Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş’ın imzasıyla yayınlanan genelgede, polisleri kaydeden kişilerin engellenmesi ve haklarında adli işlem yapılması gerektiği belirtildi.
Karara gerekçe olarak “özel hayatın gizliliğinin ihlali” gösterildi ve ses ve görüntü kaydı alınmasının, kolluk personelinin görevini yapmasını engellediği öne sürüldü.
Genelgeyi paylaşan Çağdaş Hukukçular Derneği ise Twitter’dan kamuoyuyla “Suç işlendiğini fark ettiğinizde ses ve görüntü cihazlarıyla kayıt yaparak delil toplayabileceğinizi hatırlatmak isteriz” mesajını paylaştı.
İçişleri Bakanlığı’ndan konu ile ilgili açıklama gelmedi.
Emniyet: Görev yapmayı engelliyor
27 Nisan 2021 tarihli genelgede “izinsiz olarak kişilerin ses ve görüntülerinin kayda alınmasının ve yayımlanmasının en temel kişilik haklarından olan özel hayatın gizliliğinin ihlali ve kişisel verilerin hukuka aykırı olarak işlenmesi ve paylaşılması anlamına geleceği” ifade ediliyor.
Genelgede, kamusal alanda alınan ses ve görüntü kayıtlarının bazen “genel kolluk kuvvetlerinin görevini yapmasını engelleyecek boyutlara ulaştığı” ve “personel veya vatandaşların kişilik haklarına veya güvenliğine zarar verecek şekilde çeşitli dijital platformlarda yayınlandığı” belirtildi.
‘Yayınlanan görüntülerin olayı her zaman tüm yönleriyle yansıtmayabileceğine’ dikkat çekilen genelge “Personelimizin görevini ifa ederken bu tür ses ve görüntü alınmasına tevessül edecek danışlara fırsat vermemeleri, eylemin veya durumun niteliğine göre kayıt yapan kişileri engellemeleri, kanuni şartlar oluştuğunda adli işlem yapmaları gerektiği hususlarında tüm personelimizin bilgilendirilmesini önemle rica ederim” ifadeleriyle sonlanıyor.
ÇHD: 1 Mayıs öncesi personelini garantiye alma genelgesi
Emniyet Genel Müdürlüğü genelgesini Twitter’da paylaşan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İstanbul Şubesi, “1 Mayıs İşçi bayramı öncesi güvenlik güçlerini garantiye alma genelgesi” diyerek genelgeye tepki gösterdi.
ÇHD Ankara Şubesi de kamuoyuna yönelik olarak “Suç işlendiğini fark ettiğinizde ses ve görüntü cihazlarıyla kayıt yaparak delil toplayabileceğinizi hatırlatmak isteriz” mesajını paylaştı.
“Polis görev yaparken özel hayatı yoktur”
Genelgeyi Medyascope’a değerlendiren CHP Mersin Milletvekili Alpay Antmen, genelgenin hukuka aykırı olduğunu belirtti.
Antmen “Polis görev yaparken özel hayatı yoktur, kimseyi kandırmaya çalışmasınlar. Basın mensupları böyle bir sansürü kabul etmek zorunda değil, kolluk kuvvetleri böyle bir engelleme yaptıkları takdirde suç oluşturur. Kolluk kuvvetlerden birinin bir vatandaşa kötü muamele yapması ve bunun sosyal medyada yayınlanması özel hayatın gizliliği değil suçun ihbarıdır. Vatandaşlar gördükleri hukuksuzluğu tespit ve bildirmekle görevlidir.” dedi.
Avukat Naim Karakaya da kamuya açık bir alanda yaşanan adli bir olayı görüntülemenin suç olmadığını paylaştı.
Avukat Feyza Altun da kamu görevinin icrasının özel hayat olmayacağına vurgu yaptı.
MAZLUMDER kurucularından avukat Muharrem Balcı da “Polis ne yapacak ki görüntülenmesini istemiyor?” diyerek genelgeye tepki gösterdi.
“Haber alma hakkının engellenmesidir”
İzmir Gazeteciler Cemiyeti de genelgenin “haber alma hakkının engellenmesi” olduğunu ve bunun suç oluşturduğunu belirterek genelgeye tepki gösterdi.
Artı TV’ye konuşan DİSK (Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu) Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren de “Genelge 1 Mayıs’tan hemen önce yayınlandı. Aslında muhtemelen ‘sokağa çıkana biz şiddet uygulayacağız’ demek istiyorlar ve bunun görüntülenmesini istemiyorlar” ve genelgenin halkın haber alma hakkına ve anayasaya doğrudan aykırı bir genelge” dedi.
Eren, hükümetin birçok gazeteciye basın kartı vermediğini hatırlatarak, genelgenin pratikte gazetecilerin işini yapmasını engelleyecek şekilde kullanılabileceği yorumunu yaptı.
Gazeteci ve eski CHP Milletvekili Barış Yarkadaş da genelgenin basın özgürlüğünü düzenleyen maddelerine aykırı olduğuna dikkat çekti.
Genelgede gazetecilik faaliyetleri ile ilgili özel bir ifade bulunmadığından konuyla ilgili belirsizlik sürüyor.