava Yollarının büyümesine ortak olmaktan dolayı gurur duyuyor ve gelecekte de büyümelerinin bir parçası olmayı sabırsızlıkla bekliyoruz” şeklinde konuştu.
Konuşmalardan sonra plaket takdimi ve pasta kesimi yapıldı. Tören, Aycı, Birdal, Kotil ve Anderson ile gazeteci ve konukların yeni uçağı gezmesiyle sona erdi.
Aycı, uçak içerisinde de gazetecileri bilgilendirdi.
– THY’nin 300’üncü uçağı: A330-300
CF6-80E1 motoruyla güçlendirilen A330-300’ün tüm konfigürasyonu ilk kez, Türkiye’de üretilen Turkish Cabin Interiors (TCI) yapımı kabin içi mutfak ve Turkish Seat Industries (TSI) yapımı ekonomi sınıfı koltukların kullanımıyla tasarlandı. Yeni uçaktan, milli havayolunun büyüme stratejisi doğrultusunda İstanbul çıkışlı, orta ve uzun menzilli uçuşlarda istifade edilecek.
Airbus ve THY’nin 1984 yılında, ilk A310 teslimatı ile başlayan uzun soluklu ilişkisi ve stratejik ortaklığı, bugün 53’ü A330 ailesi uçağı olmak üzere, toplam 159 Airbus uçağının küresel taşıyıcıda hizmet vermesi ile güçlenerek sürüyor.
Airbus, eko-verimli ve yeni nesil uçak ailesi sayesinde THY’nin büyüme stratejisi dahilinde yer alan ihtiyaçlarını karşılayacak uçak portföyüne sahip bulunuyor. Söz konusu büyüme stratejisi, Türk havacılık ve uzay sanayisi şirketlerinin Airbus ile uzun vadeli, endüstriyel iş birlikleri gerçekleştirmesine de olanak sağlıyor.
A330 ailesi, şimdiye kadar 1600’ün üzerinde sipariş alan yolcu uçağı, kargo uçağı, VIP, askeri nakliye ve tanker uçağı gibi modellerden oluşuyor. 1200’ün üzerindeki A330 ailesi uçağı, dünya çapında 100’ün üzerinde operatöre hizmet veriyor.
A330 ayrıca kendi sınıfında en iyi işletme maliyetleri ekonomisi ile dünyanın en verimli uçaklarından biri olma özelliğini taşıyor. Önümüzdeki yıllarda gerçekleştirilmesi planlanan ürün geliştirme süreçleriyle A330 ailesi uçaklarının, dünyanın en verimli ve yetenekli geniş gövde uçakları arasında kalmaya devam edeceği de öngörülüyor.
Yüzde 99,4 operasyonel güvenilirliğe sahip Airbus’ın başarılı geniş gövde ailesi A330, 250 ile 500 koltuk ve üzeri segmentinde; A330, A350 XWB ve A380 uçaklarından oluşuyor.
