Kemal Gülman: “Parayı 48 saatte öde yoksa işin biter”

VATAN gazetesi sosyeteyi sarsan tehdit olayının sır perdesini aydınlattı. Olay, Hollywood filmlerini aratmayacak bir senaryoya sahip. Başrollerinde batık banker Cevher Özden, (nam-i diğer Kastelli), batık bankacı Korkmaz Yiğit, işadamı Kemal Gülman, her taşın altından çıkan Türk Kalp Vakfı Başkanı avukat Çetin Yıldırımakın, yardımcı rollerde batık bankacı Murat Demirel’in avukatı Aydoğan Semizer ile Av. Ersin Camoğlu var. Misafir sanatçı ise yeraltı dünyasının ünlü isimlerinden Kürşat Yılmaz.

Aksiyon, entrika, ihanet, tehdit
Yıl 1996. Korkmaz Yiğit, Ulus’ta inşa edip sattığı lüks konutlarla ünlenen bir müteahhit. Aynı yerde; servetini nereden edindiği pek bilinmeyen Kemal Gülman’ın da arsaları var. Kemal Gülman, arsalarını Yiğit’e satmak yerine projelere ortak olmayı teklif ediyor. Yeşil Vadi, Atlas, Nova Platin ve Sun City projeleri için düğmeye basılıyor. Kar ortaklığına dayalı bir protokol yapılıyor, Yiğit anlaşma gereği Gülman’a 5.8 milyon dolar peşinat ödüyor.

İşler sarpa sarar… 
İnşaatlar sürerken, Türkbank ihalesi olayı patlak veriyor. Yiğit hapse girip sıfırı tüketince muhteşem projeler de yatıyor. Yiğit, daire sahiplerine ödedikleri parayı dolar üzerinden aylık yüzde 2 gecikme faiziyle birlikte geri ödemeye başlıyor.

Hakem heyeti Gülman’ın avukatı Ersin Camoğlu ile Yiğit’in avukatı Aydoğan Semizer’den oluşuyor.

Kemal Gülman’a verdiği 5.8 milyon doları aynı şekilde aylık yüzde 2 faizle geri istiyor. Gülman “Ben faiz maiz anlamam” deyince iş tıkanıyor. Hakeme başvurmaya karar veriyorlar. Hakem heyeti Gülman’ın avukatı Ersin Camoğlu ile Yiğit’in avukatı Aydoğan Semizer’den oluşuyor. 5 Nisan 2000’de yapılan protokolde “hakem heyetinin vicdana göre karar vereceği, hukuk kurallarını uygulamak zorunda olmadığı” kayda geçiriliyor.

Ve hakemler karar verir…
Heyet, 2 ay sonra 3 Haziran 2000’de karara varıyor: “Kemal Gülman’a satış bedeli payı olarak ödenmiş olan meblağa, ödeme gününden başlamak üzere 5 Haziran 2000 tarihine kadar yıllık yüzde 10 basit faiz yürütülmesine….” Ancak ihtilaf yine çözülmüyor. Gülman, avukatının da onay vermesine rağmen, “Ödemem” diye kestirip atıyor. Korkmaz Yiğit fazla ısrar etmeyip kenara çekiliyor. Yıkılan imparatorluğunun enkazından kendi çabalarıyla kurtulma çalışmalarına devam ediyor.

Devreye Kastelli girer…
Aradan 3 yıl geçiyor, Batık banker Cevher Özden aniden Korkmaz Yiğit’ten 4.5 milyon dolar alacağı olduğunu hatırlıyor. Yiğit’i arayıp “Öde borcunu” diyor. Yiğit “Param yok. Ama benim de tahsil edemediğini bir sürü alacağım var. Onları sana temlik edeyim” diye ortaya yeni bir teklif atıyor.

Kastelli “Kimden alacağın var” diye sorunca Yiğit bilançoyu döküyor: “Ali Balkaner’den 4.5 milyon dolar, Raks’tan (Aslan Önel) 13-14 milyon dolar, Kamuran Çörtük’ten (o da batık bankacı) 24 milyon dolar, Kemal Gülman’dan 24 milyon dolar…” (Dikkat ediniz, 5.8 milyon dolar borç birden 24 milyon dolar oluyor) Kastelli kararını veriyor: “İlk üçü zor, ama Kemal Gülman’dan alırız.” (Sosyetik diye Gülman’ı kolay lokma zannediyorlar)

Büroda buluşulur
(Bu bölümü Kemal Gülman’ın savcılığa yaptığı suç duyurusundan aktarıyoruz) Kastelli’nin avukatı Çetin Yıldırımakın 16 Temmuz’da Kemal Gülman’ı arayıp, “Bir iş var görüşelim” diyor. Gülman 18 Temmuz saat 14.00’te Yıldırımakın’ın İstanbul Harbiye’deki bürosuna gidiyor.

Büroya adımı adımını atar atmaz ilk şoku yaşıyor: İçeride Kastelli ve Kürşat Yılmaz da var. Kastelli konuyu hemen açıyor.: “Korkmaz Yiğit’e borcun varmış. Benim de ondan alacağım var. Ona olan borcunu bana ödeyeceksin. Herkesin hesabı tapi olacak (Sıfırlanacak).” Gülman “Benim borcum falan yok” deyip o işin mahkemelik olduğunu söylüyor.

Kastelli “O zaman Korkmaz’la yüzleşin, mesele aydınlasın” deyip Korkmaz Yiğit’i çağırıyor. Az sonra Korkmaz Yiğit de büroya geliyor. (Yiğit’in Kürşat Yümaz’ı görünce kimyasının bozulup bozulmadığını bilmiyoruz, çünkü VATAN’ın sorusuna “Ne Kürşat Yümaz’ı… Öyle birini görmedim” gibi kaçamak cevap verdi. Devam edelim…)

Kastelli’nin avukatı Yıldırımakın, büroya gelen Korkmaz Yiğit’e “Kemal Bey’den alacağınız var mı” diye soruyor. Yiğit’in cevabı Gülman’ın ikinci şoku yaşamasına yol açıyor: “Evet, bana 24 milyon dolar borcu var. Ben de bunu Kastelli’ye temlik ettim.”

Bunun üzerine Kastelli “Görüyorsun, sen borçlusun, 24 milyon doları 48 saatte hazırla, yoksa işin bitmiştir, cezalanırsın” diye çıkışıyor. Gülman hemen bürodan ayrılıyor. Çıkarken Kürşat Yılmaz’ın siyah BMW’sini görmesine rağmen vücut kimyası bozulmuyor, bu tehdidi savcılığa bildirmeye karar veriyor. Birkaç gün sonra Şişli Savcılığı’na başvurarak yandaki sütunumuzda okuyabileceğiniz ifadeyi veriyor. Savcı da hazırlık soruşturması başlatıyor.