Netanyahu’nun Danışmanı Braverman’a Belge Manipülasyonu Suçlaması
İsrail Başbakanı Netanyahu’nun özel kalem müdürü Tzachi Braverman, 7 Ekim Hamas saldırısıyla ilgili belgelerde değişiklik yaparak, Netanyahu’nun kriz yönetiminde daha hızlı ve etkin bir görüntü sergilemesini sağlamakla suçlanıyor.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun en yakın danışmanlarından biri olan özel kalem müdürü Tzachi Braverman, 7 Ekim 2023’te gerçekleşen Hamas saldırısıyla ilgili belgelerde değişiklik yaptığı iddiasıyla polis tarafından soruşturuluyor. Soruşturma, İsrail’in Lahav 433 büyük suçlar birimi tarafından yürütülüyor ve Braverman’ın, başbakanın kriz anındaki eylemlerini daha hızlı ve kararlı göstermek amacıyla resmi belgelerde oynama yaptığı öne sürülüyor.
İddiaların Merkezi: Telefon Görüşmelerindeki Zaman Değişikliği
İddialar, Netanyahu’nun askeri sekreteri Tümgeneral Avi Gil’den aldığı iki telefon görüşmesinin zaman damgalarının değiştirilmesine odaklanıyor. Hamas’ın İsrail’e karşı başlattığı saldırının başladığı saatlerde, Tümgeneral Gil’in ilk telefonunu Netanyahu’ya 06:29’da yaptığı belirtiliyor. Ancak Netanyahu’nun bu telefon görüşmesinde herhangi bir talimat vermediği ve Gil’e 10 dakika sonra tekrar aramasını söylediği öne sürülüyor. İkinci aramanın ise 06:40’ta yapıldığı ve Netanyahu’nun ancak bu sırada harekete geçerek bir durum değerlendirmesi yapılmasını emrettiği iddia ediliyor.
Braverman’ın, bu iki görüşmenin zaman damgalarını değiştirerek ilk telefon görüşmesinin 06:29’da gerçekleştiğini ve Netanyahu’nun bu görüşmede harekete geçtiğini göstermek istediği öne sürülüyor. Soruşturma kapsamında sorgulanan Braverman, zaman değişikliği yaptığını kabul ederek, “İlk çağrının 06:29’da geldiğini biliyorum, bu yüzden değişiklik yaptım,” ifadelerini kullandı. Ancak başka bir manipülasyon yapmadığını savunuyor.
İsrail Tarihinin En Büyük Krizi
7 Ekim saldırısı, İsrail tarihindeki en büyük askeri ve istihbarat başarısızlıklarından biri olarak değerlendiriliyor. Bu saldırıda yüzlerce İsrailli hayatını kaybetmiş, İsrail’in sınır güvenliği ve istihbarat sistemi ciddi eleştirilere maruz kalmıştı. Olayın ardından birçok üst düzey askeri yetkili istifa ederken, Netanyahu ise kişisel sorumluluk kabul etmemiş ve liderliği konusunda sert eleştirilere maruz kalmıştı.
Bu yeni iddialar, İsrail’deki siyasi atmosferi daha da gerginleştirmiş durumda. Netanyahu’nun liderliği zaten uzun süredir tartışmalı bir durumda ve bu olayın ardından, kamuoyundaki güven kaybının daha da derinleşebileceği konuşuluyor.
Netanyahu’nun Geleceği Tehlikede mi?
Bu gelişme, İsrail Başbakanı Netanyahu’nun üzerindeki siyasi baskıyı artırabilir. Netanyahu şu anda devam eden bir yolsuzluk davasıyla da karşı karşıya ve bu davada önümüzdeki ay ifade vermesi bekleniyor. Başbakan, davayı siyasi bir karalama kampanyası olarak nitelendirirken, eleştirmenler bu soruşturmanın liderliğinin artık daha da tartışmalı hale geldiğini savunuyor.
7 Ekim saldırısıyla ilgili soruşturmalar devam ederken, Braverman’a yönelik suçlamaların Netanyahu’nun siyasi geleceğini nasıl etkileyeceği merak konusu. İsrail kamuoyunda, bu tür skandalların Netanyahu’ya olan desteği daha da zayıflatabileceği konuşuluyor.
İran, Lübnan’ın İsrail ile ateşkes çabalarını desteklediğini açıkladı. İranlı yetkili Laricani, “Sorunların çözümünden yanayız, sabotaj peşinde değiliz.” dedi. İsrail’in yoğun saldırıları sürerken, ABD’nin sunduğu ateşkes taslağı müzakerelerde.
Turizm Tatil Seyahat öneriyor: WTS ile UEFA Şampiyonlar Ligi Maçlarına Özel Turlar