Gazze’de sağlıkçılara infaz gibi saldırı

Gazze’nin güneyindeki Rafah kentinde 23 Mart sabahı yaşanan bir saldırının ardından kaybolan sağlık çalışanlarının akıbeti sekiz gün sonra ortaya çıktı. Birleşmiş Milletler ve Filistin Kızılayı, aralarında bir BM çalışanının da olduğu 15 sağlık görevlisinin cesedine ulaşıldığını duyurdu. Olay yeri, kumla örtülmüş ambulanslar, bağlı eller ve üst üste yığılan cesetlerle insanlık dramına sahne oldu.

Gazze’de görevdeyken öldürüldüler, toplu mezara atıldılar

BM’nin insani yardım koordinatörü Jonathan Whittall, yaşananları “bir insanlık suçu” olarak nitelendirdi. “Eldivenleri ellerindeydi, görev başındaydılar. Buna rağmen tek tek vurulup gömülmüşler” diyen Whittall, ambulansların ve bir BM aracının da toprak altına gömüldüğünü vurguladı.

Kayıp ambulansın ardından katliam

Olay zinciri, sabaha karşı düzenlenen bir hava saldırısının ardından yaralıları almak için bölgeye gönderilen ilk ambulansın hastaneye ulaşmasıyla başladı. Ancak destek ambulansıyla iletişim 03.30’da kesildi. O araçta bulunan iki sağlıkçının vurularak öldürüldüğü, birinin elleri bağlı halde bulunduğu bildirildi.

Bu gelişme üzerine olay yerine gönderilen beş araçlık ikinci konvoy da saldırıya uğradı. Kızılay ve sivil savunma ekiplerinden oluşan kurtarma ekibi hedef alındı. Saldırının ardından toprak altından çıkarılan ceset sayısı 15’e ulaştı. Sekizi Filistin Kızılayı’ndan, altısı sivil savunmadan, biri ise BM çalışanıydı.

Canlı telsiz bağlantısıyla gelen son sözler

Filistin Kızılayı yetkilisi Dr. Beşar Murad, saldırıya uğrayan bir sağlık görevlisinin telsizle yardım çağrısı yaptığını söyledi. “Yaralıyım, yardım edin” diyen personelin çağrısı sırasında İsrail askerlerinin sesleri duyuldu. “Duvara toplayın, bağ getirin” şeklindeki konuşmalar, sağlık görevlilerinin öldürülmeden önce hayatta olduklarını gösterdi.

Tel al-Sultan güvenli alan ilan edilmişti

İsrail ordusu, olayla ilgili yaptığı açıklamada, araçların “ışık veya sinyal vermeden şüpheli şekilde yaklaştığını” ve “önceden koordinasyon sağlanmadığını” savundu. Ancak Filistin Kızılayı, saldırının yaşandığı Tel al-Sultan bölgesinin sivil geçişe açık olduğunu ve o saatlerde herhangi bir askeri operasyon yapılmadığını bildirdi.

BM: “Cesetler gömüldü, ambulanslar saklandı”

Birleşmiş Milletler, bölgede inceleme yapan ekiplerin bazı ambulansların üzerinin kumla örtüldüğünü, sivil savunma araçlarının ve bir BM aracının da kasıtlı şekilde gömüldüğünü ortaya koydu. BM personeli Philippe Lazzarini, “Meslektaşlarımız, elleriyle hayat kurtarmak için oradaydılar. Şimdi sığ bir çukura atılıp üstü örtülmüşler. Bu, sadece bir savaş suçu değil; insan onurunun çiğnenmesidir” dedi.

Uluslararası camia ayakta

Olay sonrası yalnızca Gazze değil, dünya kamuoyu da sarsıldı.

Macaristan Başbakanı Viktor Orban, Fransızca “Je suis Marine” ifadesiyle destek verdi.

İtalya Başbakan Yardımcısı Matteo Salvini, “Mahkemeleri araç yapanlar, halkın iradesinden korkar” dedi.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tammy Bruce, konuyla ilgili doğrudan yorum yapmaktan kaçındı ama “Batı yalnızca demokrasi söylememeli, bunu uygulamalı” diyerek dikkat çekti.

Kızılay Başkanı: Cesetleri günlerce vermediler

Filistin Kızılay Başkanı Yunus el-Khatib, İsrail’in cesetlerin alınmasına günlerce izin vermediğini belirtti. “Bazı cesetler çürümeye başlamıştı. Vurulanların çoğu baş ve göğüs bölgesinden hedef alınmıştı” dedi.

IFRC: “2017’den bu yana en ağır saldırı”

Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Dernekleri Federasyonu (IFRC), saldırıyı 2017’den bu yana en kanlı insani yardım kaybı olarak kayıtlara geçirdi. Genel Sekreter Jagan Chapagain, “Bu kişiler savaşçı değildi, kurtarıcıydı. Herkesin görebileceği sembolleri taşıyan ambulanslardaydılar” diyerek isyan etti.

Ölenlerin kimlikleri açıklandı

Filistin Kızılayı, hayatını kaybeden sağlık çalışanlarının isimlerini de kamuoyuyla paylaştı:

Mustafa Khafaja, Ezzedine Shaat, Saleh Muammar, Rifaat Radwan, Mohammed Bahloul, Ashraf Abu Labda, Mohammed Hilieh ve Raed Al-Sharif.