Kadıköy’de Kanal İstanbul eylemi
Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu, Kadıköy Rıhtım meydanında toplanarak Kanal İstanbul Projesi'ne karşı eylem yaptı. Eyleme katılan İstanbul Tabip Odası Başkanı Dr. Nazmi Algan, "Sular kirlenecek, Marmara Denizi'nde canlı kalmayacak" diyerek projeye tepki gösterdi.
Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu, Kanal İstanbul Projesi’ne karşı Kadıköy’de bulunan İskele Meydanı’nda bir araya geldi. Eyleme katılanların bazıları bisikletleriyle sahilde “Ya Kanal Ya İstanbul” önlük ve flamalarıyla tur attı. Bisikletliler 17.00’de iskelede bekleyenlerle buluştu.
Eylemde, “Yaşam alanlarımızı yok etmenize, beton bir İstanbul’a hayır”, “İstanbul’un doğal yaşam alanlarının; sermayenin emrine verilmesine asla izin vermeyeceğiz”, “Ormanlar sincapların, nehirler balıklarındır” diye sloganlar atıldı. Eyleme İstanbul Tabip Odası Başkanı Dr. Nazmi Algan da katıldı.
“KENTİMİZE, BİR ‘KANAL’ VE BİR AVUÇ ZENGİN İÇİN ‘YENİŞEHİR’ YAPMAK İSTİYORLAR”
Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu tarafından yapılan açıklamada projenin İstanbul’a vereceği zararlara dikkat çekilerek şöyle denildi:
* Orhan Veli’nin gözleri kapalı dinlediği İstanbul’dan elimizde çok az şey kaldı. Şimdi, kültür varlıklarımızı; Gezi Parkı, Galata Kulesi gibi varlığı bile olmayan “vakıf” diye uydurulmuş birtakım yandaş kurumlara devrediyorlar.
* İstanbul’un 3. Bölgesi’ndeki Yarımburgaz Mağaraları, Odabaşı ve Dursunköy Köprüleri gibi kalan kültür varlıklarımızı da rant ve talan projesi “Kanal İstanbul” ile tümden ortadan kaldırmayı hedefliyorlar. Kar hırsları bitmiyor, dinmiyor…
* Şimdi kentimize, bir “Kanal” ve bir avuç zengin için “Yenişehir” yapmak istiyorlar. İstanbul’u 3. Köprü, 3. Havalimanı, yeni otoyollarla geri dönülmez biçimde tahrip edenler; Kuzey Ormanları’ndan kalanları, İstanbul’un son tarım alanlarını, göllerini, bölgedeki tüm ilçeleri ortadan kaldırmak ve orada yaşayan halkı yerinden etmek istiyorlar.
* ÇED raporunda ilan etmişler, artık bölgede “nitelikli insan”lar yaşayacakmış, yani biz işçiye, emekçiye, esnafa, çiftçiye yer yok yeni tasarladıkları “proje”de.
“HALKIN EZİCİ BİR ÇOĞUNLUĞU BU PROJEYİ İSTEMİYOR”
Halkın projeye karşı olduğu vurgulanan açıklamada şu ifadeler kullandı;
* İstanbul’da yapılan tüm kamuoyu araştırmaları halkın ezici bir çoğunluğunun bu “proje”yi istemediğini gösteriyor. AKP Başkanı demiş ki “Onlara rağmen Kanal İstanbul’u da yapacağız, inadına yapacağız”. Kime ve neye rağmen? Halk bu talan projesinin kente ve doğaya vereceği zararı biliyor.
* Bir avuç yandaş sermayeyi daha da zengin etmek için doğaya ve kente saldırdığınızın farkında, ayrıca bunu size oy veren halk da bildiği için, bu projeye karşılar.Yeni bir kararname Resmi Gazete’de yayınlandı. Bizim için anlamı, “yap -işlet – sermayeyi zengin et – parasını halka ödet” olan “proje”sine finansman sağlamak için devlet garantisi vermiş. Yani yaptıktan sonra bize ödettikleri yetmiyor, krediyi alıp yapmadıklarının da parasını bizim vergilerimizle Hazine’den ödetecekler.
* Yenişehir projesiyle; susuzluktan kırılan kentimizin son sulak alanlarını, Terkos, Küçükçekmece göllerinin çevresini yeni “turizm” alanları ilan ederek talan edecekler, yıkımı derinleştirecekler.
“İSTANBUL’LA, HALKLA, DOĞAYLA İNATLAŞANLARA KARŞI MÜCADELEMİZE DEVAM EDECEĞİZ”
Açıklama şu ifadelerle tamamlandı:
* Halk bu “talan ve yıkım projesi”ni istemiyor, binlerce kişi itiraz dilekçesi verdi, onlarca kurum ve birey dava açtı. Keşif kararını alan mahkeme bir türlü bilirkişi tayin etmiyor fakat ihale hazırlıklarına hız verdiklerini açıklıyorlar.
* Bir kez daha “atı alan Üsküdar’ı geçti” diyerek yeni hukuksuzluklara imza atmaya çalıştıklarının farkındayız. Tekrar ediyoruz; İstanbul’la, halkla, doğayla inatlaşanlara karşı mücadelemize devam edeceğiz.
“SULAR KİRLENECEK, MARMARA DENİZİ’NDE CANLI KALMAYACAK”
Eylemde konuşanlardan İstanbul Tabip Odası Başkanı Dr. Nazmi Algan, “Sular kirlenecek, Marmara Denizi’nde canlı kalmayacak” diyerek projeye tepki gösterdi.
Algan, şu ifadeleri kullandı:
* En başından beri Ya Kanal Ya İstanbul Platformu’nun içindeyiz. Ve bu rant projesine sonuna kadar karşıyız.
* Öncelikle kendi halk sağlı açısından birkaç noktanın altını çizmek istiyorum. Milyonlarca metreküp hafriyat olacak. Binlerce kamyon yollara düşecek. Bunun yarattığı çevre kirliliği, bunun yarattığı toz duman.
* Havaalanını inşa ederken orada 43 işçi öldü, iş kazalarında, trafik kazalarında. Bunun yaratacağı iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili problemler, burada yaratılacak olan gürültü kirliliği… Bütün bunları göz önünde bulundurmak lazım.