Futbol

Slavko Vincic hariç hakemlerin kaygıları

NationalTurk yorumcusu Müslüm Gülhan'ın bu haftaki "Slavko Vincic hariç hakemlerin kaygıları" başlıklı yazısı;

WTS ile Maldiv Fırsatı

Futbol bir bütün olmasına karşın kendi içinde-sporcu, teknik heyet, yönetici, taraftar gibi farklı unsurları barındıran karmaşık bir yapıdır. Bu organizasyonun içinde incelenmesi gereken en önemli aktörlerinden birisi de hiç kuşkusuz hakemlerdir. Futbol hakemliği psikolojik ve bilişsel (zihinsel) yönleri olan bir fiziksel eylemdir. Hakem uyarıcıyı seçerek algılar, analiz eder, kategorilere ayırır, kıyaslama yapar ve daha sonra bu uyarana en uygun tepkiyi verir (Cel, 1994). Özetle hakem kısa süre içerisinde, mevcut duruma yönelik en doğru kararı vermekle yükümlü görevlidir. Futbol hakemleri üzerindeki iş içeriğinin ağırlığı, sosyal yapı içindeki yeri, stres, bu mesleği icra eden bireyler üzerinde kalıcı bazı etkilere neden olabilir. Bu yönüyle hakemlik mesleği, bireydeki bazı psikolojik süreçleri etkilemektedir.

Kazanmanın her şeyden önemli olduğu bir oyun futbol. Bu kadar büyük beklenti içinde rekabet koşullarının eşitlenmesi için sahada adaletli bir oyunun olması gerekir! İşte adil ve kurallara uygun oynanması sürecini yönetmekle mükellef olan kişi hakemdir. Peki, hakemi-hakemlik mesleğini nasıl ve hangi açıdan incelemek gerek? Sporda performansı etkileyen en önemli psikolojik olgu kaygıdır. Kaygı, “gelecekle ilgili insanı üzen ve sıkan bir bekleme hali, güvensizlik duygusu ile karışık bir heyecan durumu” (Coşkun ve Günbey, 2009) olarak tanımlanır.

Futbol, endüstrileşmesinin yanı sıra, dünyada da en fazla seyircisi olan evrensel bir spor dalıdır. Futbol bütünlüğü içinde bulunan futbolcu, yönetici, çalıştırıcı, seyirciler düşünüldüğünde ve oyuna ve skora etkisi olabilecek en büyük yetkiye sahip hakem bu ortam içinde yaşadığı kaygı, stres, özgüven düzeyi, yeterlilik gibi psikolojik özellikler önemli hale gelmektedir. Haliyle, genel değerlendirme üzerinden gidersek -hakem, maç içinde stresi en yoğun olarak hisseden kişidir- hele ki bu ülkede… Seyirci baskısı, antrenör ve idareci baskıları, sporculardan alınan tepkiler ve mesleği icra ederken yetersizlikler ve müsabakaların yapılacağı ortamların uygun olmamasına kadar birçok faktör stresi tetikler. Bize ait olan TFF ve MHK baskısıyla, manipülasyona açık dış çıkar gruplarının -yasadışı bahis örgütleri- baskısını da sayabiliriz ki bu topa daha girmiyorum bile…

Hakemler, verdikleri ya da vermedikleri kararlar ile futbol oyunu ve paydaşlarını doğrudan ya da dolaylı olarak olumlu-olumsuz olarak etkileyebilmektedirler. Dolayısıyla, futbol oyunu içerisinde bu kadar önemli rol oynayan hakemlerin bazı psikolojik etkilerle beraber sosyal süreçlerinin de incelenmesi kaçınılmaz görünmekte. Bazı araştırmalar neticesinde bir insanın ‘yaşam doyumu’ yönünde incelendiğinde bir şeylerin karşılığını bulması-tatmin olması gerektiği ortaya çıkmakta. Gelir düzeyi -sosyal statüsü-sahip olduğu mesleği ve imkanları ile sosyal hareketliliği-refah koşulları-mevcut devlet politikası ve etkileri-çevre, aile ve sosyal ilişkileri.

Hakemler de bir toplum içinde yaşayan canlı ise, bu başlıklardaki eksikleri veya tamamlarıyla mesleğini icra etmektedir. İşte bu koşullar içinde yapılan araştırmalarda, bazı başlıklar hakemlik mesleğindeki olumlu-olumsuz etkileri ile bazı kişisel özellikleri, bu meslekte performans yeterliliğini etkileyen etmenler olarak düşünülmektedir. Bu özellikler arasında hakemlik deneyimi yani meslekte geçirilen süre en önemli unsurlar arasında yer almaktadır. Diğer bir etken ise gelir seviyesi düşük olan hakemlerin stres kaynakları ortalamaları yüksek ve yaşam doyumları düşük bulundu. Haliyle, hakemlerin gelir seviyeleri arttıkça stres kaynakları algılamalarının düşük düzeyde olduğu görülmüş. Aynı şekilde gelir seviyesi arttıkça yaşam doyumlarının da arttığı sonucuna ulaşılmıştır.

Baldwin’in (2013) bir araştırmasına göre hakemler deneyim sahibi olup tecrübelerini artırdıkça karşılaşabilecekleri stres ve kaygının, düşük seviyede kaldığı tespit edilmiştir. Hani TFF ve MHK başkanlarının öyle Süper Lig’de “gençlerin önü açılsın” diye bir argüman kullanmaları doğru değil. Ve en önemlisi, devlet politikalarıdır ki mevcut koşullar içinde hakemler dâhil kamu ya da özelde sistemin siyasi beklentilerine direk etki eden meslek grupları, TFF Başkanı gibi sadakat ve biat hiyerarşisinin zincirine tutunmak zorundalar. Başka türlü var olmayı başaramazlar. Sloven hakem Slavko Vincic hariç…

Müslüm Gülhan – NationalTurk

Yunanistan Golden

NationalTurk

NationalTurk gazetesi, yazarları ve yorumcuları en doğru ve tarafsız olarak gündeme dair en önemli haberleri size ulaştırır. NationalTurk | Objektif | Bağımsız | Farklı

Bir yanıt yazın

Maldivler Turu
Başa dön tuşu