Mücadeleyle Geçen Bir Hayat Hikayesi: Muhammed Ali

Dünyaca ünlü Amerikalı şampiyon boksör ve insan hakları aktivisti Muhammed Ali, ölümünün 4. yılında, protestoların gölgesinde anılıyor.

George Floyd’un beyaz bir polis tarafından öldürülmesiyle başlayan ırkçılık ve ayrımcılık karşıtı gösteriler ABD genelinde sürerken ömrünü bu mücadeleye adayan Muhammed Ali, vefatının 4. yılında anılıyor.

Şampiyon boksör 3 Haziran 2016’da 74 yaşında yaşamını yitirmişti. Muhammed Ali, parkinson hastalığına rağmen vefatına kadar ırkçılıkla mücadele etti.

Sadece siyahilerin değil dünyanın tüm halklarının saygısını kazanan Ali Louisville kentinde 17 Ocak 1942’de dünyaya geldi.

Muhammed Ali’nin hayata atıldığı yıllar, Amerikan tarihinde siyahi vatandaşların sırf renginden dolayı, aşağılandığı ve ikinci sınıf vatandaş yerine konulduğu dönemlere denk geliyordu.

İslamı seçmeden önce Cassius Marcellus Clay Jr. adını taşıyan Muhammed Ali, henüz 20’li yaşlarındayken İslam Milleti (Nation of Islam) hareketi ile tanıştı. 1964’te henüz 22 yaşındayken, dünya birinciliğini elinde bulunduran Sonny Liston’u yenen boksör, şampiyon olmasının ardından İslam’ı seçti ve adını “Muhammed Ali” olarak değiştirdiğini canlı yayında tüm dünyaya açıkladı.

1972 ve 1988 yıllarında iki kez hacca giden Ali yaşamı boyunca birçok sosyal sorumluluk projesinde yer aldı. Ali, Nation of Islam’ın liderliği altında, bir dönem dava arkadaşlığı yaptığı Malcolm X ile birlikte ırkçılığa karşı mücadeleye soyundu. Fikirlerinin olgunlaşmasında Malcolm X’in büyük etkisi oldu.

Ali, 1966’da bir Amerikan askeri olarak “Vietnamlılar bana hiçbir kötülük yapmadılar ki onlarla savaşayım.” diyerek Vietnam Savaşı’na katılmayı reddetti. Bu sözler döneme damga vurdu. Sözleri ve tavrı nedeniyle 5 yıl hapis cezasına çarptırılan şampiyon boksörün o dönemde lisansına, pasaportuna ve unvanlarına el konuldu.

Madalyayı Nehre Attı

Gittiği bir restorana rengi nedeniyle alınmayan Ali, buna tepki göstererek, 1960 Roma Olimpiyatlarında verilen şampiyonluk madalyasını Ohio Nehri’ne attı. 1971’de temyiz davasını kazanan Muhammed Ali ringlere geri döndü.

Ali, 1964’ten sonra Afrika ve Orta Doğu ülkelerinde birçok ziyaret gerçekleştirdi.

Gana, Mısır, Suudi Arabistan ve Türkiye gibi bir çok ülkeyi ziyaret eden Muhammed Ali, 1993 yılında, Güney Afrika’da, konakladığı otelden Güney Afrika lideri Nelson Mandela’ya yazdığı bir mektupla, ırkçılık karşıtı kampanyayı savunan Chris Hani’ye düzenlenen suikasta ilişkin taziyelerini iletti.

Siyahi boksörün, Mandela’ya gönderdiği mektup, 2016’nın aralık ayında, 7 bin 200 sterline, İngiltere’deki müzayedede satıldı.

Mücadelesiyle ABD’deki siyahilerin adeta lideri haline gelen Muhammed Ali, “Ben Amerika’yım. Tanımadığınız yönüyüm onun. Alışın bana. Siyah, özgüvenli, kendinden emin. Benim adım bu, sizin değil. Benim dinim sizin değil. Benim amaçlarım sizin değil. Alışın bana. Halkınızın özgürlüğü söz konusu olduğunda para benim için hiçbir şeydir” sözleriyle de büyük etki uyandırdı.

Muhammed Ali 4 Evlilik Yaptı

Hayatı boyunca dört farklı evlilik yapan Muhammed Ali’nin 8 kızı, 2 oğlu dünyaya geldi.

Efsanevi boksörün en büyük oğlu, 48 yaşındaki Muhammed Ali Jr., 2017 Mart’ında, yurt dışı seyahati dönüşü, havalimanında ten rengi ve dini inanışı yüzünden ırkçı bir sorgulamaya tabi tutuldu.

Yaptığı spor kadar, Müslümanlığı ve ırkçılığa karşı verdiği mücadeleyle de tanınan Ali, “Allah’tan zenginlik istedim bana İslam’ı verdi. Müslüman, Hristiyan ya da Yahudi olmanız önemli değil. Tanrı’ya inandığınızda, tüm insanların bir ailenin parçası olduğuna inanmalısınız. Eğer Tanrı’yı seviyorsanız, sadece bazı çocuklarını sevemezsiniz.” şeklindeki sözleri milyonlarca insana ilham verdi.

Exit mobile version