Kültür

İstanbul’un İlk Camisi Arap Camii Değildir!

NationalTurk yorumcusu Metin Yılmaz'ın "İstanbul'un İlk Camisi Arap Camii Değildir!" başlıklı yazısı;

Seyşeller

İstanbul’da ilk camiyi Konstantinopolisi 717-718 yılları arasında kuşatan Arap Orduları Komutanı Emevi Hanedanından, Mesleme bin Abdülmelik’in 718’de Galata’da yaptırdığı Arap Camii olduğu iddiaları ve gerçekler!

Arap Camii’nin olduğu yerde 6. yüzyılda Bizanslılar Aya İrini Kilisesini yaptılar.

(Ayasofya ve Topkapı Sarayı arasındaki ilk kez 4. Yüzyılda inşaa edilen Aya İrini Kilisesiyle karıştırmayın).

1204’te Konstantinopolis Lâtin – Katolikler tarafından ele geçirilince Aya İrini’nin yerine Aziz Paolo Kilisesi yapıldı, 14. Yüzyılda Galata’da çoğunluk olan Lâtin – Katolik Dominiken Tarikatı Aziz Paolo Kilisesini yıkarak bugün Arap Camii olarak bilinen büyük bir kilise yaparak Aziz Dominik’e adamışlardır.

Arap Camii
Arap Camii

Konstantinopolis’in fethi sırasında askerlerin ibadeti için 1453’te Fatih tarafından inşaa ettirilen bugün Kazlıçeşme Fatih Camii olarak bilinen küçük mescid İstanbul’da ezan okunan ve namaz kılınan ilk yapıdır ve dolayısıyla İstanbul’da ilk inşa edilen camidir.

Arap Camii ilk camidir iddialarını bizzat bu iddiaları öne sürenler kendileri çürütüyor fakat farkında değiller ve geniş bir kesimin inandığı ve sandığı gibi Ayasofya ilk cami de değildir, Fetih ile birlikte camiye çevrilen ilk kilisedir.

Azîz Dominik Kilisesi 1475’te camiye çevrilmiştir ancak camiiye çevrildiğinde adı konusunda bir bilgi yoktur ta ki 1492’ye kadar.

Sanılanın aksine Osmanlı sadece Sefarad Yahudilerini Engizisyon’dan kurtarmadı, Yahudilerin yanı sıra daha az sayıda da olsa İspanya’daki İslam Devleti’nin 1492’de yıkılmasıyla bir kısım Endülüs Müslümanları’nı da ülkenin pek çok yerine yerleştirdi, bir kısmını da Galata’ya bu cami çevresine iskân ederek camii 1492’den itibaren Arap Camii adını almıştır.

Çan Kulesi veya Minaresi kimseyi yanıltmasın.

Arap Camii
Arap Camii

Gelelim 717-718’de Mesleme bin Abdülmelik’in komuta ettiği 2. Arap Orduları kuşatmasına!

Çanakkale Abidos (Nara) üzerinden Trakya’ya geçmişlerdir, Gelibolu ve Tekirdağ yağmalanmış fakat Bizans İmparatoru 3. Leon’un Bulgarlarla yaptığı işbirliği sonucunu vermiş Konstantinopolis Surları önünde aldıkları yenilgi ile geri dönmüşlerdir.

Mısır ve Tunus’tan iki grup halinde hareket eden Emevi donanması Hebdomon (Bakırköy) açıklarına kadar yanaşsa da, Yalova (Pylopythia), Tuzla (Akritas) ve Maltepe (Pelekanon) kıyılarını kontrolü altına alıp Konstantinopolis’e saldırdığında Bizans donanmasının Rum Ateşi ile karşı saldırılarına çaresiz kalıp çıkan yangınlarla baş edemeyince geri çekilmek zorunda kalıyor, üstelik Bizans saflarına geçen Müslüman askerler var, köleler hariç.

Konstantinopolis’i alamadık bari Nikea’yı (İznik) alalım Halife Süleyman’a boş dönleyelimde çare etmiyor, 3. Leon İznik’i muzzam bir şekilde savunarak Mesleme’yi abisi Halife Süleyman’a eli boş gönderiyor. Nikea 727’de doğrudan Araplar tarafından kuşatılsa da yine yenileceklerdir.

Şam’a zaferle değil ama masal uydurma da üstüne olmayan Araplar bir sürü kahramanlık hikayeleri uydurup öyle dönüyor ve bu palavralara en çokta Türkler inanıyor, mesela Mesleme’nin atı ile Ayasofya’ya girmesi gibi.

Kaybeden komutan olarak mümkün müdür?

Ayasofya’nın kapılarından at ile girmek mümkün değildir.

Arap Camii hikayesine ilaveten Bizans İmparatorluğunun kalbi bugünkü tarihi yarım ada üzerinde Sirkeci’de (Eugeniu) bir camii yapıldığı ise ayrı bir palavradır.
Kendi dindaşları Katoliklere Galata’da kilise izni veren Ortodoks Bizanslılar Konstantinopolis’den yenilgi ve büyük kayıpla ayrılan Arap Müslümanlara, farklı bir dine Sirkeci veya Eminönü’de camii yapmaya izin vermesi düşünülemez, zaten ispatı da yok.

739 veya 738’de Şam’da ölen Mesleme bin Abdülmelik’in Konstantinopolis Kuşatmasında ölmesi mümkün değildir, Arap Camii avlusunda ona atfedilen mezar gerçek değildir.

Bir kere Galata ve Kozmodion (Eyüp) civarını almış olsalar, Konstantinopolis Araplar tarafından fetih edilmiş olmaz mıydı?

Arap hikayelerini kutsamak Fatih Sultan Mehmet’i ve 1453’te vuku bulan fethi, Türk tarihini küçümsemek değil mi?

Metin Yılmaz – NationalTurk

Yunanistan Golden

NationalTurk

NationalTurk gazetesi, yazarları ve yorumcuları en doğru ve tarafsız olarak gündeme dair en önemli haberleri size ulaştırır. NationalTurk | Objektif | Bağımsız | Farklı

Bir yanıt yazın

Maldivler Turu
Back to top button