Ahmet Özer’in tutuklanma gerekçeleri arasında Özer’in hesabına yatırılan kira bedelinin örgütsel faaliyet kapsamında değerlendirilmesi de yer aldı. Mersinli esnaf Faik Kaplan, İstanbul’da okuyan kızının Özer’in kiracısı olduğunu, düzenli yatırdığı kira bedelinin ise terörizmin finansmanı kapsamında ele alındığını belirtti.
Esenyurt belediye başkanı Ahmet Özer’in terör örgütü PKK üyesi olmak suçundan nöbetçi Sulh Ceza Sorgu Hakimliği’nce tutuklanması ve hemen ardından jet hızıyla yerine kayyum atanmasıyla ilgili tartışmalar devam ederken, Özer’in hesabına kira bedeli yatıran bir esnafın da PKK’lı olarak gösterilmesi dikkat çekti.
Sözcü’den Özgür Cebe’nin haberine göre Mersin’de kırtasiye dükkânı işleten 3 çocuk babası Faik Kaplan, Ahmet Özer’in tutuklanmasından sonra tutuklama kararında ve savcılık sorgusunda adının terör örgütüyle birlikte geçmesi üzerine şok oldu.
Baba Faik Kaplan şunları söyledi:
“Biz Ahmet Özer’in kiracısıyız. Üniversite okuyan kızım ve oğlum 25 Temmuz 2022’den beri mülkiyeti Ahmet Özer’e ait Zeytinburnu’ndaki bir apartman dairesinde kalıyor.
Kira bedelini de her ay ben ödüyorum. Özer’in tutuklanmasına gerekçe olarak benim gönderdiğim kira bedeli ve yaptığım EFT işlemlerinin terör örgütü kapsamında değerlendirilmesi beni şok etti.
Buna dair tüm banka dekontlarım var. Orada da kira bedeli olduğu açıkça yazıyor. Çünkü her ayın aynı günü bu parayı yatırıyorum. Bu nereden çıktı anlamış değilim. Tutuklanmanın olduğu için bazı bazın yayın organlarında açık ismim ve öğrenci olan kızımın açık kimlik bilgileri paylaşılması psikolojimizi bozdu.”
Hedef gösterildik
Masumiyet karinesi ve lekelenme hakanının Anayasamızda da güvence altına alındığını, ancak bu soruşturma ile masumiyet karinesi ve lekelenmeme hakkının açık bir şekilde çiğnendiğini belirten baba Faik Kaplan, “Bu haberlerle gerçeğe aykırı bilgiyi alenen yayma, kişisel verileri hukuka aykırı biçimde elde etme suçu işlenmiştir. Buna dair Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı’na da gerekli suç duyurularını yaparak hukuki süreci başlatacağım. Bir kira bedelinin ödenmesi üzerinden örgüt üyeliği yaratılmaya çalışılmıştır. Ben ve kızım açık biçimde hedef gösterildik. Can güvenliğimiz risk altında, bu bilgilerin bu kadar açık biçimde paylaşılmaması gerekiyor. Kızımın İstanbul’da, benim ve ailemin can güvenliği tehlike altındadır” dedi.
Terör örgütü PKK’nın Şırnak’ın İdil İlçesinde sözde özerklik ilanıyla birlikte çukur, hendek ve barikat olaylarının devam ettiği 2016 yılında İdil’de esnaflık yaptığını, ancak ilçede can güvenlikleri olmadığı için ailesiyle birlikte Mersin’e göç etmek zorunda kaldığını belirten Faik Kaplan tepkisini şöyle dile getirdi:
“2016 yılında da İdil’deki çukur ve hendek olaylarından sonra ailemle birlikte Mersin’e göç etmek zorunda kaldım.
3 çocuk babasıyım ve kendi halinde küçük bir esnafım. Kıt kanaat imkanlarla aileme ve çocuklarıma iyi bir gelecek hazırlamanın telaşını yaşarken, kızımın oturduğu evin kirasını ödemem bile örgütsel faaliyet kapsamında değerlendirilmiş. Bu nasıl bir iştir. Anlam veremedim.”